3 Temmuz 2009 Cuma

Futbol Tarihçesi ,Kurallar ,Genel Bilgiler !!!


Futbol, dünyada en yaygın takım sporudur.. Başta Avrupa ve Güney Amerika ülkeleri olmak üzere hemen tüm ülkelerde çok sevilir ve geniş bir izleyici kitlesi tarafından izlenir. İngilizce football’dan türetilen futbol, "ayak topu" anlamına gelir.

Daha ilkçağlarda futbolu andıran oyunlar oynandığı bilinmektedir. Avrupa'da İÖ 2. yüzyılda Romalılarca yaygınlaştırılan bir oyun futbola çok benziyordu. Bu oyun bugünkü futbolun öncüsü sayılır. Bu eski Roma oyunu İngiltere'de öylesine sevilmişti ki, karşılaşmalar kentler arasında çatışmaya bile yol açmıştı. Bundan dolayı bu oyun 12. yüzyılda yasaklandı.
Günümüzde oynanan futbol, İngiltere'de 19. yüzyılın sonlarında kurallara bağlandı. 1863'te İngiltere’de kurulan Futbol Birliği bu kuralların belirledi. Oyunda sert, acımasız ve kırıcı hareketler yasaklandı. Bu anlayışı sürdürenler ise, futbolun değişik biçimi sayılan ragbiyi geliştirdiler. Futbol, 19. yüzyılın sonlarında İngiltere'den Avrupa'ya yayıldı. Kısa bir süre içinde de dünyanın birçok ülkesinde oynanan bir spor haline geldi. 1904'te Uluslararası Futbol Federasyonu (FIFA) kuruldu. FIFA’nın yönetiminde 1930’da ilk Dünya Kupası karşılaşmalarını düzenledi.


İnsanoğlunun "top" ile oynamaya başlamasının tarihi çok eskilere dayanıyor. Mısır'da mezarlardaki duvar resimlerinde ayakla top oynayan insan figürlerine rastlanmıştır. Hatta bu zamandan kalma, 7.5 cm çapında deri veya ketenden yapılmış toplar 2500 yıl önceden günümüze kadar ulaşmıştır ve kimi müzelerde sergilenmektedir. Homeros da "Odiesa"da top oyunlarından bahseder. M.Ö 2500 yıllarında da Çin'de yere dikilmiş iki mızrak arasından bir topu tekmelemek suretiyle geçirmeye çalışarak talim yapıldığı bilinmektedir.

Orta Asya Türklerinin de kız ve erkeklerden kurulu karma takımlarla, topa elle dokunmadan, sadece ayak ve kafa ile vurularak rakip kaleden içeri atmaya çalışarak bir oyun oynadıklari kaynaklarda yer alıyor. İçlerinde Kaşgarlı Mahmut'un da bulundugu pek çok tarihçinin kitaplarında da Türklerin oynadığı "Tepük" isimli bir oyundan bahsedilir. Bu oyunun söylenen kuralları günümüz futbolununkilere oldukça benzer. Elle oynamak yasaktır, faullü hareketler tespit edilmiştir, top oyun alanının dışına çıkamaz...

Futbol tarih boyunca hemen hemen bütün medeniyetlerde benzer biçimlerde boy gösterdikten sonra bugünkü haline en yakin şeklini 17. yüzyılda İngiltere'de almıştır. Daha sonraki gelişimi ise şöyle gösterilebilir:

1841 - Futbol topunun tam bir küre biçiminde olmasının kabulü

1848 - "Cambridge kuralları" adı altında futbol kuralları toplanmış ve bu kurallarla ilk futbol maçı Cambridge'de ögrenciler arasında ilk futbol maçının oynanması.

1855 - Bir İngiliz takımının ilk kez yurt dışına çıkarak futbol oynaması ve böylece Almanya'da futbolun temelini atması

1857 - İngiltere'de ilk futbol kulübü Sheffield Club'in kurulması.

1863 - İngiltere Futbol Federasyonu'nun ve böylece modern futbolun doğuşu.

1870 - Portekiz'de oturan İngilizlerin burada futbolu yaymaya başlamaları.

1871 - "Kral Kupası" veya "İngiltere Federasyon Kupası" nın başlaması

1872 - "İngiltere-Iskoçya" : ilk milli maç.

1875 - Kalelere üst direk konulması ve topa kafayla vurulmasına izin verilmesi

1876 - Korner kuralının kabulü

1879 - Glasgow'dan Darwen'e para teklifiyle futbolcu getirilerek profesyonellik yolunun açılması.

1882 - Futbol kurallarında değişiklik yapmaya yetkili "International Board"un kurulması

1885 - Profesyonelliğin İngiltere'de resmen kabulü

1886 - Ofsayt kuralının kabulü

1889 - Danimarka ve Hollanda'da futbol federasyonlarının kurulması

1890 - Futbol maçlarında tam yetkinin hakemlere verilmesi

1891 - Penaltının kabulü

1893 - Amerika'da ilk futbol federasyonunun Arjantin'de kurulması

1895 - İngiltere'de bayanların ilk futbol maçını oynaması

1899 - Sürenin 90 dakika, ölçülerin 118.4 x 91.4 olarak belirlenmesi

1901 - Sheffield United - Tottenham Hotspur federasyon kupası finalini 110.802 kişinin izlemesi.

1902 - İngiltere dışında oynanan ilk milli maçta Avusturya'nın Macaristan'ı 5-0 yenişi.

1903 - Averajın kabulü

1904 - Belçika, Fransa, Danimarka, Hollanda, İspanya, İsveç, İsviçre'nin FIFA'yı kurması

1906 - Kıtalar arasi ilk milli maçta Güney Afrika'nın Brezilya'yı Brezilya'da 5-0 yenişi.

1907 - Kendi sahasında bulunan bir futbolcunun ofsayt sayılmamasının kabulü

1908 - Londra Olimpiyat Oyunları'nda futbolun ilk kez olimpiyat oyunlarında yer alması.

FUTBOLUN TÜRKİYE'YE GELİŞİ

Modern futbolun İngiltere'den çıkarak yayılması sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun belli başlı ticaret limanlarındaki kentlere yerleşen İngilizler futbolu ülkemize sokan kişiler olmuşlardır. İstanbul, İzmir, Selanik futbolun oynandığı ilk 3 şehir olmuştur. Buralarda İngilizler futbol oynarken Rumlar da onlara katılmışlar ve hem futbol oynayanlar hem de takımlar önemli sayıda artmıştır. Osmanlı topraklarında ilk futbol maçının 1875'te Selanik'te oynandığı bilinmektedir. 1877 yılında ise İzmir'in Bornova çayırlarında futbol maçları yapılmıştır. Ancak, bu sıralarda Müslüman gençlerin futbol oynamaları hoş karşılanmayacağı için Türklerin futbol oynamaları için biraz daha süre geçmesi gerekmiştir. İzmir'de ilk futbol kulübü 1894 yılında İngilizler tarafındanFootball Club Smyrnakurulmuş ve adı "Football Club Smyrna" olmuştur. İstanbul'da futbol oynanmaya başlanması ise ancak 1895 yılında Kadıköy ve Moda'da olmuştur. İzmir'den İstanbul'a göçen İngilizler burada futbol oynamışlardır. Buradaki Rumlar da futbola merak salmışlardır ve futbol İstanbul'da çok büyük bir hızla yayılmıştır. 1897, 1898, 1899, 1904 yıllarında İzmir karması ve İstanbul karması 4 maç oynamışlar ve bunların tümünü İzmir karması kazanmıştır. 1906 yılında Atina'da düzenlenen "Ara Olimpiyat"ta İzmir karması ve Selanik karması yer almıştır. İzmir karması bu turnuvada 2., Selanik karması da 3. olmuştur. İzmir karması İngilizlerden, Selanik karması ise Rumlardan oluşuyordu.

TÜRKLERIN FUTBOL OYNAMASI

Futbol oynayan ilk Türk 1898 yılında İzmir'de İngilizlerle beraber futbol oynayan Selim Sırrı Tarcan olmuştur. Ancak kendisine "İlk Türk futbolcusu" diyemeyiz. İlk Turk futbolcusu Fuat Hüsnü Bey'dir. İstanbul'da futbolu İngilizlerden görerek merak salan Fuat Hüsnü Bey, daha sonra arkadaşlarını ikna ederek ilk Türk futbol takımını kurmuştur. "Black Stocking" adı alan takım Rumlarla bir maç yapmış ve bu maçı 5-1 kaybetmiştir. Kaçabilenler kaçmış, kaçamayanlar yakalanmıştır ve böylece ilk Türk futbol takımının ömrü uzun olmamıştır. Fuat Hüsnü Bey daha sonra İngilizlerin kurduğu Kadıköy takımında "Bobby" takma adıyla oynamıştır.

TÜRK FUTBOLUNDA İLK KULÜPLER

"Black Stocking" takımının başarısızlığından sonra Türkler uzun süre futbol oynayamamışlardır. Ancak, kimse de bu oyunun cazibesinden kendilerini kurtaramamışlardı. Türkiye'de kurulan kulüplerin hemen hemen hepsi futbol kulübü olarak kurulmuştur. Bir önemli istisna "Beşiktaş Jimnastik Kulübü"dür. İlk futbol kulübü ise "Galatasaray"dır.


İSTANBUL KULÜPLERİ :

FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ

1907'de Kadıköy'de kurulmuştur. İlk olarak Sarı-Beyaz renkleri seçen Fenerbahçe daha sonra Sarı-Lacivert renkleri kullanmıştır. 1908-1909 sezonunda İstanbul Ligine katılan Fenerbahçe ilk şampiyonluğunu 1911-1912 sezonunda kazanmıştır. İşgal yıllarında düşman askerlerin takımlarına karşı aldığı başarılarla gönüllerde taht kuran Fenerbahçe Galatasaray'la birlikte en çok taraftara sahip iki takımdan biri olmuştur.

GALATASARAY SPOR KULÜBÜ

Mekteb-i Sultani (Galatasaray Lisesi) ögrencileri tarafindan 1905'te kurulmuştur. İlk başlarda Kırmızı-Beyaz renkleri seçen Galatasaray, daha sonra Sarı-Siyah ve son olarak da Sarı-Kırmızı renklerle sahaya çıkmıştır. İlk maçını Barhau İngiliz gemisiyle yapan Galatasaray 1906-1907 sezonunda İstanbul Futbol Ligine katılmıştır. 1908-1909 sezonunda da bu ligde şampiyon olmuştur. 1911 yılında Romanya ve Macaristan'a giderık yurt dışında Türk futbolunu temsil eden ilk takım olmuştur. Bükreş'te Bükreş karmasını 11-1 yenmiştir.

BEŞİKTAŞ JİMNASTİK KULÜBÜ

1903 yılında "Beşiktaş Bereket Jimnastik Kulübü" adıyla kuruldu. Barfiks, paralel, halter, güreş, boks ve aletli jimnastik, eskrim dallarında faaliyet göstermişlerdir. Bir süre sonra adı "Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü" olmuştur. Futbolun oynanması ise 1910'lu yıllarda başlamıştır. Önceleri Kırmızı-Beyaz olan renkleri daha sonra Siyah-Beyaz olarak değiştirilmiştir. Çeşitli dallarda büyük başarılar kazanmasına rağmen Beşiktaş futbolda 1920'li yıllarda aldığı seri başarılarla adını duyurmuştur.


KADIKÖY FUTBOL KULÜBÜ

İngilizlerin kurduğu Kadıköy, İstanbul'un ilk futbol kulübüdür. 1905-1906 ve 1906-1907 yıllarında İstanbul Liginde şampiyon olmuştur.

MODA FUTBOL KULÜBÜ

1903 yılında İngilizlerce kurulmuş, 1907-1908'de şampiyon olmuştur.

ELPIS FUTBOL KULÜBÜ

1904 yılında Kadıköylü Rumlar tarafından kurulmuş, ligde hiç bir zaman başarılı olamamıştır. IMOGENE FUTBOL TAKIMI İngilizlerin aynı adı taşıyan gezi gemisinin mürettebatının oluşturduğu bir takımdı. 1904-1905 şampiyonu oldu.

TATAVLA HERAKLIS JIMNASTIK KULÜBÜ

1896 yılında önceleri jimnastik, atletizm, güreş dallarında faaliyet göstermek üzere kurulmuştur, 1910'lu yılların sonunda futbol da oynanmaya başlanmıştı. Halen "Kurtuluş Gençlik Kulübü" olarak faaliyetini sürdürmektedir.

ANADOLU SPOR KULÜBÜ

1908 yılında Burhan Felek ve arkadaşlarının girişimiyle kurulmuştu. Halen faaliyetlerini sürdürmektedir.

VEFA TERBİYE-İ BEDENİYYE KULÜBÜ

1908'de, üç takımın birleşmesiyle oluşan kulüp İstanbul'un belli başlı kulüplerinden biri olmuştur.

BEYKOZ ZİNDELER İDMAN YURDU

Beykoz Sark İdman Yurdu ve Beykoz Zindeler Yurdu'nun birleşmesiyle oluşan kulüp, uzun yıllar başarılar kazanmıştır.

SÜLEYMANİYE TERBİYE-İ BEDENİYE KULÜBÜ

1911 yılında kurulmuştur.

ANADOLUHİSARI İDMAN YURDU

1912 yılında kurulmuştur.

HİLAL SPOR KULÜBÜ

1912 yılında kurulmuştur.

TELEFONCULAR

İstanbul Telefon Şirketinin İngiliz teknisyen ve işçileri 1912'de kurmuştur, 1914'te harp hali nedeniyle hükümetçe kapatılmıştır.

ALTINORDU İDMAN YURDU

1910 yılında Galatasaray'a kardeş kulüp olarak kurulan Progress International, 1914 yılında bu adı almıştır. Dahiliye Naziri'ni başkanlığa getirerek hem mali destek sağlamış hem de hükümetten destek alarak cepheye asker yollamayan tek kulüp olmuştur. Mali yönden kuvvetlenince yaptığı transferlerle İstanbul liginde şampiyonluk da kazanmıştır.

PERA SPOR KULÜBÜ

1914 yılında bir Rum kulübü olarak kurulmuştur. Kurtuluş Savaşı sonunda kaçmayan Rumlar "Beyoğluspor" adıyla kulübün yaşamını sürdürmüşlerdir.

İTTİHAT SPOR KULÜBÜ

1920'de Altınordu'dan ayrılanlar tarafından kurulmuştur. Ömrü pek uzun olmamıştır.

DARÜŞŞAFAKA

Darüşşafaka Lisesi öğrencileri tarafından kurulmuştur.

BEYLERBEYİ SPOR KULÜBÜ

1919 yılında kurulmuştur.

MAKABİ SPOR KULÜBÜ

1913 yılında Museviler tarafından kurulmuştur. 1930'lu yılların sonunda faaliyetini bitirmiştir.

EYÜP SPOR KULÜBÜ

1917'de kurulmuştur. Halen faaliyetlerini sürdürmektedir.

KASIMPAŞA SPOR KULÜBÜ

1921'de kurulmuştur. Halen faaliyetlerini sürdürmektedir.

TOPKAPI İDMAN YURDU

1921'de kurulmuştur.

ARMSTRONG-VICKERS

1912'de aynı adlı İngiliz firmasının memur, teknisyen ve işçileri tarafından kurulmuştur. 1914'te hükümetçe kapatılmıştır.

TÜRK İDMAN OCAGI

1912'de kurulmuştur. 1.Dünya Savaşı sırasında kapanmıştır.

SARIYER SPOR KULÜBÜ

1923'te kurulmuştur.

İSTANBUL SPOR KULÜBÜ

İstanbul Erkek Lisesi öğrencileri tarafşndan 1926'da kurulmuştur.

KARAGÜMRÜK SPOR KULÜBÜ

1926'da kurulmuştur. Halen faaliyetini sürdüren kulüp büyük başarılar kazanmıştır.

FERİKÖY SPOR KULÜBÜ

1927'de kuruldu.


GÜNEŞ SPOR KULÜBÜ

1923'te çok güçlü futbolcularla kurulan kulüp 10 yıldan fazla bir süre varlığını sürdürdü.


İZMİR KULÜPLERİ

KARŞIYAKA SPOR KULÜBÜ

1912 yılında "Karşıyaka Terbiye-i Bedeniyye Kulübü" adıyla kuruldu. İzmir'in işgali sırasında tüm İzmir takımları gibi faaliyetini bir süre kestikten sonra yeniden canlanan Karşıyaka , öncelikle "Karşıyaka Gençlerbirliği" , daha sonra "Karşıyaka Spor Kulübü" adlarını aldı. 'K' , 'S' , 'K' harflerinin eski dilde okunuşlarından oluşan "KAF-SİN-KAF" sözüyle ölümsüzleşti ve Türk futbolunun en başarılı kulüplerinden oldu.

ALTAY SPOR KULÜBÜ

1914'te "Hilal" adıyla kuruldu. Kısa süre sonra "Altay" adını aldı. İşgal sırasında faaliyetlerine ara verdikten sonra yeniden çok güçlü bir şekilde futbola başlayan Altay, 1923-1924 sezonunda ilk İzmir Futbol Ligi'nin şampiyonluğunu kazandı. Daha sonraki yıllarda da başarılarına devam eden Altay 1. Profesyonel Futbol Ligi'nde 3 büyüklerden sonra en çok kalan takım ünvanına sahiptir. 2. lige düştüğü 2 sezonda da hemen o sene 2.lig sampiyonluğunu kazanarak 1. lige dönmüştür.

İZMİR İDMAN YURDU

1919'da Yunan işgali sırasında işgalcilere karşı bır hırsla kurulan kulüp, Rum takımlarına karşı aldığı başarılarla adını duyurmuştur. Çok ünlü kişilerin oynadığı futbol takımında eski başbakanlarımızdan Adnan Menderes de yer almıştır. İzmir kurtulduktan kısa süre sonra dağılmıştır.

ALTINORDU SPOR KULÜBÜ

1923'te Altay'dan ayrılan bazı futbolcular tarafından kuruldu ve kısa sürede büyük başarılar kazandı. İzmir'in en başarılı kulüplerinden biri olan Altınordu, günümüzde yaşadığı bazı sorunlara rağmen Türk futbolunda çok önemli bir yere sahiptir.

İZMİRSPOR

Türkiye'de futbol ilk defa 1900 yılında İzmir'de başlamıştır. Bu tarihte ülkemizde kurulan ilk kulüpler ise azınlıkların İzmir'de kurmuş olduğu Panoinios, Apollon ve Peleops kulüpleridir. Azınlıkların kurduğu bu takımlar sayesinde futbolla tanışan İzmir halkı 1912 yılında Karşıyaka Kulübü'nü 1914 yılında da Altay Kulübü'nü kurarak Türk Futbolu'nun temellerini atmışlardır. Bunun ardından yine azınlıkların kurduğu Garibaldi ve Maccabi takımlarıyla birlikte kulüp sayısı da hızla artarak, ülkenin diğer yörelerindeki futbol hareketlerine öncülük edilmiştir. Türkiye'de futbolun resmi organizasyonu ise 1923 yılında Türkiye Futbol Federasyonu'nun kurulmasıyla sağlanmıştır. İşte İzmirspor Kulübü'nün kuruluşu da bu döneme isabet eder.

Bugünki adıyla İzmirspor Kulübü, 1923 yılında Eşrefpaşa semtinin ileri gelenleri tarafından, muhitin gençlerine yararlı faaliyetler kazandırmak amacıyla Turuncu-Siyah renklerle ve Altınay Kulübü adıyla kurulur. Bundan birkaç ay sonra Eşrefpaşa semtinin alt tarafında Altıntaş'ta kurulan Kırmızı-Siyah renklere sahip Sakarya Kulübü ile Altınay Kulübü zamanla semt içi sıkı bir rekabete girişirler. İki kardeş ekibin arasındaki bu tatlı rekabetin gittikçe sertleşmesi üzerine camianın ileri gelenleri bunları ortak bir çatı altında birleştirmeyi uygun görürler. Yapılan ortak çalışmalar sonucunda, 28 Kasım 1930 tarihinde, Altınay ve Sakarya kulüpleri bir çatı altında birleştirilerek İZMİRSPOR kurulur. Bu yeni takımın renkleri de çekirdeğini oluşturan eski kulüplerden tamamen farklı olarak MAVİ-BEYAZ 'dır. Oluşturulan bu karma ekip, aynı zamanda iki camianın bir araya getirilmesinin gücünü de kendisinde toplayarak, başarılı ve güçlü bir ekip olmuştur.

İzmirspor adıyla yapılan ilk resmi maç ise, 23 Ocak 1931 tarihinde Alsancak Stadı'nda o zamanın yine bir İzmir ekibi olan Türkspor ile yapılmış ve bu maç da 5-0 gibi farklı bir sonuçla kazanılmıştır. Daha sonra İzmirspor takımı, 30 Mayıs 1931 yılında Yunanistan'ın Sakız Adası'na giderek burada ilk dış temaslarını gerçekleştirir. Burada, adanın güçlü ekiplerinden Lelaps ve Astrips takımlarıyla bir dizi maçlar yapılır.

Yine aynı yıl 29 Ekim 1931 tarihinde İzmirspor için diğer önemli bir olay daha gerçekleşecektir. Bu tarihte, Malül Gaziler Kupası'nda Karşıyaka futbol takımı ile yapılacak olan bir maç için, zamanın Birinci Ordu Komutanı olan, Fahrettin Altay Paşa, diğer askeri erkan ve yine zamanın İzmir Valisi Kazım Dirik Paşa da maçı seyretmeye gelirler. Soyunma odasında futbolculara moral vermek isteyen Fahrettin Altay Paşa, yurt dışından getirilen Mavi-Beyaz çubuklu formaları görünce, bunların yıllarca karşısında savaşlar verilen Yunan bayrağına benzediğini düşünmüş ve bu renklerin acilen değiştirilmesini istemiştir. Bunun üzerine takım, acilen İzmir (Atatürk) Lisesi' nden getirilen Sarı-Mor formalarla maça çıkmış, daha sonra da takımın forma renginde küçük bir değişiklik yapılarak bugünkü renkleri olan LACİVERT-BEYAZ renkler kabul edilmiştir.

Türkiye'de futbolun diğer yörelerde de hızla gelişmeye başlamasıyla, hepsi birer semt takımları halinde olan İzmir takımlarının diğer illerle rekabet gücünü arttırmak amacıyla 1937 yılında birleştirilmesi fikri ortaya atılır. Bu fikir çerçevesinde kulüplerin ileri gelenleri bir araya gelerek yaptıkları bir dizi çalışmalar sonucunda; İzmirspor ve Göztepe birleşerek DOĞANSPOR, Altınordu-Altay ve Bucaspor bierleşerek ÜÇOK, Bornovaspor ve Karşıyaka birleşerek YAMANLAR kulüplerini oluştururlar. Fakat bu birleşme de çok verimli olmaz ve ekipler kendi kimliklerinde bir türlü feragat edemedikleri için sezon sonunda birleşme tekrar dağılır. Bu dağılmadan sonra İzmirspor, kısa bir süre ATEŞSPOR adıyla faaliyetine devam ettiyse de sonunda bu gün kadar İzmir'imizin adını taşıyan tek ekip olarak yaşamını sürdürmeyi başarmıştır.

Önceleri mahalli ligler halinde oynanan Türkiye Ligi karşılaşmalarının Milli Lig haline getirilmesiyle, Türkiye Futbol Ligleri kurulur. Türkiye Birinci Futbol Ligi tarihinde ilk resmi lig maçı, İzmirspor ile Beykoz kulüpleri arasında oynanmış ve hakem olarak Osman YEŞEREN tarafından yönetilmiştir. 21 Şubat 1959 tarihinde oynanan bu tarihi maçta İzmirspor Beykoz'u 2-1 yenerek Türk futbol ligi tarihine geçer. Ayrıca resmi liglerdeki atılan ilk gol de yine bu maçta İzmirspor'lu Özcan ALTUĞ tarafından, Beykoz kalecisi Sıtkı'ya atılan goldür.

İzmirspor futbol takımı, o yıllardan beri yıllarca Türkiye Birinci, İkinci ve Üçüncü liglerinde mücadeleler vermektedir. Bunların içinde sevinçili ve üzüntülü çeşitli dönemler geçirmiştir. Türkiye Birini Ligi'nde 9 yıl mücadele etmiş ve ligde zaman zaman ses getirecek başarılara da imzalar atabilmiştir.

1946-1948 yılları arasında kulübün bu günki merkez yönetim binası, spor okulları, halı sahalar ve spor ve düğün salonlarının bulunduğu arazi İzmir Belediyesi'nden satın alınmıştır. Buraya o yıllarda sadece bir semt sahası ve kulüp binası yapılabilmiş daha sonra 1973 yılında bugünkü modern binalar ve tesisler kurulmuştur. Eski idman tesislerinin bulunduğu yıllardaki adıyla " Talebe Çayırı " denilen bu tesislerden seneler boyunca Metin Oktay, Tarık Gencay, Seyfi Talay, Samiz Özok, B.Mustafa ve onlar gibi unutulmaz futbolcular yetişmiştir. Bunlardan Metin Oktay futbolda bütün Türkiye'nin gururu olmuştur. İzmirspor ve Galatasaray formaları altında sadece lig maçlarında toplam 217 gol gibi bir rekorun da sahibidir.

Talebe Çayırı'nın imara açılmasıyla aynı yere çevre halkının Gökdelen adını verdiği apartman siteleri ve bugünki merkez binalar yapılır. Daha sonra bu apartmanların önemli bir bölümünün satılmasıyla da 1975 yılında, bu gün için paha biçilemeyen İnciraltı arazisi satın alınır. Daha sonra buraya kurulan ve yakın tarihimize kadar bir çok bölümünün yapımı devam etmiş olan bu arazide bugün, İzmirspor'un tüm ekibiyle konaklama ve kamp yapabileceği meşhur İnciraltı tesisleri mevcuttur. Bu sayede İzmirspor kulübü çok sayıda sporcusunu bir arada kampa alabileceği, konaklama ve beslenme ihtiyaçlarını karşılayabileceği, ayrıca tertemiz bir havada yeşillikler içinde idman yapabileceği Türkiye'de çok az kulübün sahip olabildiği bir ayrıcalığa sahiptir. İzmirspor camiası bu sayede, kulüplerin kendi kamp ve idman tesislerine sahip olması konusunda ülke çapında da bir ilke imza atmış olmanın haklı gururunu yaşamaktadır. Resmi anlamda ilk defa 1978 yılında oluşturulan Spor Okulları çatısında, kulübün Hatay-Bahçelievler ve İnciraltı'ndaki tesislerinde her yıl çeşitli branşlarda 1700 kadar sporcu eğitim görmektedir. Spor okulları, amatör ve genç alt yapılar ve profesyonel futbol takımlarındaki bu kadar çok sayıdaki sporcunun yetiştiği bir kulüp olması İzmirspor'un İzmir ve Türk Sporu'ndaki yerinin öneminin bir kanıtıdır. Bu amatör ve genç branşlardan yetişen sporcular özellikle futbol alanında Türkiye'nin dört bir yanındaki kulüplerde ve milli takımlarda yaygın olarak spor yapmaktadır. Her yıl transfer dönemlerinde İzmirspor'lu futbolcular; Fenerbahçe , Beşiktaş ve Galatasaray gibi liglerin kaderini belirleyen takımların ve İzmirspor'daki sporcu verimliliğinin farkına varan zengin takımların takibindedir.
NOT: İzmirspor tarihi bilgilerindeki katkılarından dolayı Sayın Selahattin Aryal'a teşekkür ederim.

GÖZTEPE SPOR KULÜBÜ

1925'te Altay'dan ayrılan bazı futbolcular tarafından Göztepe semtinde, Sarı-Kırmızı renklerle kuruldu. Kazandığı sayısız şampiyonlukların yanı sıra Avrupa Kupalarında da çok büyük başarılar elde etti. Türk futbolunun en güçlü kulüplerinden biri olan Göztepe son yıllarda 2. ligden 1. lige çıkma uğraşı vermektedir.

ÜÇOK SPOR KULÜBÜ

1937'de Altay, Altınordu, Buca kulüplerinin birleşmesiyle oluştu, 2 yıl sonra kapandı.

DOĞANSPOR KULÜBÜ

1937'de Göztepe, İzmirspor, Egespor kulüplerinin birleşmesiyle oluştu, 2 yıl sonra kapandı.

Kurallar

Futbol 11'er kişilik iki takım arasında oynanır ve kendine özgü kuralları vardır. Oyunun amacı, ayakla topu rakip kaleye sokmaktır. Topu elle ve kolla oynamak kesinlikle yasaktır, ama kafa ile ya da kurallara uygun olarak bedenin herhangi bir yeriyle topa vurulabilir. Yalnızca kaleci belirlenmiş bir alan içinde topu elle tutabilir.
Futbolcular kendi takımının simgesi olan forma giyerler. Her oyuncunun forması üzerinde farklı bir numara yazılıdır. Yalnızca kaleci, öbür oyunculardan kolayca ayırt edilebilmesi için farklı renkte forma giyer. Bütün futbolcular, bu oyun için uygun biçimde üretilmiş özel ayakkabılar kullanırlar.
Futbol alanı bir dikdörtgen biçimindedir ve uzunluğu 100-110 metre, genişliği ise 64-75 metredir. Uzun kenarlara taç çizgisi, kısa kenarlara aut çizgisi denir. İki taç çizgisi arasında uzanan ve alanı tam ortasından ikiye bölen çizgiye ise orta çizgi adı verilir. Orta çizginin tam ortasında 9,15 metre yarıçapında bir çember bulunur ve bu çembere de orta yuvarlak ya da santra yuvarlağı denir. Karşılaşma bu çemberin içinden yapılan vuruşla başlar. Karşılaşma başlamadan önce oyuncular, kendi yarı alanlarında yer alırlar. Kısa kenarlarında, aut çizgisinin tam ortasında birer kale bulunur. Kalenin iki direğinin arası 7,32 metre, yüksekliği ise 2,44 metredir. Futbol topunun çevresi 68-71 cm, ağırlığı ise 435-497 gram arasında değişir.
Kale önlerinde kale çizgisine bitişik olmak üzere 40,32 x 16,50 metre boyutlarında ceza alanı bulunur. Kalecilerin topu elle tutabildikleri tek yer burasıdır. Bu alan içinde, kalenin hemen önünde 18,32 x 5,50 metre boyutlarındaki başka bir alana da altıpas denir. Ceza alanı içinde rakip oyuncuya yapılan fauller ve kaleci dışındaki futbolcuların elle topa dokunmaları dahil 9 kusurlu hareket olarak nitelendirilen hareketler penaltıyla cezalandırılır. Penaltı atışı, ceza alanı içinde kale çizgisinin ortasından 11 metre uzaklıktaki penaltı noktasından yapılır. Kaleci, top penaltıyı atan oyuncunun ayağından çıkmadan öne doğru hareket edemez, yalnızca kale çizgisi üzerinde sağa sola hareket edebilir.
Hakem kuralları çiğneyen takımı serbest vuruş kararıyla da cezalandırabilir. Serbest vuruşlarda, rakip takımın oyuncularının topa vuruş noktasından en az 9,15 metre uzakta durmaları gerekir. Eğer bir oyuncu rakip oyuncuyu sakatlayacak ölçüde sert ve kasıtlı faul yaparsa, orta hakem bu oyuncuyu sarı ya da kırmızı kartla cezalandırılır. Kırmızı kart gören oyuncu oyundan çıkarılır ve takımı eksik oyuncuyla oyunu sürdürmek zorunda kalır. Üst üste iki sarı kart gören oyuncu da kırmızı kart görmüş durumuna düşer. Futbol oyununda bir başka ceza atışı da ofsayttır. Top hücuma geçen takımın oyuncusuna atıldığı sırada, o oyuncu ile kale arasında, kaleci dışında karşı takımdan en az bir oyuncu yoksa ofsayt kararı verilir. Ofsayt yalnızca karşı takımın oyun alanı içinde gerçekleşir.
Top hücumdaki takımının oyuncusunun ayağından aut çizgisi dışına çıkarsa aut olur. Bu durumda top altı pas içinden yeniden oyuna sokulur. Top savunma halindeki takımın oyuncusuna çarparak aut çizgisinden dışarı çıkarsa korner olur. Bu durumda hücum etmekte olan takım tarafından topun çıktığı bölümdeki köşeden kaleye korner ya da köşe atışı denen bir atış yapılır. Top taç çizgisi üzerinden oyun alanının dışına çıkarsa taç olur ve top karşı takımın oyuncusu tarafından dışarı çıktığı noktadan oyuna sokulur. Taç atışı elle yapılır. Taç ve korner atışlarından ofsayt kuralı uygulanmaz.
Futbol dört hakemin yönetiminde ve gözetiminde oynanır. Bir orta, iki de yan hakem bulunur. Oyunu orta hakem yönetir ve verdiği kararları kesin olarak uygular. Taç çizgisi üzerinde görev yapan yan hakemler ise, topun oyun alanının dışına çıkışını, ofsaytları işaret etmenin yanı sıra faullerde, elle oynamalarda, golü belirlemede, oyuncu değişikliklerinde orta hakeme yardımcı olurlar. Oyun alanının yarısından sorumlu olan yan hakemler, orta hakemi ellerindeki küçük bayraklarla uyarırlar.
Futbol karşılaşması, her biri 45'er dakikalık iki devrede oynanır. İki devre arasında 5 dakikalık ara verilir. Oyun içinde çeşitli nedenlerin yol açtığı duraklamaların süresi dördüncü hakem tarafından belirlenir ve bu süreler her devrenin sonuna eklenir. Eleme maçları berabere bittiğinde oyuna 15’er dakikalık iki devre daha eklenir. Bu süre içinde ilk golü atan takım oyunu kazanır ve golün atıldığı anda maç sona erer. Bu uygulamaya “altın gol” kuralı adı verilir. Uzatma devrelerinde de maç berabere biterse, penaltı atışlarıyla oyun sonuçlandırılır.

Dünya'da Futbol

Bütün ülkelerin futbol federasyonları FIFA’ya bağlıdır ve FIFA’nın merkezi Zürich’tedir. Ayrıca Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) gibi beş tane de kıta konfederasyonu vardır.
Ulusal futbol karşılaşmaları, her ülkenin kendi futbol federasyonunun yönetiminde yapılır. Olimpiyat Oyunları'ndaki futbol karşılaşmaları ile Dünya Kupası gibi karşılaşmalar ise FIFA düzenler. Ayrıca her kıta konfederasyonu da kendi yetki alanında karşılaşmalar düzenler. UEFA'nın düzenlediği, Şampiyonlar Ligi, UEFA Kupası ve Kupa Galipleri Kupası bu tür turnuvalardır.
Dünya Kupası dört yılda bir düzenlenir. Son Dünya Kupası 9 Haziran- 9 Temmuz 2006 tarihleri arasında Almanya'da yapılmış ve kupayı finalde Fransa'yı penaltılarla yenen İtalya kazanmıştır. Dünya Kupası’nda en başarılı ülke olan Brezilya, bu kupayı beş kez (1958, 1962, 1970, 1994 ve 2002) kazanmıştır.
Başta Brezilya olmak üzere Güney Amerika takımları heyecan verici ve ustalığa dayalı bir futbol oynarlar. Pele, Didi, Maradona gibi birçok büyük futbolcu bu kıtadan çıkmıştır. Avrupa'nın güçlü takımları arasında Fransa, İngiltere, İtalya, Hollanda, Portekiz, İspanya, Almanya, Türkiye, Yunanistan, Danimarka, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Rusya sayılabilir.Ve bunun yanı sıra İngilteree Premier Lig ise tüm dünyada büyük bir yankı uyandırmıştı.Ve aynı zamanda dünyada rekabet yarışına yol açan iki rekabetide Real Madrid ve Barcelona oluştırmuştur. Bu rekabet baya uzun bir süre sürecek gibi gözüküyor.

Türkiye'de Futbol

Türkiye'de futbol 1890'larda İzmir'e yerleşmiş olan İngilizlerce oynanmaya başladı. İngilizlerden sonra futbol takımları kuran Rum ve Ermeni gençler bu sporu İstanbul'a taşıdılar. Türkiye'deki ilk lig karşılaşmalarına 1904'te İstanbul'da gene İngilizler öncülük ettiler. O dönmede futbola iyi gözle bakılmadığı ve II. Abdülhamid yönetimi kalabalıkların oluşmasını istemediği için ilk Türk futbol takımı ancak 1901'de Kadıköy'de kurulabildi. Bu baskılardan dolayı da takıma İngilizce "Black Stockings" (Siyah Çoraplar) adı verildi. Ne var ki ilk maçın sonunda Black Stockings'in Türk takımı olduğu anlaşılınca oyuncularının bir bölümü tutuklandı. Daha sonra 1905'te Galatasaray Spor Kulübü, 1907'de Fenerbahçe Spor Kulübü, 1908'de Vefa ile Beykoz ve 1909'da Beşiktaş Jimnastik Kulübü (Beşiktaş Jimnastik klübü 1903'te kurulmuş olmasına rağmen futbol şubesi 1909'da açılmıştır) gibi spor kulüpleri kuruldu.
İstanbul Ligi şampiyonluğunu 1909'da ilk kez bir Türk takımı olarak Galatasaray kazandı. Böylece yabancıların kurduğu takımların üstünlüğü son buldu. Bu tarihlerde İstanbul ve İzmir'de yeni Türk takımları kuruldu. İzmir’de 1912'de kurulan Karşıyaka'yı 1914'te Altay izledi. Türk Futbol Federasyonu'nun kurulması I. Dünya Savaşı nedeniyle gecikti ve ancak 1923'te kurulabildi. Türkiye ilk ulusal maçında Romanya ile 2-2 berabere kaldı.
İlk lig maçları 1923'te İstanbul, Ankara ve İzmir'in amatör takımları arasında yapıldı. 1951'de profesyonelliğin kabul edilmesiyle bu üç ildeki karşılaşmalar profesyonel lig maçlarına dönüştü. Profesyonel Türkiye ligi 1959'da Milli Lig adını aldı ve ilk Milli Lig'in ilk şampiyonluğunu Fenerbahçe kazandı. Bu gelişmeler ülkenin hemen her kentinde ve büyük ilçesinde bir profesyonel futbol takımının doğmasına yol açtı. 1962'de İkinci Lig, 1966'da Üçüncü Lig kuruldu ve Milli Lig, Birinci Lig ve daha sonra Süper Lig olarak anılmaya başlandı.
Türk milli takımı Dünya Kupası final grubuna katılma hakkını ilk kez 1949'da kazandı. Ama parasal olanaksızlıklar nedeniyle 1950'de Rio de Janeiro'ya gidemediği için elendi. 1953'te İsviçre ve İspanya'yı eleyerek 1954 Dünya Kupası finallerine katılma hakkını yeniden kazandı. Ama Almanya Federal Cumhuriyeti'ne yenildi. Türkiye'nin 1956'da, o yılların güçlü takımı sayılan Macaristan’ı 3-1 yenmesi dikkat çekiciydi. Türk futbolu son dönemlerde önemli gelişme gösterdi. Türk milli takımı ilk kez 1996’da Avrupa Şampiyonası finallerine katıldı. 2000’de Avrupa Şampiyonası’nda çeyrek finale yükseldi. 2002’de Japonya ve Güney Kore’de düzenlenen Dünya Kupası’nda Türkiye üçüncü oldu.




Oyun alanı dikdörtgen şeklinde olmak zorundadır. Taç çizgisi kale çizgisinden uzun olmak zorundadır.
Oyun alanının uzunluğu: Minimum 90 m, maksimum 120 m. Genişliği: Minimum 45 m, maksimum 90 m. dir.
Uluslararası maçlarda ise oyun alanı uzunluğu: Minimum 100 m, maksimum 110 m. genişliği: Minimum 64 m, maksimum 75 m.

Oyun alanının işaretlenmesi
Oyun alanı çizgilerle belirlenmiştir. Bu çizgiler ait oldukları alanı sınırlayan çizgilerdir.
Oyun alanını çevreleyen iki uzun çizgi taç çizgisi olarak adlandırılır. Kısa olanlar ise kale çizgisidir.
Oyun alanı çizgileri en çok 12 cm genişliğinde olmalıdır.
Oyun alanı orta saha çizgisiyle ikiye ayrılmıştır.
Orta nokta, orta alan çizgisinin orta noktasındadır. Çevresine 9.15 m çapında bir daire çizilmiştir.

Kale alanı
Kale alanları, oyun alanının her iki ucunda şu şekilde belirlenir:
Kale çizgisinden her iki kale direğinden 5.5 m uzaklıktan oyun alanının içine doğru 5.5 m uzunlukta iki çizgi çekilir ve bu çizgiler kale çizgisine paralel bir çizgiyle birleştirilir. Bu çizgilerle ve kale çizgisiyle sınırlı alan kale alanıdır.
Ceza alanı
Ceza alanı her iki tarafta şöyle belirlenir: Kale çizgisi üzerinden her kale direğinden 16.5 m uzaklıktan kale çizgisine dik 16.5 m uzunlukta iki çizgi çekilir ve bu çizgiler kale çizgisine paralel bir çizgiyle birleştirilir. Bu çizgilerle ve kale çizgisiyle sınırlı alan penaltı alanıdır.
Ceza alanında kale direklerinin arasındaki çizgiden 11 m uzaklıkta ve tam orta hizasında bir penaltı noktası bulunur. Her penaltı alanın dışına merkezi penaltı noktası olan 9.15 m çapında bir yay çizilir.
Bayrak direkleri
Köşe direkleri ucu sivri olmayan yüksekliği 1.5 m. den alçak olamamak şartıyla bir bayrakla oyun alanın tüm köşelerine konur. Bu bayrak direkleri istenirse ortasaha çizgisi kenarlarına da taç çizgisinden en az 1 m uzaklığa yerleştirilebilir.
Köşe yayı
Her korner bayrağına oyun alanı içine 1 m çapında bir yarım yay çizilir.
Kaleler
Her kale direği 12 cm’yi geçmemek üzere eşit kalınlıktadırlar. Gol çizgisi kale direkleriyle eşit kalınlıktadır. Ağlar kale direklerinin arkasına kaleciyi rahatsız etmeyecek şekilde direklere ve yere sağlamca tutturulur.
Kale direkleri beyaz renkte olmalıdırlar. İki direk arasındaki mesafe içten içe 7.32 metre, üst direğin alt kenarının yerden yüksekliği 2.44 metre’dir

Oyun Alanı

--------------------------------------------------------------------------------

Boyutlar
Oyun alanı dikdörtgen şeklinde olmak zorundadır. Taç çizgisi kale çizgisinden uzun olmak zorundadır.

Uzunluk: Minimum 90 m, maksimum 120 m.
Genişlik: Minimum 45 m, maksimum 90 m.

Uluslararası maçlar
Uzunluk: Minimum 100 m, maksimum 110 m.
Genişlik: Minimum 64 m, maksimum 75 m.

Oyun alanının işaretlenmesi
Oyun alanı çizgilerle belirlenmiştir. Bu çizgiler ait oldukları alanı sınırlayan çizgilerdir.

Oyun alanını çevreleyen iki uzun çizgi taç çizgisi olarak adlandırılır. Kısa olanlar ise kale çizgisidir.

Bütün çizgiler en çok 12 cm genişliğinde olmalıdır.

Oyun alanı orta saha çizgisiyle ikiye ayrılmıştır.
Orta nokta, orta alan çizgisinin orta noktasındadır. Çevresine 9.15 m çapında bir daire çizilmiştir.

Kale alanı
Kale alanları, oyun alanının her iki ucunda şu şekilde belirlenir:
Kale çizgisinden her iki kale direğinden 5.5 m uzaklıktan oyun alanının içine doğru 5.5 m uzunlukta iki çizgi çekilir ve bu çizgiler kale çizgisine paralel bir çizgiyle birleştirilir. Bu çizgilerle ve kale çizgisiyle sınırlı alan kale alanıdır.

Ceza alanı
Ceza alanı her iki tarafta şöyle belirlenir: Kale çizgisi üzerinden her kale direğinden 16.5 m uzaklıktan kale çizgisine dik 16.5 m uzunlukta iki çizgi çekilir ve bu çizgiler kale çizgisine paralel bir çizgiyle birleştirilir. Bu çizgilerle ve kale çizgisiyle sınırlı alan penaltı alanıdır.
Ceza alanında kale direklerinin arasındaki çizgiden 11 m uzaklıkta ve tam orta hizasında bir penaltı noktası bulunur. Her penaltı alanın dışına merkezi penaltı noktası olan 9.15 m çapında bir yay çizilir.

Bayrak direkleri
Köşe direkleri ucu sivri olmayan yüksekliği 1.5 m. den alçak olamamak şartıyla bir bayrakla oyun alanın tüm köşelerine konur. Bu bayrak direkleri istenirse ortasaha çizgisi kenarlarına da taç çizgisinden en az 1 m uzaklığa yerleştirilebilir.

Köşe yayı
Her korner bayrağına oyun alanı içine 1 m çapında bir yarım yay çizilir.

Kaleler
Her kale direği 12 cm’yi geçmemek üzere eşit kalınlıktadırlar. Gol çizgisi kale direkleriyle eşit kalınlıktadır. Ağlar kale direklerinin arkasına kaleciyi rahatsız etmeyecek şekilde direklere ve yere sağlamca tutturulur.

Kale direkleri beyaz renkte olmalıdırlar. İki direk arasındaki mesafe içten içe 7.32 metre, üst direğin alt kenarının yerden yüksekliği 2.44 metre’dir.

Güvenlik
Kale direkleri toprağa sağlamca sabitlenmelidir. Portatif kaleler ancak bu şartı sağlayabiliyorsa kullanılabilir.

Uluslararası Futbol Komitesi’nin Kararları
Karar 1
Eğer üst direk yerinden çıkar veya kırılırsa, oyun üst direk tamir edilip yerine takılıncaya kadar durdurulur. Eğer tamir imkanı yoksa, oyun tatil edilecektir. Üst direk yerine ip kullanılmasına izin verilmez. Eğer üst direk tamir edilebilirse oyun, oyunun durdurulduğu anda topun bulunduğu yerden yapılacak hakem atışı ile tekrar başlatılır.

Karar 2
Kale direkleri ve üst direk tahta, metal veya onaylanmış diğer cins malzemeden yapılmalıdır. Şekilleri, kare, dikdörtgen, yuvarlak veya elips olabilir ve oyunculara tehlike yaratmamalıdır.

Karar 3
Takımların oyun alanına giriş anından, devre arasında oyun alanından ayrılmalarına ve tekrar oyun alanına dönmelerinden maçın bitimine kadar, oyun alanına ve oyun alanındaki gereçlere (kale direkleri ve kale ağları ile bunların sınırladığı alan da dahil) her türlü hakiki veya sanal ticari reklam koymak yasaktır. Özellikle kalelere, ağlara, bayrak direkleri ve bayraklarına hiç bir reklam direkleri ve bayraklarına hiç bir reklam malzemesi konamaz. Bu gereçlere hiç bir yabancı madde (kamera, mikrofon v.s.) takılmaz.

Karar 4
Teknik alanın içinde veya taç çizgisinden bir metrelik mesafede olan oyun sahası dışındaki bölgenin zemini üzerinde herhangi bir reklam olmayacaktır. Ayrıca gol çizgisi ile fileler arasındaki bölgeye de reklam konulmasına izin verilmeyecektir.

Karar 5
Karar 3’te belirtilen süreler dahilinde, oyun alanında ve oyun alanındaki gereçlerde (kale ağları ve çevirdikleri alanlar da dahil) FIFA’nın, konfederasyonların, ulusal federasyonların, liglerin, kulüplerin veya diğer kurumların hakiki veya sanal arma veya marka (logo veya amblem) reklamlarını yapmak yasaktır.

Karar 6
Köşe vuruşu yapılırken gereken uzaklığı sağlayabilmek için, köşe yayından 9.15 m. (10 yarda) uzaklıkta kale çizgisine dik ve oyun alanı dışında bir çizgi çizilebilir.

Top

Nitelikleri ve ölçüleri Top:

  • Yuvarlak olmalı.
  • Deriden ya da uygun bir maddeden yapılmalı.
  • Çevresi 70 cm’den çok, 68 cm’den az olmamalı.
  • Maçın başında ağırlığı 450 gr’dan fazla 410 gr’dan az olmamalı.
  • Deniz seviyesinde basıncı 0.6 - 1.1 atmosfere eşit olmalı.

Hatalı topun değiştirilmesi
Maç sırasında top patlar ya da kusurlu duruma gelirse:


  • Maç durdurulur.
  • Topun değiştirilmesi ve topun oynanamaz duruma geldiği noktadan hakem atışıyla maç başlar.

Eğer top başlama vuruşu, kale vuruşu, korner vuruşu, penaltı atışı, frikik atışı ya da taç atışı sırasında kulanılmaz hale gelirse:

Maç anlatılan şekle göre başlar.
Top oyun sırasında hakem karar vermeden değiştirilemez.
Uluslararası Futbol Komitesi’nin kararları
1. Müsabakalarda sadece Kural 2 ’de belirtilen özellikleri taşıyan toplar kullanılır. FIFA müsabakalarında ve konfederasyonlar arası organize edilen maçlarda futbol topunun kabul edilebilirliği aşağıdaki üç logodan birini taşımasını gerektirir:

Resmi "FIFA APPROVED" (FIFA ONAYLI) logo ya da resmi "FIFA INSPECTED" (FIFA DENETLİ) logo ya da referans "International Matchball Standard" (Uluslararası maç topu standartı)

Topun üzerindeki bu işaretler topun resmi olarak test edildiği ve Kural 2’de belirlenen mininum nitelikleri ve değişik kategoriler için bu niteliklere yapılan eklentileri karşıladığını gösterir.

Her kategori için gerekli ilave gereklilikler Uluslararası Futbol Komitesi’nin onayından geçmelidir. Sözü edilen testler FIFA onaylı enstitüler tarafından yapılır.

Uluslararası organize edilen müsabakalar bu üç logodan birini taşımak zorundadırlar. Öteki tüm maçlarda Kural 2’ye uyan tüm toplar kullanılabilir.

2. FIFA müsabakaları, konfederasyon ve uluslararası organizasyonlarda kullanılan toplarda hiçbir reklama izin verilmez. Sadece turnuva, organizatör amblemi ve üretici markanın amblemini taşıyabilir.Turnuva yönetmelikleri bu tür işaretlerin sayısı ve büyüklüğüne kısıtlama getirebilir.

Oyuncular

Oyuncuların Sayısı Maç iki takım arasında oynanır ve biri kaleci olmak üzere on bir kişiden fazla olamaz. Eğer bir takım yedi kişiden az ise maç yapılamaz.

Resmi Karşılaşmalar
Resmi karşılaşmalarda en fazla üç oyuncu değişikliği yapılabilmektedir.
Oyun kurallarına göre en fazla yedi oyuncu, oyuncu değişikliği hakkı için aday gösterilebilir.

Diğer Maçlar
Diğer maçlarda eğer:

  • Takımlar değiştirilecek azami oyuncu sayısında anlaşırlarsa,
  • Hakeme maçtan önce bildirirlerse, anlaştıkları sayıda oyuncu değiştirebilirler.
  • Hakeme bildirilmezse veya değiştirilecek oyuncu sayısında anlaşma maç başlamadan sağlanamazsa, en çok 3 oyuncu değiştirilebilir.

Hakeme maçtan önce bildirirlerse, anlaştıkları sayıda oyuncu değiştirebilirler.
Hakeme bildirilmezse veya değiştirilecek oyuncu sayısında anlaşma maç başlamadan sağlanamazsa, en çok 3 oyuncu değiştirilebilir.

Bütün maçlar Bütün maçlarda oyuncu değişikliği hakeme önceden bildirilmelidir. İsmi verilmeyen yedek oyuncular maçta oynayamazlar.

Oyuncu Değişikliği Yöntemi
Oyuncu değişikliğinde şu şartlara uyulmalıdır:


  • Oyuncu değişikliği sayısı önceden hakeme bildirilmiş olmalı.
  • Oyuncu değişikliği ancak çıkan oyuncunun sahayı terk ettikten ve hakemin işaretinden sonra yapılabilir.
  • Yeni oyuncu yalnız ortasaha çizgisinden ve oyun dururken girebilir.
  • Oyuncu değişikliği yeni oyuncu sahaya girdikten sonra tamamlanır.
  • Bu anda oyuncu eskisinin yerini almış ve onun yerindedir.
  • Tüm yedek oyuncuların oyuna girmesine veya girmemesine hakemin kararına bağlıdır.

Kaleci Değişikliği
Diğer futbolculardan biri kaleci ile yer değiştirecekse:


  • Hakemin izniyle yapılır.
  • Oyuncu değişikliği duraklama anlarına eklenir.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza
Oyuncu değişikliği hakem izin vermeden yapılmışsa:


  • Oyun durur.
  • Oyunu değişikliği ikaz edilir ve sarı kart ile cezalandırılır.
  • Oyun topun en son bulunduğu yerden hava atışı ile başlar * (bkz. Önsöz)

Eğer oyuncu; kaleci ile hakemin izni olmadan yer değiştirirse:

  • Oyun devam eder.
  • Oyuncular oyun durduktan sonra uyarılarak sarı kart ile cezalandırılır.

Bu kural başka bir şekilde ihlal edilirse:
Oyuncu uyarılarak sarı kart ile cezalandırılır.
Oyunu Tekrar Başlatma
Eğer oyun yan hakemin uyarısıyla orta hakem tarafından durdurulursa:


Oyun topun en son oynandığı yerden ve karşı takım oyuncuları tarafından endirek serbest vuruşla oyun başlar.
Oyuncular ve yedek oyuncuların ihracı
Eğer oyun başlamadan önce atılan oyuncunun yerine yedeklerde belirtilen oyunculardan biri girebilir.
Eğer bir oyuncu atıldıysa yerine yeni bir oyuncu giremez.

Uluslararası Futbol Komitesi’nin Kararları
1. Kural 3’e göre eğer bir takımın yedi oyuncudan az oyuncusu kalırsa oyun devam edemez.
2. Teknik direktör ve yardımcıları teknik bölge içerisinde sorumlu davranmalıdırlar ve bu sınırlanan bölge içerisinde oyunculara taktik verebilir

Oyuncuların Giysi ve Gereçleri

Oyuncuların malzemeleri
Güvenlik

Oyuncularda kendi ve diğer oyuncular için tehlikeli (şövalye yüzük gibi) malzeme kulanamazlar.

Temel Malzemeler
Oyuncuların zorunlu olarak kullanacakları malzemeler:


  • Kazak ya da forma
  • Şort (Eğer tayt giyilirse, taytın rengi şortun esas renginde olmalıdır)
  • Uzun çorap
  • Tekmelikler
  • Ayakkabı

Tekmelikler

  • Çorapların içinde bulunmalılar.
  • Uygun maddelerden (kauçuk, plastik ya da benzer maddeler) yapılmış olmalılar.
  • Yeterli bir koruma sağlamalıdır.

Kaleciler
Her iki kaleci de kendilerini diğer oyunculardan ve hakemlerden ayırt edecek renkte forma giymeliler.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza
Bu kuralın çiğnenmesi halinde:

  • Oyunun durmasına gerek yoktur.
  • Hakem tarafından malzemelerini tehlikeli olan oyuncu saha dışına çıkarılır.
  • Oyuncu ilk oyun durduğunda sahayı terk eder.
  • Tehlikeli malzeme kullandığı için sahadan çıkarılan oyuncu hakemin izni olmadan giremez.
  • Hakem bu oyuncuya giriş izini vermeden önce malzemelerini kontrol eder.
  • Oyuncu ancak oyun durduktan sonra sahaya girebilir.

Eğer bu kural ihlali nedeniyle saha dışarısına çıkarılan oyuncu hakem izin vermeden sahaya girerse sarı kart görür.

Oyunu Tekrar Başlatma
Eğer oyun hakem tarafından yardımcısının ihtarı sonucunda durduysa:

Oyun karşı takımın endirek serbest vuruş kullanmasıyla başlar ve atış hakemin oyunu durduğunda topu bulduğu yerden yapılır.

Hakem

Hakemin yetkisi

Her maç, görevlendirildiği maçta oyun kurallarının uygulanması konusunda tam yetki sahibi bir hakem tarafından yönetilir.

Yetki ve Görevler
Hakem:


  • Oyun kurallarını uygulatır.
  • Maçları yardımcı hakemlerin ve uygulanabilinen yerlerde 4. hakemin yardımıyla yönetir.
  • Kullanılan topun Kural 2’de bahsedilen nitelikleri taşıdığını kontrol eder.
  • Oyuncuların ekipmanlarının Kural 4’te bahsedilen nitelikleri taşıdığını kontrol eder.
  • Maç süresini ve maçın kaydını tutar.
  • Kurallara uyulmadığı zaman kendi inisiyatifine bağlı olarak maçı durdurur, askıya alır yada bitirir.
  • Herhangi bir dış engellemede maçı durdurur, askıya alır ya da bitirir.
  • Bir oyuncu ciddi şekilde sakatlanırsa, inisiyatifi doğrultusunda maçı durdurur ve oyuncunun dışarı çıkmasını sağlar.
  • Bir oyuncu hafif şekilde sakatlanırsa, inisiyatifi doğrultusunda, top oyun dışına çıkana kadar oyunu devam ettirir.
  • Kanayan bır yarası olan herhangi bir oyunucunun oyun sahasının dışına çıkmasını sağlar. Kanaması durdurulan oyuncu yalnızca hakemden işaret alarak oyuna girebilir.
  • Kural dışı bir harekete maruz kalan takımın avantajı ise oyunu devam ettirir. Eğer devamında avantaj sağlanan bir durum yoksa kural dışı hareket cezalandırılır.
  • Bir oyuncu aynı anda birden fazla kural dışı hareket yaparsa bu hareketlerin en ciddi olanını cezalandırır.
  • Uyarı ya da ihracı gerektiren hareketlerde bu oyuncuyu cezalandırır.
  • Bunu o an yapmak zorunda değildir ama topun oyun alanını terk ettiği ilk anda oyuncuyu cezalandırmalıdır.
  • Sorumluluklarına uygun davranmayan takım görevlilerini, sağ duyusuna bağlı olarak, oyun alanından ve çevresinden uzaklaştırır.
  • Gözden kaçırdığı olaylarda 4. hakemin görüşlerine başvurur.
    Yetkili olmayan kimsenin sahaya girmemesini sağlar.
  • Durmuş olan maçı tekrar başlatır.
  • Gerekli yetkililere futbolcuların ve/veya teknik heyetin maçtaki disiplinsiz davranışları ve maçtan önce, maç sırası ve sonrasında olan olayları içeren bir rapor sunar.

Hakemin kararları
Hakemin oyunla ilgili kararları kesindir ve değişmez.
Hakem kararının yanlış olduğunu düşünürse ya da yardımcılarının uyarısı bu yönde olursa sadece eğer oyunu başlatmamışsa kararını değiştirebilir.

Uluslararası hakem komitesinin kararları
1. Bir hakem (gerektiği durumlarda yardımcı hakemler ve 4. hakem) şunlardan sorumlu tutulamaz:

  • Bir oyuncu, görevli ya da seyircinin herhangi bir şekilde sakatlanmasından
  • Her türlü mülkiyete verilen bir zarardan
  • Maçın kontrolü ve oynanması için gereken normal prosedürün uygulanması ve oyun içinde oyun kurallarının gerektirdiği kararlar yüzünden kişi, kulüp, şirket veya kurumun uğrayacağı zarardan

Bunun kapsamı içinde olanlar:

  • Oyun sahasının, çevresinin ya da havanın durumunun maçın oynanmasına engel olduğu kararı
  • Herhangi bir sebeple maçın iptali kararı
  • Demirbaş ve kale direkleri, köşe gönderi bayrakları ve top gibi ekipmanların durumlarına bağlı kararlar
  • Tribündeki seyircilerden gelen engelleme ya da tribündeki bir problem yüzünden maçı durdurma ya da durdurmama kararı
  • Sakatlanan bir oyunucunun tedavisi için oyun alanının dışına çıkartılması için oyunu durdurma ya da durdurmama kararı
  • Sakatlanan bir oyuncunun hemen o an oyun dışına alınmasını istemek ve bu kararında ısrar etmek
  • Oyuncunun belirli bir forma yada ekipman giymesine izin verme ya da vermeme
  • Kendi sorumluğu altında olduğu sürece herhangi bir kişinin (takım, stat görevlileri, güvenlik görevlileri, fotoğrafçılar ve diğer medya görevlileri) oyun alanı çevresinde bulunmasına izin verme ya da vermeme
  • FIFA, federasyon, lig kuralları ve yönetmeliklerinin gerektirdiği, sorumlulukları ve oyun kuralları doğrultusunda verdiği her türlü karar

2. Görevlendirildiği turnuva ve müsabakalarda 4. hakemin rolü ve görevleri Uluslararası Futbol Komitesi’nce belirtilen ana noktalara göre belirlenmelidir.

3. Oyunla ilgili olaylar golün atılıp atılmadığı durumları ve maçın sonucunu kapsar.

Yardımcı Hakemler

Yan hakemler alttaki olayları orta hakeme bildirmek üzere atanmışlardır:

  • Topun bütününün sahayı terk edip etmediğine karar verme,
  • Kimin faul,korner ve taç atışı kullanacağını gösterme,
  • Oyuncunun ofsayta düştüğünü gösterme,
  • Oyuncu değişikliği yapılacağı zaman,
  • Hakemin göremediği faul ve penaltı atışlarında yardımcı olmak,
  • Pozisyona hakemden daha yakın olduklarında meydana gelen ihlalleri (bu bazı özel durumlarda, ceza alanı içinde meydana gelen ihlalleri de kapsar),
  • Penaltı vuruşlarında kalecinin topa vurulmadan önce ileri hareket ettiğini ve topun gol çizgisini geçtiğini.

Yardım
Yardımcı hakemler, hakemin maçı oyun kurallarına göre yönetmesine yardımcı olurlar.
Bazı durumlarda 9,15 m. mesafenin kontrolü için oyun alanına girebilirler.

Bir yardımcı hakemin gereksiz müdahale veya yakışıksız hareketleri olduğunda, hakem

Oyunun süresi

Maçlar 45’er dakikalık iki devrede oynanır.

Oyunun periyotları


Maçlar 45 dakikalık iki devre üzerinde oynanılır. Bazı anlaşmalarla daha kısa da olabilir (mesela her iki yarı da yetersiz ışıktan dolayı 40’ar dakika olarak kısalabilir). Tabii ki oyun kuralları çerçevesinde…

Devre Arası

  • Oyuncuların devre arası dinlenmeye hakları vardır.
  • Devre arası 15 dakikayı geçemez.
  • Oyun kuralları devre arasında da geçerlidir.

Kayıp zaman için uzatma
Kaybolan Zamanlara Şu Şekilde Müsamaha Gösterilebilir:


  • Oyuncu değişikliklerinde,
  • Oyuncu sakatlanmalarında ,
  • Sakatlanan oyuncunun saha dışarısına çıkartılırken geçen süre,
  • Diğer nedenlerden dolayı,
  • Orta hakem yan hakemlere danışarak kaybolan zaman için bu kurallar çerçevesinde müsamaha gösterebilir.

Ekstra Zaman
Oyun kuralı oyunun iki devre daha uzamasını sağlayabilir.Burada Kural 8 uygulanır.

Penaltı Atışları
Eğer maç ekstra zamandan sonrada skorda eşitlik bozulmadıysa penaltılara kalır ve 8 penaltıdan sonra da eşitlik bozulmazsa bundan sonra ilk kaçıran maçı kazanır.

Tatil edilen maç
Müsabaka yönetmeliği aksini belirtmedikçe, tatil edilmiş bir maç tekrar edilir.

Oyunun Başlama Süresi

Başlama vuruşundan önce
Para atışı yapılır ve atışı kazanan takım ilk yarıda atak yapacağı kaleyi seçer.
Diğer takım ise oyuna başlar.
Kazanan takım ikinci yarıda oyuna başlar.
İkinci devrenin başında takımlar sahalarını değiştirirler.

Başlama Vuruşu
Başlama vuruşu başlama ve tekrar başlama yoludur:

  • Maçın başında
  • Gol atıldıktan sonra
  • İkinci yarının başında
  • Uzatmaların her iki devresinin de başında
  • Başlama vuruşundan direk gol olabilir.

Yöntem

  • Tüm oyuncular kendi yarı sahalarında bulunmalı.
  • Başlayacak takımın rakipleri top oyuna girinceye kadar toptan en az
  • 9.15 m uzakta olmalılar.
  • Top orta noktada durmalı.
  • Hakemin işareti üzerine başlanmalı.
  • Topa temasta bulunulduğunda top oyundadır.
  • İlk vuruşu yapan oyuncu başkası dokunmadan topa ikinci kez temasta bulunamaz.

Gol atıldıktan sonra karşı takım başlama vuruşu ile oyuna başlar.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza
Atışı kullanan oyunca topa başkası dokunmadan önce ikinci kez topa temasta bulunursa:

Endirek serbest vuruş verilir ve atış topa ikinci temasın yapıldığı yerden kullanılır.

Bu kural başka bir şekilde bozulursa:

Başlama vuruşu tekrarlanır.

Hakem Atışı
Hakem atışı oyunu tekrar başlatma yöntemidir. Oyun kurallarına göre uygun şartlarda yapılır.

Yöntem
Hakem, hakem atışını oyunun durduğu noktadan yapar.
Top yere değdikten sonra oyun tekrar başlar.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza
Hava atışı aşağıdaki hallerde tekrarlanır:


Oyunculardan birinin top yere değmeden önce topa temasta bulunmasıyla,
Herhangi bir futbolcunun teması olmadan topun saha dışına çıkmasıyla.

Özel Koşullar
Serbest vuruş defans yapan takıma verilirse bu vuruş ceza sahasının herhangi bir yerinden kullanılabilir.
En direk serbest vuruş atak yapan takıma, rakip takımın ceza sahasında verildiyse vuruş ceza sahasının çizgilerinin paralel çizgisine en yakın noktadan kullanılır.
Hava atışı oyun durduktan sonra kural ihlalinin yapıldığı, ceza sahasının çizgilerinin paralel çizgisine en yakın noktadan kullanılır.

Topun Oyunda olması

Topun oyunda ve oyun dışında olması
Top aşağıdaki hallerde oyun dışında olacaktır:


  • Top eğer gol ve taç çizgisini yerde ve havada geçtiyse.
  • Oyun hakem tarafından durdurulur.

Topun oyunda olması
Yukarıdaki tanımlamalar hariç ve aşağıdaki tanımlamalar dahil:


  • Eğer top kale direğine veya köşe direğine çarpıp saha içine geri dönerse top oyundadır.
  • Eğer top yan ve orta hakemler saha içerisindeyken onlara çarpıp saha içerisinde kalırsa, top oyundadır.
Gol

Golün geçerli sayılması için geçerli kurallar.

Gol sayılması
Top iki direk arasından, üst direğin altından ve gol çizgisinden oyun kurallarını ihlal etmeden geçmişse gol olarak sayılır.

Kazanan Takım
Maçı daha fazla gol atan takım kazanır. Her iki takım da gol atamamış ya da aynı sayıda gol atmışlarsa oyun berabere biter.

Müsabaka Kuralları

Oyun berabere biterse, oyun ya uzatmalara gider ya da başka bir kural devreye girerek oyunun galibini Uluslararası Futbol Komitesi maçın galibini tayin eder.

Ofsayt

Ofsayt pozisyonu
Oyuncu şu pozisyondayken ofsayttadır:

Karşı takımın kale çizgisine top ve rakipten daha yakın olursa.
Oyuncu şu pozisyonlarda ise ofsayt değildir:

  • Kendi yarı sahasındaysa ya da
  • Kaleci hariç bir diğer oyuncuyla aynı hizadaysa ya da
  • Diğer iki rakip oyuncuyla aynı hizadaysa

Atakta iken

Oyuncu ofsayttayken topa dokunur veya ona top gelir ve dokunursa aktif duruma düşer, aşağıdaki durumlarda oyuncu ofsayt verilerek cezalandırılır:

  • Oyunu engellerse ya da
  • Rakibini engellerse ya da
  • Bu pozisyonla kazanç sağlarsa

Atakta değilken
Şu şekillerde ofsayt olmaz:

  • Kale vuruşu
  • Taç atışı
  • Korner vuruşu

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza
Hücum yapan takımın bir oyuncusu ofsayttaysa karşı takıma endirek serbest vuruş verilir ve vuruş ofsaytın olduğu noktadan kullanılır

Fauller

Direkt serbest atış

Bir oyuncu aşağıdaki 6 kusuru hakeme göre dikkatsizce, aşırı ya da fazla güç kullanarak yaparsa rakip takım lehine direk serbest vuruş verilir:

  • Rakibe tekme atar ya da atmaya teşebbüs ederse
  • Rakibe çelme takar ya da takmaya teşebbüs ederse
  • Rakibin üstüne sıçrarsa
  • Rakibe şarj uygularsa
  • Rakibine vurur ya da vurmaya teşebbüs ederse
  • Rakibini iterse

Oyuncunun aşağıdakilerden birini yapması halinde de rakip takıma direk serbest vuruş verilir:

  • Topa sahip olmak için hamle yaparken toptan önce oyuncuya temas ederse
  • Rakibini tutarsa
  • Rakibe tükürürse
  • Kasıtlı olarak topu ellerse (ceza alanı içinde kaleci hariç)

Direk serbest vuruş kusurlu hareketin yapıldığı yerden atılır

Penaltı Vuruşu
Yukarıdaki on kusurlu hareket bir oyuncu tarafından kendi ceza sahasında yapılırsa, top oyun içindeyse, topun konumuna bakılmaksızın penaltı vuruşu verilir.

Endirek Serbest Vuruş
Kaleci kendi ceza sahası içinde aşağıdaki beş kusurlu hareketi yaparsa endirek serbest vuruş verilir.

  • Topu eliyle kontrol ettikten sonra 6 saniye içinde oyuna bırakmazsa,
  • Elinden bıraktıktan sonra başka oyuncuya değmeden topa tekrar elleriyle dokunursa,
  • Takım arkadaşı tarafından kendisine kasti olarak atılan topa eliyle dokunursa,
  • Topa takım arkadaşının kullandığı bir taç atışı sonrası sahip olduktan sonra eliyle dokunursa,
  • Zaman geçirirse.

Hakemin inisiyatifine bağlı olarak, şu hallerde rakip takım lehine endirek serbest atış verilir.

  • Tehlikeli bir şekilde oynuyorsa
  • Rakibin gidişini engelliyorsa
  • Kalecinin topu elinden çıkarmasına izin vermiyorsa
  • Kural 12’de bahsedilen kusurlu hareketler dışında uyarı almasını ya da atılmasını gerektiren başka her durum için

Endirek serbest vuruş kusurlu hareketin olduğu yerden yapılır.

Disiplin cezaları

İhtar Verilecek Haller:
Oyuncu aşağıdaki yedi kusurlu hareketi yaparsa uyarılır ve sarı kart gösterilir:

  • Sportmenlik dışı hareket ederse
  • Sözlü olarak ya da hareketleriyle karara karşı geldiğini gösterirse
  • Israrla oyun kurallarını ihlal ederse
  • Oyunun başlamasını geciktirirse
  • Korner ve köşe atışlarında gerekli uzaklığa gitmezse
  • Oyuna hakemin izni olmadan girerse
  • Kasti olarak oyun alanını hakemin izni olmadan terk ederse

İhraç verilecek haller (Oyundan atılma)
Oyuncu aşağıdaki yedi kusurlu hareketten birini yaparsa kırmızı kart gösterilir ve oyun alanının dışına yollanır:

  • Tehlikeli şekilde faul yaparsa
  • Sert davranışlarda bulunursa
  • Rakibe ya da başka birisine tükürürse
  • Bir golü ya da açık gol pozisyonunu eliyle engellerse (Ceza alanını içindeki kaleci hariç)
  • Açık bir gol pozisyonunu, gole giden oyuncuyu serbest vuruş ya da penaltı vuruşuna sebep olacak bir hareketle engelerse
  • Saldırgan, aşağılayıcı ve terbiyesiz sözler söylerse ve/veya jest ve el kol hareketleri yaparsa
  • Aynı maç içinde ikinci sarı kartı görürse.

Uluslararası futbol birliği kararları
1. Eğer kaleci, top oyunda iken, kendi ceza alanı içinde topu rakibine atarak ona vurursa veya vurmaya teşebbüs ederse bir penaltı vuruşu cezası verilir.

2.Bir oyuncu oyun alanı içinde veya dışında rakibe, takım arkadaşına, hakeme, yardımcı hakeme veya herhangi bir diğer kişiye karşı ihtar veya ihraç gerektiren bir ihlal yaparsa ihlalin şekline göre cezalandırılır.

3. Kaleci topa eli veya kolu ile dokunduğunda topu kontrol altına almış sayılır. Topa sahip olmak kalecinin topu bilerek elle veya kolla kontrol etmesi durumunu da kapsar. Fakat hakem, kaleci bir kurtarış yaparken topu çeldiğine veya topun kaleciden sektiğine kanaat getirirse bu durumda kaleci topu kontrol etmiş sayılmaz.

Eğer kaleci topu 5-6 saniyeden fazla elle veya kolla tutarsa zaman geçiriyor olarak değerlendirilecektir.

4. 12. Kurala uygun olarak, bir oyuncu kafasını veya göğsünü veya dizini vs. kullanarak kendi kalecisine pas verebilir. Fakat hakemin kanısınca, bir oyuncu bu kuralın boşluğundan faydalanmak için bilerek hile yapıyorsa, o oyuncu sportmenlik dışı davranıştan suçludur. Oyuncuya ihtar verilip sarı kart gösterilir ve ihlalin yapıldığı yerden rakip takım lehine bir endirek serbest vuruş verilir.

Bir serbest vuruş yaparken, bu kuralın boşluğundan faydalanmak için bilerek hile yapan bir oyuncuya sportmenliğe aykırı davranışı için ihtar verilip sarı kart gösterilir. Serbest vuruş tekrarlanır.

Bu durumlarda, kalecinin daha sonra topu elle oynayıp oynamadığı önemli değildir. İhlal 12. kuralın lafzını ve ruhunu bozmaya çalışan oyuncu tarafından yapılmıştır.

5. Rakip takımın oyuncusunun sağlığını tehlikeye sokan arkadan müdahaleler ciddi faullü oyun olarak değerlendirilecektir.

6. Oyun alanı üzerinde herhangi bir yerde hakemi aldatmaya yönetilk yapıldığı tespit edilen her türlü hareket sportmenlik dışı olarak değerlendirilecektir.

Fauller Şekilli Anlatım

Direkt serbest atış

Hücum eden takımın gole giden topunu, defans oyuncusu zıplayarak eli ile kesmiş ve topun yönünü değiştirmiştir. Rakibin bariz gol şansını engellediği için defans oyuncusu ihraç edilmelidir.

Gole ilerleyen hücum oyuncusu kaleci tarafından tutulur. Kaleci bariz gol şansını engellediği için ihraç edilir.

10 numaralı hücum oyuncusunun şutunu top gol çizgisi üzerinde gol olmadan önce defans eli ile müdahale ederek uzaklaştırıyor. Bariz gol şansını engellediği için defans oyuncusu ihraç edilir ve penaltı vuruşu verilir.

Defans oyuncusu kendi ceza alanında topa kasten elle oynamakta ve hakem bir penaltı vuruşu vermektedir. Bariz gol şansı olmadığı için oyuncu ihraç edilmeyecektir. Eğer top defans oyuncusuna istemeden çarpsaydı herhangi bir ihlal olmayacaktı.

Kaleci kendi ceza alanı içerisinde hücum oyuncusunu düşürüyor ve penaltı vuruşu veriliyor. Hücum oyuncusu gol pozisyonundan uzaklaştığı ve bariz gol şansı olmadığını için kaleci ihraç edilmez.

Taç çizgisi yakınında ilerleyen 10 numaralı hücum oyuncusuna defans oyuncusu tarafından çelme takılmaktadır. 10 numaralı hücum oyuncusunun bariz gol şansı olmadığı için defans oyuncusunun ihracını gerektirmez

Bariz gol şansı ile ilerleyen hücum oyuncusuna defans oyuncusu tarafından çelme takılmaktadır. Defanös oyuncusu bariz gol şansını engellediği için ihraç edilmelidir.

Hücum oyuncusuna defans oyuncusu tarafından çelme takılmaktadır. Hücum oyuncusu bariz gol şansı olmadığı için ihraç edilmez.

Hücum oyuncusuna defans oyuncusu tarafından ceza alanı içinde çelme takılmaktadır ve penaltı vuruşu verilir. defans oyuncusu ihraç edilmez. Çünkü hücum oyuncusu gol pozisyonundan uzaklaşmaktadır ve bariz gol şansı yoktur.

Serbest Vuruşlar

Serbest vuruş tipleri


Serbest vuruş iki tiptir:
Direk ve endirek serbest vuruş olarak.

Her iki vuruşta da topun durması gerekir ve bu atışları yapan oyuncular topa ikinci kez dokunamazlar.

Direk Serbest Vuruş


  • Direk serbest vuruşta kaleye giren top gol olarak sayılır,
  • Eğer direk serbest vuruşu kendi kalesine doğru kullanır ve top kaleye girerse atak yapan takım korner atışı ile oyuna başlar.

Endirek Serbest Vuruş

İşareti
Hakem endirek serbest vuruşu kolunu yukarıda tutarak işaret eder. Hakem böylece vuruşun endirek mi yoksa direk mi olduğunu oyunculara gösterir. Kolunu yukarı kaldırmışsa bu pozisyon endirektir.

Top Kaleye Girdiğinde
Gol sayılabilmesi için başka birisi tarafından dokunulmuş veya çarpmış olmalıdır.

  • Eğer endirek vuruşta top rakip kaleye girerse gol olarak sayılmaz ve karşı takım aut atışı kullanır.
  • Eğer endirek vuruşta kendi kalesine atarsa gol olarak sayılmaz ve karşı takım oyuna korner atışı ile başlar.

Serbest Vuruş Pozisyonları

Serbest Vuruş Ceza Sahasındayken
Defans Yapan Takıma Direk ya da Endirek Serbest Vuruş:

  • Rakip oyuncular toptan 9.15 m uzakta bulunmalıdır.
  • Tüm rakip oyuncular atış kullanılana kadar ceza sahasının dışında bulunmalıdır,
  • Ceza sahasındayken topa dokunulduktan sonra oyun başlar.
  • Bu alanın içerisinde herhangi bir noktadan kullanılan serbest vuruş direk gol olabilir.

Atak Yapan Takıma Endirek Serbest Vuruş Verildiğinde:

  • Tüm rakip oyuncular en az toptan 9.15 m uzakta bulunmalıdırlar.
  • Top vurulduğu veya hareket ettiği zaman oyundadır.
  • Verilen serbest vuruş kale sahası içerisindeyse vuruş kale çizgisine paralel ve pozisyonun olduğu en yakın noktadan kullanılır.

Serbest Vuruş Ceza Sahası Dışındayken

  • Rakip oyuncular atış kullanılana dek toptan 9.15 m uzakta bulunmalıdır.
  • Top vurulduğu ve hareket ettiği zaman oyun başlar.
  • Serbest vuruş pozisyonun olduğu noktadan kullanılır.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza

Eğer rakip oyuncu topa gereken mesafe uzaklıkta değil ise:

  • Atış tekrarlanır.


Eğer defans yapan takıma kendi ceza sahası içerisinde serbest atış verildiyse top direk oyuna giremez, eğer girerse:

  • Atış tekrarlanır.
  • Serbest atış kaleci haricinde bir oyuncu tarafından kullanılır.


Eğer, atışı kullanan oyuncu topa başkası dokunmadan ikinci kez (elleri dışında) dokunursa :

  • Rakip takıma endirek serbest vuruş verilir ve vuruş temasın olduğu noktadan kullanılır * (bkz. önsöz)

Eğer, oyun başladıktan sonra atışı kullanan oyuncu topa elleriyle dokunursa :

  • Serbest atış el değiştirir ve rakip takım atışı temasın olduğu noktadan kullanılır * (bkz. Önsöz)
  • Atışı yapan oyuncunun ceza sahasının içinde olmuşsa penaltı atışı verilir.

Kalecinin yaptığı serbest vuruş

Eğer, top oyuna girdikten sonra, başka bir oyuncu dokunmadan önce kaleci ikinci kez topa temasta bulunursa:

  • Endirek serbest vuruş verilir ve vuruş temasın olduğu noktadan kullanılır.

Eğer, top oyuna girdikten sonra, başka bir oyuncu dokunmadan önce, kaleci ikinci kez topa temasta (elleriyle) bulunursa:

  • Eğer topa ceza sahası dışında temasta bulunmuşsa direk serbest vuruş verilir ve atış topa temas edilen noktadan kullanılır.
  • Eğer topa ceza sahası içerisinde temasta bulunmuşsa endirek serbest vuruş verilir ve atış topa temas edilen noktadan kullanılır.
Penaltı atışı

Penaltı atışı

Top oyundayken defans yapan takım eğer kendi ceza sahası içerisinde karşı takım oyuncularından birine direk serbest vuruş yaparsa penaltı vuruşu verilir.

Penaltı vuruşu kaleye girerse gol olarak sayılır.
Devre sonlarındaki ek sürelerde hakem penaltı vuruşu verebilir.

Topun ve Oyuncuların Pozisyonu

Top:

  • Penaltı noktası içerisinde olmalıdır.

Penaltı vuruşu yapacak oyuncu:

  • Gereği gibi belirtilmelidir.

Kaleci:

  • Vuruşu yapan oyuncu topa vuruncaya kadar kaleci çizgisinin üzerinde bulunmalı.

Vuruşu yapacak oyuncular haricindeki oyuncular:

  • Oyun alanının içinde bulunmalılar.
  • Ceza sahasının dışında bulunmalılar.
  • Penaltı noktasının arkasında bulunmalılar.
  • Penaltı noktasından en az 9.15 m uzakta bulunmalılar.

Hakem

  • Vuruşu yapacak oyuncunun kurallara uygun bir şekilde olduğuna karar verdikten sonra işaretini verir.
  • Penaltı vuruşunun tamamlandığına karar verir.

Yöntem

  • Oyuncu topu ileri vurmalı.
  • Başka bir oyuncu dokunmadan atışı yapacak oyuncu ikinci kez topa temasta bulunamaz.
  • Topa dokunulduğunda top oyuna girmiş sayılır.

Oyun içinde, uzatmalarda veya penaltı atışlarında, penaltı atılırken ya da tekrar atılırken top kale çizgisini geçmeden önce:


  • Bir veya her iki direğe ve/veya üst direğe ve/veya kaleciye dokunduktan sonra, kale direkleri arasından ve üst direğin altından geçerse gol yapılmış sayılır.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza

Eğer hakem vuruşun kullanılması için işaret vermiş ve sonra top oyuna girdiyse :

Oyuncu vuruşu yaparken oyun kurallarını ihlal ettiyse:

  • Hakem oyunu devam ettirir.
  • Vuruş gol olduysa vuruş tekrarlanır.
  • Vuruş gol olmadıysa vuruş tekrarlanmaz.

Kaleci vuruş kullanılırken oyun kurallarını ihlal ettiyse:

  • Hakem oyunu devam ettirir.
  • Vuruş gol olduysa gol verilir.
  • Vuruş gol olmadıysa vuruş tekrarlanır.

Vuruş kullanılırken takım arkadaşlarından biri 9.15 m’den yakında durur veya ceza sahasının içine girerse:

  • Hakem oyunu devam ettirir.
  • Vuruş gol olduysa gol verilir.
  • Vuruş gol olmadıysa vuruş tekrarlanır.
  • Top kaleciden veya direklerden döner ve bu oyuncu tarafından gol atılırsa, defans yapan takım endirek serbest oyunla oyuna başlar ve atılan gol sayılmaz.

Kaleci penaltı noktasına 9.15 m’den daha yakın olur veya ceza sahası içerisine girerse:

  • Hakem oyunu devam ettirir.
  • Vuruş gol olduysa gol verilir.
  • Vuruş gol olmadıysa vuruş tekrarlanır.

Her iki takımın oyuncuları da oyun kurallarını ihlal ederse:

  • Vuruş tekrarlanır.

Eğer, penaltı vuruşu kullanıldıktan sonra oyuncu topa ikinci kez (elleri dışında) dokunursa:

  • Rakip takıma endirek serbest vuruş verilir ve vuruş temasın olduğu noktadan kullanılır.

Vuruşu yapan oyuncu topa elle dokunursa:

  • Rakip takıma endirek serbest vuruş verilir ve vuruş temasın olduğu noktadan kullanılır.

Top bir şekilde hareket eder ve bulunduğu noktadan çıkarsa:

  • Vuruş tekrarlanır.

Top bir şekilde kaleciden veya direklerden dönerse:

  • Hakem oyunu durdurur.
  • Oyun hava atışı ile tekrar başlatılır.
Taç atışı

Taç atışı

Taç atışı oyunu tekrar başlatmanın bir metodudur.
Taç atışıyla atılan top direk kaleye girse de gol olarak sayılmaz.

Taç Kararı:

  • Top sahayı çevreleyen çizgiler dışına yerde ve havada geçtiğinde,
  • Topun sahayı terk etiği noktadan,


Yöntem

Taç atışı kullanılırken oyuncu:

  • Yüzü sahaya dönük olmalı,
  • İki ayağı da taç çizgisinin üzerinde ya da sahanın dışında bulunmalı,
  • İki elini de kullanmalı,
  • Topu arkadan ve kafasının üzerinden atmalı,

Taçı kullandıktan sonra rakip veya takım arkadaşı dokunmadan topa dokunamaz.
Oyun top sahaya girdikten sonra başlar.

Kuralı İhlal Nedeniyle Verilen Ceza
Atış Kaleci Dışında Bir Oyuncu Tarafından Kullanılırken

Eğer, top oyuna girdikten sonra, topa ikinci kez diğer oyunculardan önce dokunursa:

  • Rakip takıma endirek serbest atış verilir, atış topun ikinci kez dokunulduğu noktadan kullanılır.

Eğer, top oyuna girdikten sonra, atışı yapan oyuncu atışı yaptıktan sonra topa elle bir temasta bulunursa:

  • Rakip takıma direk serbest atış verilir, atış topa müdahale yapılan noktadan kullanılır.
  • Topa elle temas ceza sahası içinde olmuşsa penaltı atışı verilir.

Taç Atışı Kaleci Tarafından Yapılmışsa

Eğer, top oyuna girdikten sonra, başka bir oyuncu dokunmadan önce, kaleci ikinci kez topa temasta (elleri hariç) bulunursa:

  • Rakip takıma endirek serbest atış verilir, atış topa temas edildiği yerden kullanılır.

Eğer, top oyuna girdikten sonra, kaleci topa başka bir oyuncu dokunmadan önce ve elle temasta bulunursa:

  • Eğer temas ceza sahasının dışında olduysa rakip takıma direk serbest vuruş verilir, atış temasın olduğu noktadan kullanılır
  • Eğer temas ceza sahası içinde yapılmış ise atış temasın olduğu noktadan kullanılır.

Eğer rakip oyuncu atış esnasında atışı yapan oyuncuya centilmenlik dışı bir şekilde hareket yapar ya da ilgisini dağıtacak bir harekette bulunursa:

  • Hamleyi yapan rakip oyuncu ikaz edilip sarı kart ile cezalandırılır.

Bu kural Başka Bir Şekilde Bozulursa:

  • Taç atışı el değiştirip karşı takım tarafından kullanılır.
Kale vuruşu

Kale vuruşu
Kale vuruşu oyunu başlatmanın bir metodudur. Aut atışıyla karşı takıma atılan şutla gol olabilir.

Kale vuruşunun verilmesi

  • Atak yapan takımın oyuncusu topu aut çizgisini yerde ve havada kaybettiğinde Kural 10’a göre verilir.

Yöntem

  • Altı pasın içerisindeki herhangi bir noktadan atış kullanılabilir.
  • Rakip takım oyuncuları top oyuna girene kadar ceza sahasının dışında bulunmalıdırlar.
  • Atışı yapan oyuncu tekrar topa temasta bulunamaz.
  • Top hareket ettikten sonra top oyundadır.


Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza
Ceza sahası içerisinde kullanılmadıysa:

  • Atış tekrarlanır.

Kale vuruşu kaleci yerine bir başkası tarafından kullanırken

Eğer, top oyuna girdikten sonra, atışı yapan oyuncu atışı yaptıktan sonra topa (elleri hariç) temasta bulunursa:


  • Endirek serbest vuruş verilir ve atış topa ikinci temasın yapıldığı yerden kullanılır.
  • Endirek serbest vuruş verilir ve atış topa ikinci temasın yapıldığı yerden kullanılır.
  • Ceza sahası içerisinde olmuşsa penaltı atışı verilir.

Aut atışı kaleci tarafından kullanırken

Eğer, top oyuna girdikten sonra, atışı yapan oyuncu atışı yaptıktan sonra topa elleri dışında bir temasta bulunursa:
  • Endirek serbest vuruş verilir ve atış topa ikinci temasın yapıldığı yerden kullanılır.


Eğer, top oyuna girdikten sonra, başka bir oyuncu dokunmadan önce, kaleci ikinci kez topa temasta bulunursa:


  • Ceza sahası içerisinde olmuşsa direk serbest vuruş verilir ve atış temasın olduğu noktadan kullanılır.
  • Ceza sahası içerisinde olmuşsa endirek serbest vuruş verilir ve atış temasın olduğu noktadan kullanılır.

Bu kural Başka Bir Şekilde Bozulursa:

  • Atış tekrarlanır.
Köşe vuruşu

Köşe vuruşu


Köşe vuruşu, oyunu tekrar başlatma yöntemidir.

Köşe vuruşundan yalnız rakip takımın kalesine doğrudan doğruya gol yapılabilir.

Bir köşe vuruşu:

  • Topun tamamı, en son, savunma yapan takımın bir oyuncusuna dokunduktan sonra havadan veya yerden ve 10. Kural’a göre yapılmış nizami bir gol dışında, kale çizgisini geçince verilir.


Yöntem

  • Top köşe bayrağının yanındaki yayın içinde bulunmalı,
  • Top bu yayın dışında bulunmamalı,
  • Rakip takımın oyuncuları 9,15 m. uzakta durmalı,
  • Atış atak yapan takım tarafından kullanılmalı,
  • Top vurulduğu veya hareket ettiği zaman oyundadır,
  • Atışı kullanan oyuncu başkası dokunmadan bir daha dokunamaz.

Kural İhlali Nedeniyle Verilen Ceza

Korner Atışı kaleci dışında bir oyuncu tarafından kullanılırken

Eğer, top oyuna girdikten sonra, atışı yapan oyuncu tekrar topa başkası dokunmadan önce dokunursa:

  • Endirek serbest vuruş verilir ve atış topa ikinci temasın yapıldığı yerden kullanılır.

Eğer, top oyuna girdikten sonra, atışı yapan oyuncu atışı yaptıktan sonra topa elle bir temasta bulunursa:

  • Direk vuruş verilir ve atış temasın yapıldığı noktadan kullanılır.
  • Eğer ceza sahası içerisinde olduysa penaltı vuruşu verilir.

Korner Atışı Kaleci Tarafından Kullanılırken

Eğer, top oyuna girdikten sonra, kaleci bir başka oyuncu topa dokunmadan önce topa temas ederse:

  • Endirek serbest vuruş verilir ve atış topa temas edilen noktadan kullanılır.

Eğer, top oyuna girdikten sonra, başka bir oyuncu dokunmadan önce, kaleci ikinci kez topa temasta bulunursa:

  • Ceza sahası içerisinde olmuşsa direk serbest vuruş verilir ve atış temasın olduğu noktadan kullanılır.
  • Ceza sahası içerisinde olmuşsa endirek serbest vuruş verilir ve atış temasın olduğu noktadan kullanılır.

Bu kural Başka Bir Şekilde Bozulursa:

  • Atış tekrarlanır.
Penaltı Noktası

Penaltı Noktasından Yapılan Vuruşlar
Penaltı noktasından yapılan vuruşlar, berabere biten bir maçtan sonra, müsabaka yönetmeliği gerektiriyorsa, hangi takımın galip sayılacağını belirleyen bir yöntemdir.


Yöntem

  • Hakem, vuruşların yapılacağı kaleyi seçer,
  • Hakem para atışı yapar ve atışı kazanan kaptanın takımı ilk vuruşu yapar,
  • Hakem yapılan vuruşların kaydını tutar,
  • Aşağıdaki durumlara bağlı olarak, her takım 5’er vuruş yapar,
  • Vuruşlar takımlar arasında sıra ile yapılır,
  • Eğer, her iki takım 5’er vuruşu tamamlamadan takımlardan birisi diğer takımın 5 vuruşu tamamlasa dahi yapamayacağı kadar gol yapmışsa vuruşlara son verilir,
  • Eğer, her iki takım 5’er vuruş yaptıktan sonra eşit sayıda gol yapmış veya hiç gol yapmamışlarsa, vuruşlar aynı sıra ile ve eşit sayıdaki vuruşlar sonucu bir takımın diğer takımdan bir fazla gol yapmasına kadar devam eder,
  • Eğer bir kaleci vuruşlar sırasında sakatlanır ve kaleciliğe devam edemezse, takımı da müsabaka yönetmeliğinde belirtilen sayıda oyuncu değiştirmemişse, kalecinin yerine listedeki bir yedek oyuncu geçebilir.
  • Yukarıdaki belirtilen kaleci değişmesi dışında, yalnız normal maç süresinin veya yapılmışsa uzatma sürelerinin sonunda oyun alanında bulunan oyuncular penaltı noktasından yapılan vuruşlara katılabilirler.
  • Her vuruş bir başka oyuncu tarafından yapılır ve bir oyuncu ancak kendi takımında vuruş hakkına sahip bütün oyuncular birer vuruş yaptıktan sonra ikinci vuruşunu yapabilir,
  • Vuruşlar sırasında oyun alanındaki bir oyuncu kalecisi ile yer değiştirebilir,
  • Vuruşlar sırasında oyun alanında sadece vuruş hakkına sahip oyuncular ve maçın hakemi ile yardımcı hakemleri bulunacaktır,
  • Vuruşu yapan oyuncu ve iki kaleci dışında, bütün oyuncular orta yuvarlak içinde olacaklardır,
  • Vuruş yapan oyuncunun takım arkadaşı olan kaleci, oyun alanının içinde, vuruşların yapıldığı ceza alanının dışında, gol (kale) çizgisinin ceza alanı sınır çizgileri ile buluştuğu noktada durmak zorundadır.
  • Penaltı noktasından yapılan vuruşlarda, aksine bir karar belirtilmediği sürece, ilgili Oyun Kuralları ve Uluslararası Futbol Komitesi Kararları uygulanır.
  • Bir takım rakibine göre daha fazla sayıda oyuncuyla maçı tamamladığında, rakibinin oyuncu sayısı ile eşit olması için kendi takımının oyuncu sayısını rakip takımın oyuncu sayısına indirecek ve çıkartılan her oyuncunun isim ve forma numaraları hakeme bildirilecektir. Bu konuyla ilgili sorumluluk takım kaptanına aittir.
  • Hakem, penaltı noktasından yapılan vuruşlar başlamadan önce her iki takımdan da eşit sayıdaki oyuncunun orta yuvarlak içinde olmasını sağlayacak ve penaltı vuruşları bu oyuncular tarafından yapılacaktır.
Teknik Alan

Teknik Alan

Kural 3, Uluslararası Futbol komitesi Karar 2’de tarif edilen teknik alan, aşağıda belirtildiği gibi, özellikle teknik görevliler ve yedek oyuncular için ayrılmış oturma yerleri olan statlarda oynanan maçlarla ilgilidir.

Teknik alanların boyutları ve konumu her statta farklı olabileceği için, ana hatlar aşağıda genel olarak belirtilmiştir:

  • Teknik alan, özel oturma yerinin iki yanında 1 m. yana doğru ve taç çizgisinin 1 m. yakınına kadar öne doğru olan alanı kaplar.
  • Bu alanı belirtecek işaretlerin kullanılması tavsiye edilir.
  • Teknik alanda bulunacak kişilerin sayısı müsabaka yönetmeliğinde belirtilir.
  • Teknik alanda bulunacakların kimliği oyunun başlamasından önce, müsabaka yönetmeliğine göre tanımlanır.
  • Her seferinde yalnız bir kişinin taktik bilgiler verme yetkisi vardır, bu kişi bilgileri verdikten sonra derhal yerine dönmelidir.
  • Teknik direktör ve diğer görevliler, örneğin sakatlanan bir oyuncuyu kontrol etmek için doktor veya masörün hakemin izni ile oyun alanına girmesi gibi özel durumlar dışında, teknik alanın içinde kalmalıdırlar.
  • Teknik direktör ve teknik alanda bulunanlar sorumlu davranışlar içinde bulunmalıdırlar.
Dördüncü hakem


  • Dördüncü hakem müsabaka yönetmeliğine göre atanabilir ve eğer üç hakemden biri göreve devam edemezse onun yerine görev yapar.
  • Müsabakadan önce, müsabakayı düzenleyen kuruluş, hakemin oyuna devam edememesi halinde onun yerini dördüncü hakemin mi alacağı veya hakemin yerine kıdemli yardımcı hakemin geçip onun yerine de dördüncü hakemin mi geçeceğini açık bir şekilde belirtir.
  • Dördüncü hakem, maç öncesi, maç süresi ve maç sonrasındaki her türlü idari görevde hakemin istediği şekilde yardımcı olur.
  • Dördüncü hakem, maç sırasında oyuncu değiştirme işine yardımcı olmaktan sorumludur.
  • Dördüncü hakem, gerektiğinde yedek topları kontrol eder. Eğer maç sırasında maç topu değişecekse, hakemin talimatına göre, zaman kaybının en az olacağı şekilde bir yedek top temin eder.
  • Yedek oyuncuların kullandıkları giysi ve gereçleri, oyuncu oyuna girmeden önce kontrol etme yetkisine sahiptir. Eğer giysi ve gereçleri
  • Oyun Kuralları’na uygun değilse bu durumu hakeme bildirir.
  • Dördüncü hakem her durumda hakeme yardımcı olur. Dördüncü hakem hatalı tespit yüzünden yanlış oyuncuya ihtar verildiğinde, ikinci defa ihtar aldığı halde oyuncu ihraç edilmediğinde veya hakemin ya da yardımcı hakemlerin görüşü dışında meydana gelen şiddetli hareketler olduğunda hakeme haber vermek zorundadır. Hakem, bununla birlikte oyunla ilgili tüm hususlarda karar vermeye yetkilidir.
  • Dördüncü hakem maçtan sonra, hakemin ve yardımcı hakemlerin görmediği her türlü fena hareket veya diğer olayları yetkili kuruluşlara rapor edecektir. Dördüncü hakem yazdığı rapor hakkında hakeme ve yardımcı hakemlere bilgi verecektir.
  • Teknik alan olarak belirlenmiş bölgede bulunanların tümünün sorumsuz davranışlarını hakeme bildirme yetkisine sahiptir.
Hakem İşaretleri

Hakem kollarıyla verdiği kararı gösterir

Yardımcı hakem hareketleri

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Etiketler