29 Haziran 2009 Pazartesi

BİZ FENERBAHÇELİYİZ‚BİZDEN ÇOK ADAM ÇIKAR - Halit Çapın -1987


BİZ FENERBAHÇELİYİZ‚BİZDEN ÇOK ADAM ÇIKAR

Güle güle Halit Çapın...



Merhum peder gece rüyama sokuldu usul usul...Ölürken olduğundan daha üzgündü kahrolayım...Ve dahi kırgın ve küskün...Düşleri yönetmek olanaksız...
-"Ne oluyor Fenerbahçe´ye? " diye sordu kaşları çatık...
Özlemiştim...
-"Senin Fenerbahçelilerin çoğu zaten olduğun taraftalar...Kalanlar yaşadıkları halde‚sen nasılsan öyleler kanımca...O efsane kişiler Cihat´lar‚ Murat´lar‚ Ahmet´ler‚Selahattin´ler‚Kamil´ler‚Erol´lar‚Müjdat ´lar‚Fikret´ler‚Halit‚Lefter‚Suphi‚
Can´lar ve diğerleri‚diğerleri o birbirine forma devreden yenilmez armada...Onlar bu dünyada kahırrrr...
Aldırma‚senin Fenerbahçe´n değil şimdikiler...İyi ki ölmüşsün...Şimdikiler devşirmeler...Ama taraftar senin taraftarın...Sencileyin bir taraftar...O yüzden oralarda sıkma canını...Sen gösterdin ‚senlen bildik:

Biz Fenerbahçe´yiz...Bizden çok adam çıkar...


***

Galatasaray‚Beşiktaş‚Trabzon‚Samsun‚Altay‚Gençler‚ Ankaragücü ve diğerleri ve hepsi olmazsa Fenerbahçe olmaz...Kabulümdür...
Ama Fenerbahçe yoksa saydıklarımın hiçbiri olmaz...Bu lafım doğrudur...
Fenerbahçe 20 milyon taraftarıyla ‚ değil Türkiye´de;dünyada bile başka bir türlü olaydır...Fenerbahçe Mit´tir.Bilmeyenler bilenlere sorar...
Dışlayın Beşiktaş´la Galatasaray´ı...Anadolu takımları sahada yokken‚Fenerbahçe Bursa´ydı...Fenerbahçe Samsun´du...Antalya idi‚Malatya idi‚Trabzon´du‚Zonguldak´dı‚Kocaeli‚Diyarbaır idi...Abartmasız Fenerbahçe Türkiye idi...Diğerleri devede kulak idi...(Ben de senin ! )
Şimdi bana gine küfürler yağacak ‚telefonla mektupla...Bütün sülalem yıkanacak bir güzel...Vızzz ! Ben her sabah besmeleyle evden çıkarken‚ Beş misli fazla " demeyi alışkanlık haline getirmişim...Ona göre..."Düt demeye dudak gerek"...
Rahmetli Şükrü Gülesin´in bir lafı vardır ‚diline pelesenk ettiği:Türkiye´de her çocuk Fenerbahçeli doğar‚sonra takım değiştirir" diye...(Türkiye İstanbul‚Ankara‚İzmir değildir sadece)
Elinizi yüreciğinize koyun-Yüreciğiniz dedim de Sayın Başkan:Gün gelecek...Yüreciğiniz dizlerini dövecek-öyle yapıp içinizden cevaplayın.Sen Samsun´lu kardeş‚sen Trabzon´lu‚sen Malatya´lı‚sen Antalyalı‚siz siz hepiniz kardeşler‚milli lig kurulmadan neredeydiniz ? Kimle aynı yürek ‚kimle beraberdiniz?
Sağolun...
20 Milyondan fazla taraftarı olan ‚her oynadığı takımı ihya eden‚bu takıma gönül koymuş kişilere babalarından miras olarak ne kasa kalmıştır‚ne malikane...Fenerbahçeliler´in baba mirası Fenerbahçelilik´tir..

Ve Fenerbahçeliler gerektiğinde baba mirasını korumayı bilirler...
Spor yaparken dövüşmek ayıp ötesi...Anca ben onbeş yıl polis muhabirliği yaptım‚en azından yüz cinayet gördüm...Bunların doksanında gerçek katil öldürülendi...Belirtmekte yarar vardır.Siz ne dersiniz Hasbi Bey Ağa ?
Evet sporda‚sporcularda bazı şeyler ayıp...
Amma velakin daha çok yakınlarda‚Çok sayın Ali Uras‚televizyonda Fenerbahçe´yi nasıl ameliyat ettiğini beşuş bir çehre ile anlatırken ağzındaki Havana Puro az kala bıyıklarını yakayazdı...Az daha gözlerime gireyazdı...Bereket arkam ekrana dönük değildi...Odaya üflediği duman hala duruyor...
Sonra bu en büyük ameliyat sahibi zatın bir lafını okuyorum gazetelerde‚gülmekten azkala altıma edeyazdım şu terso günlerimde...Neymiş efendim :" Babıali camiası biraz fazla sarı-lacivertli " imiş üstad için...Camialtı camiası da öyle‚ne kadar camia varsa da öyle...Sahi yeni mi öğrendiniz ?
Sahayı neden kapattınız ?...
Klübü de kapatsanıza...Nasıl olsa şimdi siz 20 milyon kişiyi cezalandıran en büyük Nürnberg değil misiniz ?
Fenerbahçe altıncı da ‚onaltıncı da olsa öcü değil mi ? .

Fenerbahçe şimdilerde‚sadece ismiyle bile bazılarını prostat eder‚gecede dört defa teşaşüre kaldırır...

Sahi sahayı neden kapattınız ?..

***

Gelecek kuşak Fenerbahçeliler‚birilerini ne bir "eski basketbolcu" ‚ne bir " eski Prof." diye anımsayacaklar...Onlar bu olay anlatıldığı zaman kendilerince bilecekler kim olduğunu...Şöhretini ‚ölümsüzlüğünü‚zannımca bu Fenerbahçe Ameliyatı´na borçlu olacak...
Diyorum ki ‚ben de ölümsüzleşmek için ‚acep güpegündüz bir saatte gidip Yeni Cami´nin oralarda bir yere yestehlesem mi ?..

Not:Yestehlemek (Lugatı aç bak).

Halit Çapın -1987

Bu yazıyı niçin yazmış ?
Şu konu için ;


Yıl 1987 samsundaki ilk maç 0-0 bitmiş kupa maçının rövanşında fener 3-1 yenilmiş Samsun'a...

Maç sonunda tam bir arbede yaşanır. İlk olarak kaleci Fatih, antrenör Mitroviç’e sarılarak Fenerbahçeli futbolculara küfür etmeye başlar. Soyunma odasına giderken Abdülkerim’le küfürleşirler ve yedek kaleci Şenol, Abdülkerim’e vurur. Bir anda karışan sahada maçın sonlarında Müjdat’a çok sert bir hareket yaparak gerilimi iyice artıran Kenan, Fenerbahçeli futbolcuların arasında kalır ve dayak yer. Polisler 3 dakika sonra olaya hakimdirler fakat kavga bitmek bilmez. Tanju sahada sinir krizi geçirir. Aynı şekilde Rıfat’ın ağzı ve burnu yediği yumruklarla kan içinde kalır. Samsunsporlu futbolcular kendilerini zor attıkları soyunma odasının camlarını kırarlar ve basını içeri almak istemezler. Fenerbahçeli futbolcuların neredeyse tamamı kendilerini kaybettiklerini ama olayları Fatih’in başlattığını, hem maç içindeki hareketleriyle, hem de maçtan sonra ettiği küfürlerle işi çığrından çıkardığını söylerler.

Maçtan sonra sıcağı sıcağına yapılan ilk yorumlarda;

Ali Uras : Raporlar gelir gelmez olağanüstü toplantı yapacağız. Olaylar affedilir cinsten değil, Türk sporu için yüz kızartıcı. Olayda anti sportif tavırlarıyla bilinen birkaç futbolcunun rolü var. Eski bir sporcu ve şimdi bu işlerin başındaki insan olarak bu gibilerin futbol hayatlarının bitmesi için elimden geleni yapacağım.

Kemal Ulusu : Seyirciler olaya karışmadığı için Fenerbahçe’nin sahası kapatılamaz.

Mehmet Ağar (İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı ve Futbol federasyonu Üyesi) : Dikkat edilecek olursa olaylar tribünde değil sahada çıkıyor, tribünde yeterli güvenlik önlemleri alınmış durumda.

Tahsin Kaya : Suçlu sadece Fenerbahçeli futbolcular değildir. Maç boyunca herkes gördü, Samsunspor kalecisi Fatih yaptığı hareketlerle ve ettiği küfürlerle oyuncularımızı tahrik etti.

Ali Uras ertesi günü ceza vermek için hiçbir hukuksal yetkileri bulunmadığını ama elinden gelse en ağır cezayı vereceğini açıklar. Fenerbahçe ve Fenerbahçeli İsmail, Müjdat, Abdülkerim, Hasan, Sedat ve Zafer, Samsunsporlu Fatih, Kenan ve Zafer Profesyonel Ceza Kuruluna sevk edilirler.


Sene içinde Hasan 5 maç, Abdülkerim ise 8 maçla, 4 maçdan fazla ceza aldıkları için lig maçlarında oynayamayacaklardır. Fenerbahçe diğer oyuncular için 4, Samsunspor’da 2 milyon yatırarak cezalar kesinleşene kadar ligde oynamalarını sağlarlar.

Fenerbahçe’nin bundan sonra oynayacağı ilk maç tesadüf eseri kendi sahasında Samsunspor maçıdır ve Futbol Federasyonu güvenlik sebebiyle bu maçın İstanbul dışında oynanacağını, bu şehrin Ankara olabileceğini açıklar ve buna sebep olarak da gözlemci raporunda kavgaya 2 Fenerbahçe taraftarının karıştığının yazılı olmasını gösterir.
***
Olay giderek enteresan bir hal almaktadır. O dönem ayın en güzel golünü atan futbolcuya Derimod tarafından ödül verilmektedir ve gazetecilerle Ali Uras, Derimod Ayın Golü Yarışmasında bir araya gelince değişik bir diyalog çıkar ortaya.

Togay Bayatlı – Sayın Başkan, Samsun maçı nerede oynanacak ?

Ali Uras – Ben de aynı soruyu size soruyorum. Okuduklarıma göre hiçbiriniz olayları tasvip etmiyorsunuz.

Nezih Alkış – Başkan sizsiniz.

Togay Bayatlı – 51 inci madde tahrik eden takımın da sahasının kapatılmasını söylüyor.

Ali Uras – Gözlemci raporunda 2 sivil var. Samsunsporlu futbolculara saldırmış. Maçı İstanbul’da oynatamam.

Can Bartu – Peki Ankara’da olay çıkmayacağına kim garanti verebilir ? Fenerbahçe seyircisi daha çok tahrik olmaz mı ?

Ali Uras – Orada da olay çıkarsa ceza veririz. Ama bu cezalarla bu nereye varır ?

Nezih Alkış – İstanbulda’ki toplantıda yetkimiz yok dediniz. Sonra Ankara dosyayı bizim yetkimiz yok diyerek size geri yolladı...

Ali Uras – Ben o toplantıda olaylara karışan seyirciler var, kapatlım dedim. Sonra Hukuk Kurulu ile temas kurduk. 26 ıncı maddeye göre tedbir olarak kapatma hakkımız var.

Talay Erker – Bant var, TV’den istediniz mi ?

Ali Uras – İstedik, çekmedik dediler.

Talay Erker – Var var... TV çekmiş, biz izledik.

Togay Bayatlı – Suçlu futbolcuya ceza verilir, maç İstanbul’da neden yapılmasın ?

Necmi Tanyolaç – Vali güvenliği sağlarım diyor. Sonra dava açılabilir.

Ali Uras – Açılırsa açılsın, taviz vermem.

Şansal Büyüka – Cuma günü sahayı kapatsaydınız olurdu. 5 gün önce yetkimiz yok dediniz. Şimdi de ceza kurulu bizim yetkimiz yok diyor.

Ali Uras – Aynı şeyi hangi takım yapsa sahayı kapatırdım. Ben 6saray’ın sahasını kapattım, ama hakkım yoktu.

İslam Çupi – Fenerbahçe’nin sahasını kapatmak zorundaydınız. Dediniz ya g.saray’ın sahasını kapattım, ama hakkım yoktu diye, şimdi durum 1-1 oldu.

***

Olaylara tanık olan saha içindeki gazeteciler ise olayların çıkış şeklini şu şekilde anlatırlar;

Kemal Adar – Bütün terbiyesizlik kaleci Fatih ile başladı. En suçsuz insan Abdülkerim. Adam resmen yandı. Oysa hiçbir şeye karışmadı.

Haldun Domaç – Maçın bitiminde Kenan’ın Müjdat’a yaptığı sert hareket gergin olan ortamı alevlendirdi.

Vahap Hacıoğlu – Samsunspor kalecisi Fatih el kol hareketleri ile Fenerbahçeli futbolcuları kışkırttı. Özellikle Şenol’a sürekli küfür ediyordu. Abdülkerim’in fazla suçu yok.

Yaşar Saygı – Fatih, Fenerbahçeli futbolculara maç boyu küfür etti. Bu tahriklerin rolü var. Maç sonunda İsmail’in Rıfat’a yumrukla saldırdığını gördüm.

Murat Roman – Fatih soyunma odasına giderken Abdülkerim ile küfürleşti. Bunun üzerine yedek kaleci Şenol’da Abdülkerim’e vurdu.

Ve Federasyon maçın İzmir’de oynanacağını açıklar. İşin başka bir boyutu, hasılat sebebiyle Fenerbahçe’nin fazla itiraz etmemesini sağlamaktır aslında.

Ali Uras güvenlik olmadığı sebebiyle maçın İstanbul dışında, İzmir’de oynanacağını açıklarken İstanbul Valisi Nevzat Ayaz, yaptığı yazılı açıklamada tüm güvenlik önlemlerinin alındığını ve maçın İstanbul’da oynanmasında hiçbir sıkıntı olmadığını bildirir.

Fenerbahçe İdari Mahkemeye başvurarak yürütmeyi durdurma kararı almak ister fakat başvurusu reddedilir. O esnada zaten kaos içindeki Fenerbahçe’nin başka bir problemi de Semih Bayülken’i Haysiyet Divanı’na vermesidir.

Mahkemenin talebi reddetme sebebinin Beden Terbiyesi ve Spor Genel Müdürlüğü’nün mahkemeye verdiği rapordaki (Avukat Rahmi Mağat ve Avukat İsmail Özersin) Fenerbahçeli futbolcuları değil sporculukla, insanlıkla bağdaşmayacak şekilde davranmakla suçlaması olduğu anlaşılır.

Önce, gözlemci Sedat Özselçuk’un raporunda seyircinin olaylara karışmadığı ve Lukovcan, Pesiç, Önder, Şenol ve Kayhan’ın isimlerinin geçmediği iddia edilir.
Fakat mahkeme bu talebi reddederken raporda sahaya seyircilerin atladığının yazıldığını da açıklar.
Yönetim Kurulu Üyesi Ogün Altıparmak, Özselçuk’un maç bitmeden staddan ayrıldığını, bu durumun birden fazla şahidi bulunduğunu, kendisinin görmediği şeyleri yazdığını, kaldı ki sahaya seyircilerin atlamadığını söyler.

Federasyonun, maçın İzmir’e alınmasının bir saha kapatma cezası olmadığı, güvenlik açısından yetkisini kullanarak maçı tarafsız sahaya aldığı açıklaması kafaları iyice karıştırır.


Ve Fenerbahçe’nin aldığı cezalar açıklanır. Saha 2 maç kapatılırken Abdülkerim, Hasan ve Müjdat 4’er ay, İsmail, Sedat ve Zafer 3’er ay, toplam 21 ay ceza alırlar. Samsunspor kalecisi Fatih 1 maç ceza alırken Rıfat ve Kenan suçsuz bulunurlar.

Fenerbahçe bu kararı, özellikle de Fatih’e 1 maç ceza verilmesini yüz kızartıcı bir karar olarak değerlendirir. En ağır cezalardan birisinin olaylara karışmayan Abdülkerim’e verildiğinin altı çizilir. “Bugün sportmenliğin ve sporun koruyuculuğunu rolünü üstlenen ve elinde purosu ile televizyonlarda, yetkim olsa hayatlarını söndürürüm, diyebilecek bir cesareti kendisinde bulan Futbol Federasyonu Başkanı’na söyleyeceğimiz hiçbir söz yoktur. Cezalara karşı değiliz, geliş şekline, konan tavra ve ağırlığına karşıyız.”

Ali Şen, Emin Cankurtaran, Faruk Ilgaz, Osman Kavrakoğlu, Fikret Arıcan gibi isimler, hukukçular ve yönetim kurulu bir araya gelerek Federasyona karşı birleşirler. Fenerbahçe’nin maçlara çıkmaması bile gündeme gelir.

Federasyona bir başka tepki de g.saray’dan gelir. Basın sözcüsü Selçuk Uygur yaptığı açıklamada, bu cezaya esas kendilerinin itiraz etmesi gerektiğini, çünkü Beşiktaş’tan puan alabilecek tek takımın Fenerbahçe olduğunu, Federasyonun bu kararla Fenerbahçe’den çok g.saray’ı cezalandırdığını söyler.


***********
Toprağı Bol Olsun Büyük Usta'nın.
(29 Temmuz 2008'te Vefat etmiştir)
Biz FENERBAHÇE'mizi onunla bir başka güzel sevdik,bir başka
güzel yaşadık.
''Fenerbahçe Zamanları'' FENERBAHÇE'mizin keyif verdiği
zamanlarda muhteşem anlattığı Onun güzel deyimidir.
Zaman zaman O Muhteşem yazılarını koyacağım buraya.

Bayıldığım Şu Sözünü Her FENERBAHÇE'li yüreğinin bir yerine
kazımalı ;

"Ahir ömrümüzde içimizdeki sevdanı yeni baştan yeniledin, kalp atışlarımıza bir başka ritim getirdin, aziz FENERBAHÇE..."

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Etiketler