* 204 Ülkeden 10.494 11 bin'e yakın sporcunun katılımıyla 27 Temmuz - 12 Ağustos tarihleri arasında ''Inspire a Generation (Bir kuşağa ilham ver) sloganı,26 spor dalında,39 disiplinde 302 karşılaşma ile gerçekleşen 30.Yaz Olimpiyatları tamamlandı.
* Oyunlar için 80.000 kişilik Olimpiyat Stadı 4 yılda (2007-2011) 486 milyon Sterlin harcanarak inşa edilmişti.Oyunlardan sonra kullanılmak üzere Tottenham Hotspur & AEG ve Westham United & Newham Council ortaklıkları teklif vermiş Westham United'ın teklifi kabul edildi.
Westham United'ın 2014 yazında buraya taşınması bekleniyor.
* İngiltere hükümetinin Haziran ayında açıkladığı verilere göre oyunlar için 8.824 milyar Sterlin (İlk maliyet tahmini 2.4 milyar Sterlindi) harcandı.
* Oyunların bütçesinin dağılımını Organizasyon komitesi şu şekilde açıkladı ;
Merkezi yönetim % 63,Ulusal Loto % 23,Londra Belediyesi ve Londra Gelişim Teşkilatı
% 13.
* Oyuncular öncesi Başbakan David Cameron'a göre bu ev sahipliğinden ülke ekonomisine 4 yıl içerisinde 13 milyar Sterlin katkı gelmesi bekleniyordu.
* Oyunların sonunda 26 milyar dolarlık katkı sağlandığı hesaplanıyor.
* 
* Bazı rakamlar ;
- Londra 1908 ve 1948'den sonra 2012 ile 3 ve en çok kez düzenleyen şehir oldu.
- Dünya çapında Olimpiyatları 4 milyar kişi izledi.
- Oyunlar için 8.8 milyon bilet basıldı.
- Olimpiyat oyunları için 200.000 kişi çalıştı.
- Yüzme yarışları için Aqutics Center'daki havuzları doldurmak için 10 milyon litre su harcandı.
- Olimpiyat Parkının inşaası için 46 bin işci çalıştı.
- Olimpiyat köyü 17.320 yataklıydı.Oyunların ardından bu köy Stratford şehrinin gelişimi için bu şehrin bir semti olacaktır.
- Güvenlik için 23.500 kişi görev yaptı.
- 21.000 medya mensubu izlemek için akredite oldu.
- Olimpiyat meşalesini 8 bin kişi taşıdı.En son 7 genç sporcu ateşi yaktı.
- Madalyalar 400 gram ağırlığındaydı.Bu tüm zamanların en ağır madalyası.
- En yaşlı sporcu 71 yaşındaki Japon Binici Hiroshi Hoketsu oldu.
- Olimpiyatlar toplam 34 Stad,tesis,salon,park'ta yapıldı.
- Oyunların yapıldığı yer ve tesislerle ilgili ayrıntılı bilgiler burada ;
* Ev sahibi Britanya 541 sporcu ile en kalabalık kafile ile katıldı.29 Altın 65 madalya aldı.
ABD ve Çin'in ardından en çok Altın madalya alan ülke oldu.
* Britanya sadece madalya da değil ticari anlamda da kazandı.
8.4 milyar pound'luk giderine 13 milyar pound ile karşılık aldılar.Halbuki ekonomistler Avrupa'daki ekonomik krizden dolayı tedirgin ve bu yıl için 0 büyüme bekliyorlardı.
* 2012 Olimpiyatlarının ve Tüm zamanların madalya sıralaması şu şekilde oldu ;
* Takım Sporlarında Şampiyonlar :
- Futbol : Erkekler : Meksika,Bayanlar : ABD
- Basketbol : Erkekler = ABD,Bayanlar : ABD
- Voleybol : Erkekler : Rusya,Bayanlar : Brezilya
- Hentbol : Erkekler : Fransa,Bayanlar : Norveç
* 302 yarışmada 962 madalya verildi,31 dünya rekoru kırıldı.
* 33 Dünya 78 Olimpiyat toplam 111 rekor kırıldı.
Dikkat çeken dünya rekorlarından bazıları ;
- En Flaşı 4*100 Bayrak'ta Jamaika Erkek takımının 36.84'üydü.
- Gene ABD 4*100 Bayan Bayrak takımının 27 yıllık rekoru kırması.
- Atletizm 800m.Erkeklerde Kenya'lı David Rudisha'nın kırdığı 1.40.91'i.
- Yüzme 400m.Karışık 15 Yaşındaki Çin'li Ye Shiwen.Özellikle son 50 metre performansı
erkeklerde bile yok.
- 200m.Bayanlar Kurbağalama Rebecca Soni (ABD)
- 200m.Bayanlar Sırtüstü Missy Franklin (ABD)
- 1500m.Erkekler Serbest Sun Yang (Çin)
- Kazak Halterciler İlya İlin ve Zülfiye'nin rekorları.
* Olimpiyatların Yıldızları
- Yıldızı Usain Bolt tartışmasız.100,200 ve 4*100 (Dünya rekoru ile) Altın.
- Ondan sonra gelenler : Michael Pelps,Mohammed Farah,David Rudisha,Kirani James,Felix Sanchez,Dana Wolmer,Rebecce Soni,Missy Franklin,Ye Shiwen,Chris Hoy
(6 Altın'a ulaştı) ve Bradley Wiggins (Tour de France'dan sonra burada da kazandı. (Britanyalı Bisikletçiler),Jessica Ennis (İngiliz Heptatloncu),Servet Tazegül,Aslı Çakır,Gamze Bulut,İlya İlin ve Zülfiye (Kazak Halterciler),Yeon Kim (G.Kore)
* Michael Pelps'in tarihe geçerek kariyerini noktalaması.22 Madalya.18 Altın,2 Gümüş,2 Bronz Madalya.Olağanüstü.
* G.Afrikalı Ampüte Atlet Oscar Pistorius'un 400m.de 2.olarak Yarı Finale kalması.
* Erkekler Tenis'te Andy Murry'nin seyircisi önünde Federer'i yenerek Wimbledon'un rövanşını alarak Şampiyon olması.
* ABD Bayan futbol takımının üst üste 3.kez Şampiyon olması.
* 17 yaşındaki ABD'li bayan yüzücü Missy Franklin aynı Olimpiyatta 4 Altın kazanan 2.ABD'li bayan yüzücü oldu.Franklin profesyonel yüzmeye geçmeyeceğini,üniversiteye gideceğini açıkladı.Yani sponsorlardan gelecek para ödüllerini elinin tersiyle itmiş oldu.
USA Swimming ve ABD Olimpiyat komitesinin verdiği ödüllerden yaklaşık 240 bin dolar alacak olan Franklin,NCAA kuralları gereği ise kırdığı dünya rekoru ödülünden yararlanamıyor.Bu ödül USA Swimming tarafından veriliyor ve yaklaşık 50 bin dolardı.
* Voleybolcumuz G.Koreli Yeon Kim'in 207 sayı ile ''En Skorer Oyuncu'' seçilmesi.
* Yunanistan ekonomik krizin etkisi ile fazla kaynak arttıramadı ve sadece 2 Bronz kazandı.
Yunanistan'da 25 yaş altı işsizlerin oranı % 54.9'a ulaşmış durumda.
Diğer bazı Avrupa ülkeleri - Portekiz,İspanya v.s. - de bundan etkilendi.
* Unutulmayan anlar.
- Merve Aydın'ın 800 metrede sakat sakat ağlayarak yarışı tamamlaması.
- Voleybol Bayanlarda Rusya - Brezilya 2-3 Çeyrek Final Maçı.2-1'den gelip 3-2 nefes kesen maçı alarak finale ve Altın Madalya'ya yürüdü Brezilya.
- Erkekler finalinde favori ABD'yi eleyen Brezilya'nın 2-0 öndeyken 2 kez maç sayısı attığı maçı 2-3 kaybetmesi.Rus Antrenör Alekna olağanüstü iş yaptı.Musersky'i Ortadan Pasör Çaprazına çekti ve sonuç aldı.Musersky 31 sayı ile yıldızlaştı.
- Futbol erkekler finalinde Meksika'nın Brezilya'yı 2-1 yendiği maç.
* Hayal kırıklığı :
Ryan Lochte (ABD - Yüzücü),ABD Erkek Voleybol Milli Takımı,Brezilya Erkek Voleybol Milli Takımı.Brezilya Erkek Futbol Milli Takımı,Yelena İsınbayeva,Kenenise Bekele,La Shawn Merritt.,Roger Federer,Maria Sharapova.
* Oyunların ardından 29 Ağustos - 9 Eylül tarihleri arasında 20 Spor dalı,21 Disiplinde 2012 Paralimpik Yaz Oyunları yapılacaktır.
* Otel fiyatları 2 katına çıktı.Londra otellerinde 1 günlük ortalama oda fiyatı 213 Sterlin (Yaklaşık 332 Dolar) oldu.
* Ulaşım sorununu çözmek için King's Cross İstasyonu 860 milyon dolarlık proje ile yenilendi.Buradan günde 25 milyon seferin yapıldığı Londra ulaşım ağına 3 milyon ek sefer eklendi.
* Sosyal medyanın ilk kez bu kadar efektif kullanıldığı Olimpiyat oldu ve tarihe ''İlk Sosyal Olimpiyatlar'' olarak geçti.Örneğin ; turnuva boyunca son güne kadar Olimpiyatlarla ilgili 150 milyon tweet atılmış.Gene Usain Bolt'un 200 metre finali sırasında dakikada 80.000 tweet atılmış.
* Benim izlediğim kadarıyla tribünler doluydu.
Bayan Futbol maçını bile 80.000 kişi izledi.Kürek yarışları hadi orada büyük rekabet nedeniyle çok ilgi görüyor ve biletler erken tükenmiş ama Kano yarışları bile doluydu.
Oyunların ilk günlerindeki boş koltuklar da tartışılmadı değil.
Organizasyon Komitesi Başkanı Sebastian Coe bunun için "Bilet sahipleri, zamanlarını nasıl paylaştıracaklarını; sorumluluklarını ve hangi spor merkezine nasıl ve ne zaman sürükleneceklerini" kestirmeye çalışıyor" Organizasyon komitesi biletlerin % 75'inin genel olarak sıradan izleyiciye ayrıldığını,geri kalanın sponsorlar,medya ve takımlar arasında paylaştırıldığını söyledi.Boş koltuklara askerleri,öğrencileri,öğretmenleri oturttular.
* Doping konusu çok sıkıydı.6250 litre kan ve idrar örneği alındı.Oyunlar sırasında sadece Belarus'lu Bayan Gülleci Nadzeya Ostapchuk dopingli çıktı ve madalyası geri alındı.
Açıkcası ben bu sporcuyu izlerken erkek zannetmiştim :))
Diğer örneklerden alınan sonuçlar daha sonra açıklanacak.
* Doping testlerinden sonra artık bundan sonra genetik testler de yapılacak belki de yapılıyordur.
* Giderleri karşılamak üzere - İngilizler her şeyi paraya çevirmek istiyorlar - Olimpiyatlarda kullanılan 2000'e yakın eşya açık arttırma ile satılacakmış.
Satıştaki dikkat çeken eşyalar arasında, 14 bin sterlinlik etiketiyle 1948 Londra Olimpiyatı'nda kullanılan alüminyumdan dövülmüş meşale, fiyatı 1 sterlinden açılıp 1066 sterline kadar çıkmış olan Harry Potter'ın yazarı J.K Rowling'in Londra Olimpiyatı açılış töreninde okuduğu ''Harikalar Adası'' kitabı ve 2000 sterline yakın fiyatıyla yarışmalarda kullanılmış bir cirit bulunuyor.
Satışa sunulan eşyalar arasında Danny Boyle'un yönettiği 27 Temmuz'daki açılış töreninde çiftçi rolündeki figüranların kullandığı orak, Mary Poppins kostümü ve şapkası, kadınların seçme ve seçilebilme hakkını savunan kadın rolündeki figüranın elindeki pankart gibi eşyalar da var.
Satışlar, http://memorabilia.london2012.com/ adresi üzerinden yapılıyor.
* Sonuç olarak bence başarılı bir organizasyondu.Basın mensuplarının bazı sıkıntıları haricinde büyük sorun,skandallar duymadık.Güvenlik ve Ulaşım hizmetlerinin üst düzeyde olduğu herkes tarafından söylendi.İngilizlerin her şeyi paraya çeviren mantalitesi de gözlerden kaçmadı.
- Açılış ve kapanış törenleri de her ne kadar koyu B.Britanya propagandası ağırlıklı olsa da iyi hazırlanmıştı ve beğenildi.Pekin açılış töreni daha iyiydi ama bu da iyiydi.
* Resmi siteleri mükemmel hazırlanmış ve çok yararlı ve kullanışlıydı.
TÜRKİYE NE YAPTI ?
* Tarihin en kalabalık kafilesi ile katıldık ancak 2 Altın 2 Gümüş,1 Bronz 5 madalya kazanabildik.Sporcu başına madalya açısından Seul 1988'den beri en kötü performans.
Son 2008 Pekin'de 1 Altın 4 Gümüş,3 Bronz toplam 8 madalya almıştık.
- Burada Bayan Basketbol takımı,Atletizm'de Nevin Yanıt,Boks'ta Çeyrek final oynayan Adem Kılıçcı ve Ferhat Pehlivan,Güreş'te Ramazan Şahin ve İbrahim Bölükbaşı ,Taekwando'da Bronz madalya maçını kaybeden Bahri Tanrıkulu olmak üzere 7 madalya'yı da az farkla kaçırdık maalesef.
* Bana göre ''başarısız olduk'' Atletizm ve Taekwando branşlarından gelen madalyalar rezaleti önledi bir nevi ülkenin itibarını (!) kurtardı diyebiliriz.
* 66'sı Kadın,44'ü erkek 114 sporcu ile tarihin en kalabalık kafilesi ile katıldık.Tamam bazı branşlarda madalyadan ziyade katılmak önemli ama madalya beklediğimiz özellikle Halter,Güreş,Boks,Voleybol gibi branşlarda hüsrana uğradık.Bayan basketbol takımımız
Antrenör Ceyhun Yıldızoğlu'nun ve devşirme ABD'li Hollingsworth'un kader maçı Rusya karşısındaki yetersiz coaching'i ve performansları ile muhtemel final en kötü Bronz Madalya'yı kaçırdık.
* Güreş ve Halter tam anlamıyla fiyaskoydu.Güreş'te sözde her sıklete bir antrenör ile bilimsel çalışmıştık.Halbuki gördük ki güreşcilerimiz adeta aylarca kamplarda yan gelip yatmışlar.Son 2 saniye dayanamayıp çırpılıp 2 puan verip maç kaybeden mi ararsın,2.devreyi çıkaramayan kondisyonu olan mı ararsınız,ilk turda kaybettiği rakibi finale çıktığı için repesaj maçı ve akabinde bronz madalya maçı şansı doğmasına rağmen bunu bile değerlendirmekten aciz güreşcilerimizi mi ararsınız hepsini gördük.
Rıza Kayaalp'in 120 Kg'daki Bronz Madalyası teselli bile değildi.
İşin garip tarafı Greko Romen'de eski antrenörlerimiz Salih Bora ve yardımcıları Şaban Donat ve Muttalip Yerlikaya'nın Azerbaycan Milli takımında görev yapmaları ve başarılı olmalarıydı.(53 sporcu ile giden Azerbaycan 10 madalya kazandı 7'si Güreşten.Biz 13 Güreşciden 1 madalya,Azeriler 11 güreşciden 7 madalya)
* Aynı örneği Halter'de de gördük.Eski Baş antrenörümüz Enver Türkileri'nin Kazakistan Milli takımın başına geçip 4 Altın 2 tanesi Dünya rekoru ile alması bizim için acıydı.
Sözde Enver Hoca'nın Doping konusundaki hatalarından dolayı uzaklaştırıldığı söyleniyordu.Çok sıkı doping kontrolleri olan bir Şampiyona da 4 Altın alan oyuncuları yarıştırması bu iddiaların havada kaldığını gösteriyor.
* Güreş'ten 2 Antrenörden istifalar geldi ama bence federasyon başkanları istifa etmeli.
Etmeli ama Halter federasyonu başkanı Hasan Akkuş başarısız olmadıklarını bu yıl içerisinde şu kadar madalya aldıklarını iddia ederek pişkinlik sergiliyordu.
* Yüzme de fazla bir beklentimiz yoktu.Derya Büyükuncu'nun FINA'nın özel daveti ile 6.kez katılıp bu alanda rekor kırdım diye böbürlenmesi de çok ilginçti.
Bu dalda sevindirici bir gelişme 16 yaşındaki Milli yüzücümüz Hazal Sarıkaya'nın Şampiyon sporcular yetiştiren Plymouth Koleji'nin antrenörü John Ruud'un daveti ile İngiltere'ye % 50 burs ile gidecek olmasıydı.
* Atletizm'de 1500 metre bayanlarda Aslı Çakır ve Gamze Bulut'un Avrupa Şampiyonasından sonra duble yapmaları tüyler ürpertici tarihi bir başarıydı.
Burada asıl başarıyı 20.yaşına 3 Ağustos'ta giren Gamze Bulut'undu.Zira Aslı Çakır'dan zaten herkes madalya bekliyordu.Yarışta da Gamze tempoyu ayarlayarak bir nevi Aslı Çakır'a çalıştı.
Aynı şekilde Nevin Yanıt'ın 4.ile aynı dereceyi aldığı 5.liği de madalya kadar başarıydı.
Devşirme Afrikalıların başarılı olamadığı görüldü.Yüksek Atlamada Burcu Ayhan'ın final yarışması da başarıydı.Karin Melis May ve Ciritcimiz Fatih Avan'ın sakatlıkları nedeniyle bekleneni verememeleri,800 metrede Merve Aydın'ın gene sakat sakat ağlayarak yarışı tamamlaması da üzücüydü.
* Taekwando'da tarih yazdık.Servet Tazegül ve Nur Tatar'ın Altın ve Gümüşü harikaydı.
Özellikle 53 gün önce Annesini kaybeden ve sakatlığı nedeniyle iyi antrenman yapamadan katılan Servet Tazegül muhteşem bir tablo sergiledi.Tecrübeli usta sporcumuz Bahri Tanrıkulu'nun ilk maçında son Olimpiyat Şampiyonu G.Kore'li rakibini yendikten sonra Gabon'luya yenilmesi akabinde Bronz maçını da kaybetmesi kahrediciydi.
* Bayan Voleybol Milli takımı da rakiplerin eksik geldiği Grand Prix'deki 3.lükten sonra iyice havaya girdi ve gerçeklerle yüzleşince başarılı olamadılar.
* Şimdi gelelim başarısızlığın nedenlerini iyi analiz edip ilerisi için dersler çıkarıp master planlar yapmaya.
- Aşağı yukarı her sporcumuzun dile getirdiği madalya baskısı stresi.
Bir kere kafadan zaten katılan her sporcumuzun hesabına daha gitmeden 60'ar Cumhuriyet Altın'ı yatırılması başlı başına bir baskı unsuruydu.Bununla birlikte Siyasi iktidarın ve antrenörlerimizin madalya baskıları da yadsınamazdı.Halter'de mesela görüyoruz kenarda antrenörlerimizin tepkilerini,artı ağırlıkları belirlemedeki strateji hatalarını,Güreş'te mesela bir maçta Baş antrenör Mehmet Akif Pirim ile diğer antrenörün kenarda farklı taktik verip birbirleriyle tartışmaları.
- Madalyalardan sonra sıcağı sıcağına anında Spor Bakanı Suat Kılıç'ın koşarak telefonu sporcumuzun kulağına yapıştırarak Başbakan ile görüştürme yarışı traji komik bir durumdu.Buradan bile Siyasi İktidarın baskısını görebiliyoruz.
* Suat Kılıç ''Başarısız'' olmadığımızı söylüyor.'' 16 branş 114 sporcu başlı başına başarıdır'' ''Hariçten gazel okuyanlar art niyetlidir'' diyordu.Aynı Suat Kılıç'ın ''Madalyayı verecek olan Allah'' diyerek yarışlar sırasında işimizin Allah'a kaldığını da söylemişti.
* Türk Sporunun A'dan Z'ye sil baştan yeniden yapılanmaya ihtiyacı var.
Önce tabii zihinlerde devrim yapmak lazım.Öyle bol keseden sallamak,para,altın vermekle olmuyor.Katılan her sporcuya 60 Altın,Altın Madalya alana 2000 Altın ödül ilginç.
2000 Altın çok büyük rakam.Sanki zaten Altın alamazlar gibi vaad edilmiş bir rakam.
* Eğer hele 2020'de Olimpiyat düzenleme hedefimiz varsa sadece düzenlemekle kalmayıp başarılı olacak politikaları da üretmek lazım.
ÇİN MODELİ
Çin 2008 Pekin'den sonra ve buradaki sürdürdüğü başarı ile gündem oldu.Her ne kadar ''Çin İşkencesi'' modeli diye eleştirilse de Çin'de Spor ve Beden Eğitimi bir devlet politikası haline getirilmiş.Anaokulundan üniversitelere kadar her kademede programlı bir eğitim veriliyor.Dersler 2 bölümden oluşuyor.Birinci bölümde beden ve Sağlık eğitimi bilgisi var.İkinci bölümde ise atletizm,yüzme,cimnastik v.s.branşlardaki eğitim.
Çin'de binlerce spor okulunda yüzbinlerce çocuk eğitim görüyor.Niteliklileri seçilerek profesyonel eğitimlerden geçiriliyor.
Devlet politikası dedik parklarda,üniversite kampüslerinde,meydanlarda her semtte sabah akşam müzik eşliğinde spor yapılıyor.1995 yılında hükümetin uygulamaya koyduğu plana göre herkesin günde en az bir spor faaliyetine katılması,en az iki sağlıklı yaşam yöntemini öğrenmesi ve yılda bir kez beden eğitimi sınavından geçmesi öngörülüyor.Bugün Çin'in dörtte biri aktif olarak spor faaliyetlerine katılıyor.Bu işe milyarlarca dolar harcıyorlar.
Pekin'de yarışacak sporcuları 10-12 yaşından itibaren yetiştirmişlerdi.Pekin'de madalya sıralamasında 1.olmuşlardı burada da ABD'nin ardından 2.oldular.
Çin Modeli İle İlgili güzel bir yazıyı şuradan okuyabilirsiniz.
* ABD MODELİ
ABD'de spor faaliyetleri federal hükümet bünyesinde iki çatı örgütü tarafından yürütülüyor.
Birleşik Devletler Olimpiyat Komitesi (USOC) ve Ulusal Kolej Sporları Birliği (NCAA.
USOC en üst düzeyde ABD'yi uluslararası platformda temsil edecek sporcuların seçilmesi ve ulusal antrenman merkezlerinde geliştirilmesinden,NCAA ise ulusal düzeyde spor faaliyetlerinden sorumlu.
Okullarda sistem şöyle işliyor : Okullardaki beden eğitiminin klasik anlamda yapılması yerine öğrencilerin hayatları boyunca gönüllü seçtikleri spor branşlarında haftanın 3 günü birer saatlik derslere alınması sağlanıyor.İlköğretime başlayan bir çocuk yeteneğine göre bir branşa yönlendiriliyor.Eğitiminin yanısıra sporunu da yapma fırsatı buluyor.Branş eğitmenleri ve salon-sahalarının yanısıra,psikolojik destek birimleriyle,onları hayat boyu izleyecek scout ekipleri de hizmetlerine sunuluyor.
* Durum Sporda gelişmiş diğer ülkelerde de pek farklı değil.İngiltere,Almanya,Rusya,İspanya,Fransa,İtalya,G.Kore gibi hem bireysel hem de takım sporlarında dünyada söz sahibi olmuş ülkelerde spor devletlerin milli politikası.
Tümünde 6-7 yaşlarından itibaren çocuklar anaokulu ve ilköğretim okullarında zorunlu beden eğitimi derslerine tabii tutuluyor.Kısa zamanda yeteneklerine göre ayrılıyor ve o çerçevede eğitimlerinin yanısıra spora devam ediyorlar.Gerekli tesis,ekipman ve eğitmen de devlet tarafından sağlanıyor.Eğitime ayrılan bütçe içinde spor faaliyetleri için öngörülen miktarlarda önemli yer tutuyor.Dip Not : İngiltere'nin 2008 yılından beri sadece Londra için bazı olimpik branşlara ayırdığı 4 yıllık bütçeler ve karşılığı şöyle : Kürek 27.2m.pound (9 madalya),Bisiklet 26m.pound (12 madalya),Atletizm 25.1m.pound (6 madalya),Yelken 22m.pound (5 madalya).
Bakın İngiltere Başbakanı Tony Blair'in Sydney Olimpiyatları'nın
hemen sonrasında Spor Bakanı Kate Hoey'e yaptırdığı bir çalışma raporu var. Spor Stratejisi Uygulama Grubunda 47 uzmanın 6 ay süreyle katıldığı bu çalışmada "Herkes İçin Bir Spor Geleceği" başlıklı gelecek 10 yılı kapsayan "Spor Planı" hazırlanmıştı. Bu uygulama grubu; İngiltere'nin spor gelişimi tarihinde ilk defa hükümet politikasının belirlenmesinde spor için çalışan okullar ve yerel kurumlarda, topluluklar ve ulusal yönetim organlarında, spor gönüllüleri içinde ve adalet gruplarında her seviyeden insandan oluşturulmuştu, İngiliz hükümetinin her öğrencinin okulda ve okul sonrasında en az 2 saat süreyle yüksek nitelikli beden eğitimi ve okul sporu yapmalarına sağlamaya
yönelik bir uygulama öncesinde yapılan seminerlerin ev sahipliğini Tony Blair yapmıştı. "Başbakan'ın Hizmet Desteği" ile yapılan ve okul müdürlerinin dahi katıldığı bu seminerlerde mutabık kalınan "evrensel ve yüksek nitelikli beden eğitimi" ilkesinin uygulamaya geçilmesine karar verilmişti. Ve hayata geçirildi.
Sonuç: Büyük Britanya 2000 Sydney'de 11 altın olmak üzere toplam 28 madalya, 2004 Atina'da 13'ü altın 49 madalya, 2008 Pekin'de 19'u altın 47 madalya ve Londra'da 29'u altın 65 madalya aldı.
Türkiye: 2000 Sydney'de 3'ü altın 5 madalya, 2004 Atina'da 3'ü altın 10 madalya, 2008 Pekin'de 1'i altın 8 madalya ve Londra'da 2'si altın 5 madalya.
Biz daha çocuklarımızı okul/spor ikileminden kurtarmak için Spor Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın eşref saatini beklersek değil 2020'de 2050'de de iki ileri bir geri gider dururuz, mehter takımı gibi.
"Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler" şarkısını yıllara sâri söylememek için kalıcı reformları hayata sokmalıyız.
(Ömer Gürsoy - HT)
* Gelişmiş ülkelerde spor yapanların oranı nüfusun yarısına yakınken biz de ise % 2.
Almanya'da 15 milyon,Yunanistan'da 5 milyon,Fransa'da 8 milyon biz de ise 1 milyon faal sporcudan bahsediliyor.
Genç nüfusumuz (15-24 yaş arası) 2010 yılı sonu verileriyle 12 milyon 545 bin'e ulaşmış durumda.Yani toplam nüfusumuzun % 17'si.Biz bu kadar gence spor yaptıramıyoruz.
Okullarımızda Beden Eğitim derslerinin hali ortada.Hele şimdi yeni 4+4+4 sisteminde temelli güdük olacak.İlk 4 sene Beden Eğitimi dersi yok.Millet anaokulundan itibaren spora başlatırken biz de işte böyle.İkinci 4 yıl için ise 2 saat zorunlu 2 saat ''Spor ve Fiziki etkinlikler'' adı altında seçmeli ders okutulacak.Üçüncü 4 yıl ise meçhul.
Hal böyleyken son anda yönetmelik değişikliği ile bu derslere Beden Eğitimi öğretmenleri değil Sınıf öğretmenleri girecek.10 bin'i aşkın BSYO mezunu öğretmen adayı atanmayı beklerken hem de.
Aslında Spor Liselerimiz pek çok İlimizde Beden Eğitimi Spor Yüksek Okullarımız var.
Buralarda branşlaşarak sporcular yetiştirelebilir ama öncelikle eğitici yok.
Mesela Spor Lisesinde çocuk Atletizmi seçti ve ona göre ders ve eğitim alacak fakat verecek Atletizm öğretmeni yok.Dediğim BSYO'lardan çıkar ama onlara da atama yok :))
- Burada daha ilkokul 4.sınıftan itibaren yarış atı gibi sınavlara hazırlatan Türk Eğitim Sistemini de sorgulamak lazım.20 milyon öğrencimiz,gencimiz var ama spor sahalarında değil sınav salonlarında yarıştırıyoruz maşaallah.
* Gelelim federasyonlara ; Özerk federasyonlar ama Spor Genel Müdürlüğünün (eski GSGM) hantal bürokratik yapısı,buralardaki pek çok federasyon başkanı ve yönetim kurulu üyesinin çiftliği olması,siyasete atılma aracı olarak görülmesi,rant kapısı olması,ahbap,eş dostlara seyahatlar,imkanlar v.s.
- İşin temeli dünyanın her yerinde olduğu gibi okullar ve eğitmenler (antrenörler) dir.
Federasyonlar - bazılarında var - devşirme sporcu yerine yabancı antrenör getirmeli.
Bu yabancı antrenörlerden kendi antrenörlerimizi de yetiştirmelerini sağlamak.
Bakın Çin'liler bile Yüzme için Avustralya'lı antrenör getirdiler Milli takımının başına.
Aynı şekilde Meksika'lılar Okçuluk Milli takımının başına G.Kore'li antrenör getirdiler.
Pek çok ülkenin Teakwando milli takımının başında G.Koreli antrenörler var.
* İkinci adım kulüpleri özellikle büyük kulüpleri bu işin içine sokmak.
Burada tartışmasız - ki FB ve Aziz Yıldırım düşmanı Hıncal Uluç bile hakkını veriyor,gs'yi suçluyor olimpik branşlarda olmadığı için - Fenerbahçe Spor Kulübü ve Başkanı Aziz Yıldırım'ın amatör branşlara katkısını alkışlamadan,hakkını vermeden geçen taş olur.
Fenerbahçe Spor Kulübü kendi imkanları ile Olimpik sporları destekleyip sporcular yetiştiriyor.Başkan Aziz Yıldırım'ın bizzat devlete futboldaki vergileri buraya kaynak olarak aktaralım önerisi götürmüş ama reddedilmiş olduğunu söyleyelim.
Londra Olimpiyatlarında hemen hemen hemen hepsi madalya adayı - Gamze Bulut Gümüş madalya aldı,kıl payı kaçıranlar oldu Nevin Yanıt,boksörlerimiz gibi - 18 sporcu ile katıldı.
* Üçüncü adım Sponsorları devreye sokmaktır.Özellikle Garanti Bankasının Filenin Sultanları ,Potanın Perileri reklam filmleri eşliğinde verdiği büyük destek bu takımlarımızın gelişimini gözler önüne sermiştir.Bireysel sporcularımıza ise sponsor desteği maalesef yok denecek kadar azdır.Nevin Yanıt'ın sponsorunun ismini (Nike-12.59 Sloganı) açıklamasına engel olan TRT Muhabiri olayı var mesela.Ne kadar acı ve anlamsız.
* Şimdi gazetelerde yeni plan,projeler duyuyoruz ''Türk Sporunda Devrim'' gibi mesela.
Spor Bakanlığı Güreş,Boks ve Halter'i Ana spor kategorisinden çıkartıp yerine daha çok ilgi gören Atletizm,Jimnastik ve Yüzme branşlarını dahil edecekmiş.
Ayrıca Olimpiyat ve Dünya Şampiyonalarında Altın madalya kazananların yüksek öğretime sınavsız ve ek puanlarla girişi sağlanacakmış.
* Bir de 09 Ağustos tarihli Akşam Gazetesinde ''Altın Nesil Yuvadan Çıkacak'' başlığı okudum.
Bakanlık ve Spor Genel Müdürlüğü Olimpiyatlar Öncesi 2 protokol yapmış.Bir tanesi SHÇEK ile.Çocuk Esirgeme Kurumu bünyesinde bulunan 44 bin çocuğu birlikte yetiştirecekler.2 nedeni var.Biri SHÇEK'in sahip olduğu potansiyel diğeri de aileler çocuğunu spora veriyor ama çeşitli nedenlerle geri çekiyor,devam ettirmiyor.Yurtlarda ailesiz çocuklara karışan yok.Artı çocukları kötülüklerden korumanın yolu spor.
SHÇEK modeline en iyi örnek 2008 Pekin'de Gümüş madalya kazanan Haltercimiz Sibel Özkan.Sibel de yuvadan yetişme.Sibel 2009'da da Dünya Şampiyonu olmuştu.
Konya çocuk yuvasından yetişen Sibel Özkan yeni evlenip çocuk yaptı ve Londra'da yoktu.Halter'i de bırakma noktasına geldi.Garanti 1 madalyamız kayıp oldu bu şekilde.
İkinci protokol - anlaşma - MEB ile yapıldı.Eğitimine devam eden sporcuların hayatını kolaylaştırmak üzere.Özel sporcular özel okullarda toplanacak,yetiştirilecek.
* Spor Bakanlığı ve teşkilatı İSPANYA MODELİ'ni örnek alıyor.
Uygulamalı çözüm için Olimpiyatlar öncesi 1 yıl araştırma yapmışlar.Çin,ABD,İspanya ve dünyanın başarılı ülkelerini araştırmışlar.
ÇİN: Dayakçı, sert ve Türk aile yapısına uygun değil... Çünkü aileden 2 yaşında çocuğu alıyor ve zorla spor yaptırıyor.
ABD: Kültür farkı var, üstelik siyahi ırktan çok sporcuları mevcut, aynı teknik ve taktikle sporcu eğitmek zor.
İSPANYA: İnsani usüllerle sporcu yetiştiriyor. Her ekolde olan bir ülke, eğitim ve spor altyapısı, çok seçenekli spor kültürü, eğitim anlayışı Türkiye'ye uygun... İspanya benimsenecek bir model.
ÇİN İŞKENCESİ OLAMAZ!
EVET, bakıldığında futbolda son iki Avrupa ve Dünya Kupası sahibi, basketbolda kulüpler ve milli takımlarda, voleybolda yine kulüp ve uluslararası bazda en çok şampiyonluk yaşayan ülke İspanya... Takım sporlarında örnek ülke... Atletizmde zayıf belki ama hangi spora baksanız yarışmacı, rekabetin içinde olan,
Londra'da başarısız gözükse de istikrar açısından doğru bir model gibi duran bir İspanya örneği...
İŞTE spor teşkilatı bu modeli hayata geçirecek. Pazar günü olimpiyat bittikten sonra da 25 maddelik eylem planı harekete geçecek.
Akşam
* 2020 İstanbul Adaylığımız var.Ancak burada ilk gün Başbakan'ın Jacques Rogge ile görüşmesi ve Suat Kılıç'ın TMOK'un katılmadığı yabancı gazetecilerle yaptığı sohbet topkantısında ''Olimpiyat ateşini doğduğu topraklara geri getireceğiz'' gafı ile (Uluslarası Olimpiyat Komitesi içindeki Yunan lobisini rahatsız etti ve aleyhimize bir kampanyanın başlamasına neden oldu. 1 oy'un bile önemli olduğu nihai oylamada ciddi bir gaf'tı) yaptığı açıklamadan başka bir şey yapmadık.
Halbuki en büyük rakiplerimiz Tokyo ve Madrit Londra'da evler tutarak tanıtım yaptılar.
* Yayınlar.Olimpiyat yayınlarını TRT,Eurosport ve Azeri İçtimai kanalından izledim.
Eurosport kanalları özellikle Caner Eler ve Emre Yazıcıol olmak üzere doyurucu bilgi ile gayet başarılı aktarım yaptılar.TRT ise maalesef gene sınıfta kaldı.Yok 55 kişilik kadro ile kısıtlı şartlarda büyük işler yapmışlar falan filan.Bir kere 16 tane kanalı olmasına rağmen yayınları internet ve Tivibu'ya kaydırmaları,spikerlerinin inanılmaz hatalı,gaflı anlatımları
izleyiciye saç baş yoldurdu.Duayen Orhan Ayhan'ın bile maç anlatımı sırasında Suat Kılıç yalakalığı yapması garabetti.Basketbolu anlatan haber spikerliğinden geçme Hakan Arslan,Güreşleri anlatan Gökhan Günaydın'ın düşündürücü yorumları,Voleybolu anlatan Birol Reçber'in hala ilerleme kaydedemesi,Olimpiyat artı programını yapan Erdoğan Arıkan'ın sürekli iktidar ve Bakan yalakalığı çekilir gibi değildi.Sadece Aslı ve Gamze'nin yarışını anlatan Cüneyt Kıran'ın anlatımı ve Taekwando maçlarını anlatan Hünkar Mutlu'nun anlatımı akıllarda kalan pozitif kırıntılardı.Azeri İçtimai TV bile TRT'den daha çeşitli ve zengin yayın yaptı.
* Son olarak bu izlediğim,takip ettiğim 9.cu Olimpiyat'tı.(1980 Moskova'dan beri)
