16 Ocak 2010 Cumartesi

Yayın İhalesinin Ardından.Hayırsız Olsun Digitürk !!!





Süper Lig'in yayın ihalesi 2009

 Yayın ihalesi malum rating rekorları ile ( Tff ihale yayını için de ihale yapmalı :))) kıran kırana
rekor bir fiyat ile halihazırdaki yayıncı kuruluşta kaldı.
 Böylesi bir ihale için değerlendirme yapmamak olmazdı.
   Önce bazı bilgiler verelim ;
A Paketini yıllık 321 m.dolar  ile Digitürk kazandı.
4 yılda vergilerle beraber 1 milyar 968 milyon dolar ödeyecekler.
B Paketini tek teklif veren TRT 40 milyon 210 bin dolar ile kazandı.
C Paketini tek teklif veren Türk Telekomünikasyon A.Ş. ve 13 milyon 500 bin dolar ile  aldı.

 Paketlerin kapsamı :
PAKET A: 
Yayın hakkı sahibi, ihale dönemi süresince TFF Süper Lig müsabakalarından her hafta en az 4 adedini yurt içine şifreli ve canlı olarak yayınlamak zorundadır. Yayın Hakkı Sahibi'nin bu hakkı münhasırdır. Yayın Hakkı Sahibi, bu hakkı kullanırken gerçekleştireceği görsel ve işitsel yayınlarını karasal vericiler, kablo, uydu, IPTV / Internet (Web) TV, 3G mobil telefon şebekeleri üzerinden yapabilir. Yayın Hakkı Sahibi bu hakkın kullanımı açısından herhangi bir coğrafi sınırlamaya tabi değildir.

Yayın Hakkı Sahibi, ihale dönemi süresince TFF Süper Lig'e ait (İsim Sponsorluk Hakkı)nı ve bu hak kapsamında bulunan sair hakları kendisi kullanabilir veya 3. şahıslara devredebilir

PAKET B: 

Yayın hakkı sahibi, ihale dönemi süresince TFF 1. Lig müsabakalarından her hafta en az 3 adedini yurt içine canlı, şifreli veya şifresiz olarak yayınlamak zorundadır. Yayın Hakkı Sahibi'nin bu hakkı münhasırdır. Yayın Hakkı Sahibi, bu hakkı kullanırken gerçekleştireceği görsel ve işitsel yayınlarını karasal vericiler, kablo, uydu, IPTV / Internet (Web) TV, 3G mobil telefon şebekeleri üzerinden yapabilir. Yayın Hakkı Sahibi bu hakkın kullanımı açısından herhangi bir coğrafi sınırlamaya tabi değildir.

Yayın Hakkı Sahibi, İhale dönemi süresince TFF 1. Lig'e ait (İsim Sponsorluk Hakkı)nı ve bu hak kapsamında bulunan sair hakları kendisi kullanabilir veya 3. şahıslara devredebilir.

PAKET C:

Yayın hakkı sahibi, ihale dönemi süresince tüm TFF Süper Lig ve TFF 1. Lig müsabakalarının haber amaçlı görüntülerini 3G mobil telefon şebekeleri üzerinden münhasıran yayınlayabilecek veya yayınlatabilecektir. Söz konusu haber amaçlı görüntüler herhangi bir sayı sınırlamasına tabi olmaksızın ve canlı yayınlanan müsabakaların tamamlanmasının üzerinden 45 dakika geçtikten sonra yayınlanabilir. Haber Amaçlı Görüntülerin mobil iletişim operatörleri dışındaki üçüncü kişilere devri mümkün değildir.

Bazı bilgiler ve rakamlar :




  Fransa, Lig 1 ve Lig 2′nin yayın haklarını tek pakette satarak, büyük bir ticari başarının altına imza attı… Fransız Ligi, yıllık 668 milyon euro ile Avrupa’nın en pahalı ligi durumunda…

Fransa’yı, İngiltere Premier Lig takip ediyor. 6 ayrı yayın paketi bulunan İngiltere’de, maçlar, 2 yayıncı kuruluş tarafından izleyiciye ulaştırılıyor. Ana yayıncı konumundaki SKY TV, 1. ve 2. derecede önemli maçları verirken, Setanta 3. derecede önem arzeden karşılaşmaların yayınını yapıyor. Premier Lig’in yıllık yayın hakları 665 milyon euro’yu buluyor. Bu iki ligi, dünyaca ünlü yıldızların top koşturduğu La Liga ve Bundesliga izliyor. Serie A’da ise yayın havuzu bulunmuyor. Takımlar, yayıncı kuruluşlar ile özel anlaşmalar yapıyor. 

 Avrupa’da en pahalı yayın hakları İtalya'da .Juventus, Milan, Inter ve Roma’nın havuz dışında kendi anlaşmalarını yaptığı Çizme’de, 2010 ile 2016 arasında 2. lig ve kupa maçlarını da kapsayan yayın bedeline tam 990 milyon Euro değer biçildi.
Premier Lig geriledi
İngiltere’de BskyB/Setanta/ESPN kanalları 2007-2010 arası dönem için Premier Lig maçlarına 833 milyon Euro ödüyorlar. Ancak yaşanan ekonomik krizle birlikte bu anlaşma, 2010-2013 periyodu için 650 milyon Euro’ya kadar düşecek.

Buna göre, Avrupa’nın yayın hakları en pahalı 5 ligi şöyle sıralandı.

Lig / Yıllık Ücret

Ligue 1-2 / 668 milyon Euro
Premier Lig / 665 milyon Euro
La Liga / 576 milyon Euro
Bundesliga / 412 milyon Euro


 * Kulüplerin gelirleri % 126 arttı.
*  TFF toplamda ilk yıl için Süper Lig ile 1. Lig'ten  374 milyon 710 bin dolar katkı elde edecek.
Ortaya çıkan rakamlara yüzde 10 TFF payı ve yüzde 2 organizasyon bedeli ile ayrıca Katma Değer Vergisi (KDV) eklenerek, 4 yıl olarak toplamda 2 milyar 298 milyon 300 bin 872 dolarlık rakam ortaya çıkıyor.

* Devlet'te kazandı.Digitürk % 18 vergi olarak 57.7 m.dolar ödeyecek.
Federasyon da % 10'luk pay olarak 32.1 m.dolar kazanacak.


Bu para nasıl ödenir ?
Elinde  bulundurduğu Süper Lig’in yayın haklarını yine kaptırmayan Digiturk, buna karşılık açık artırmada 321 milyon dolar gibi oldukça yüksek bir rakama çıkmak zorunda kaldı. Gelecek sezonla birlikte halen ödediği paranın 2 katından fazlasını ödeyecek olan yayıncı kuruluşun, bu tutarı nasıl karşılayacağı ise şimdiden merak konusu oldu. Halen 800 bin abonesi bulunan Digiturk’ün, her bir aboneden aylık kazancı ortalama 50 lira. Bu durumda da önünde iki seçenek görünüyor. Ya abone sayısını en az 2’ye katlayarak 2 milyona yaklaştıracak ya da abone ücretlerine zam yaparak aylık 100 lira dolayına çekecek.    



Yayın Kriterleri Nasıl ?


Futbol Federasyon'dan yapılan açıklamaya göre, yönetim kurulu, 22.07.2005 tarihli TFF Yönetim Kurulu kararında belirlenen ilkeler doğrultusunda, 2008-2009 sezonundan itibaren uygulanmak üzere yayın kriterlerini şöyle oluşturdu:



Naklen yayın gelirlerinin;
- Yüzde 11'i Turkcell Süper Lig'de şampiyon olan takımlara, şampiyonluk sayılarına göre,

- Yüzde 35'i 18 Turkcell Süper Lig kulübüne eşit olarak,

- Yüzde 45'i puan performansına bağlı olarak,

- Yüzde 9'u ise Turkcell Süper Lig'i ilk altı sırada bitirecek takımlara sezon sonu ödülü olarak dağıtılacaktır. 


 Kulüpler Ne Alacak ?


 Süper Lig'de A, B ve C paketlerinde toplam 374.7 milyon dolarla biten yayın ihalesi en fazla kulüplere yarayacak. Eski dağıtım sisteminin devamı halinde futbol kulüpleri paraya boğulacak.

ŞAMPİYONLUK SAYISINA GÖRE ASLAN PAYI İKİ TAKIMA 
Eski dağıtım sisteminin devam etmesi halinde, A, B, C paketlerindeki toplam rakamın yüzde 11'i daha önce `TSL'de şampiyon olan takımlara, şampiyonluk sayılarına göre dağıtılacak. Buna göre,Fenerbahçe ve 
gs 13.2 milyon dolar,beşiktaş 10.1 milyon dolar, Trabzonspor'da 4 milyon 666 bin dolar 
gelir elde edecek.

HER KULÜBE 7.3 MİLYON DOLAR 

Toplam rakamın yüzde 35'i de 18 Turkcell Süper Lig kulübüne eşit olarak dağıtılacak. Yani her bir kulüp 7 milyon 285 bin dolar alacak.

168.5 MİLYON DOLAR PERFORMANSA GÖRE DAĞITILACAK 

Yine toplam rakamın yüzde 45'i puan performansına bağlı olarak dağıtılacak. Bunun anlamı da 168.6 milyon doların başarıya göre dağıtılacağı anlamına geliyor.

İLK 6'YA EKSTRA PARA 

Son olarak toplam rakamın yüzde 9'u, ilk altı sıradaki takımlara verilecek. Yani ligi ilk altıda bitiren her takım 5.6 milyon dolar alacak



TRT Dışında Özet Yayın Yok

B paketini alan TRT, maçların 15 dk.lık özetlerinin yayınlanması ve satılmasında artık tek söz sahibi.

Devlet kanalı maçlar bittikten 45 dakika sonra geniş görüntüleri tek başına ekrana getirecek. Diğer kanallar kısa özetler için pazartesi öğleyi bekleyecek

Yayın ihalesinin ardından gözler yeni sezondaki kanalların futbol politikalarına çevrildi. B paketini alan TRT, 15 dakikalık görüntüleri maçlar bittikten 45 dakika sonra ekranlara getirecek. Bank Asya 1. Lig’den her hafta 3 maçı canlı yayınlayacak olan TRT, Süper Lig’in 3’er dakikalık haber amaçlı görüntülerini başka kanallara satacak. Ancak bu özetleri kanallar son maçtan 12 saat sonra, yani cuma oynanan bir maçı genellikle pazartesi 10.00’dan itibaren ekrana getirebilecek.

%100 Futbol Görüntüsüz

Açık kanallar arasında tüm top TRT’ye geçerken devlet televizyonunun başka bir kanalla ortaklığa gitmesi de mümkün.. TRT isterse, örneğin bir kanala (Örneğin NTV) 15 dakikalık görüntü hakkını devredebilecek. Aksi takdirde ise Rıdvan Dilmen’li %100 Futbol görüntü olmadan ekranlarda olacak.



işte 10 soruda yeni ihale...

1- DIGITURK'ün tekrar kazandığı bu ihale sonrası neler değişecek? Yeni ihalede izleyiciyi etkileyen bir değişiklik var mı?...

Yeni ihaledeki en önemli değişiklik, hafta sonları yayınlanan maç sayısında olacak. Bu sezon en çok 4 maç yayınlayan Lig TV, 2010-11 sezonundan itibaren en az 4 maçı canlı yayınlayacak. Yayın sayısında üst sınır yok, Federasyon'un onayı ile istediği sayıda maç verebilecek.

TRT ALT LİSANS VEREBİLİYOR

2- Canlı yayın bitiminde diğer kanalların gol görüntüsü yayınlaması için yeni kısıtlamalar olduğu doğru mu?..


Evet doğru. Artık canlı maç yayınının olduğu günler maçın bitiminden 45 dakika sonra sadece B Paketi ihalesini kazanan TRT, 15 dakikalık geniş özet yayınlayabilecek. TRT bu geniş özeti alt lisanslama ile bir kanala daha satabilir. Yani maçın oynandığı gece maç görüntülerini DIGITURK dışında en çok iki kanal yayınlayabilir.

12 SAAT ŞARTI VAR

3- Bu durumda maçların bitişiyle yayına giren futbol programları ne olacak?

Bu programlardan çoğu artık yoluna maç görüntüsüz olarak devam edecek. Maçları yorumlamanın önünde bir sınır yok ama görüntüler o akşam için DIGITURK dışında sadece iki kanalla sınırlı.

4- Yani o haftanın tüm gol görüntülerini haber amaçlı da olsa artık Türkiye'de sadece üç kanal mı verecek?..
Hayır o sınırlama maç akşamları için. Üç dakikalık gol görüntülerinde bir sınırlama yok. Maçın oynandığı akşamki 15 dakikalık geniş özetleri iki kanal veriyor. Üç dakikalık özet görüntülerde bir sınırlama yok. Ödemesini yapan kanal, yayıncı kuruluştan görüntüleri alabilecek. Ama bunun yayını da son maçın bitiminden 12 saat sonra gerçekleşecek?..

5- Bunu biraz açar mısınız, 3 dakikalık görüntüler için 12 saat beklemek ne demek?..

Diyelim ki haftanın ilk maçı cuma akşamı oynandı. O akşam diğer kanallarda o maçla ilgili üç dakikalık görüntü olmayacak. Aynı şekilde cumartesi ve pazar oynanan maçların da üç dakikalık görüntüleri hemen yayınlanamayacak. Son maçın bitmesinin üzerinden 12 saat geçtikten sonra tüm haftanın görüntüleri yayınlanabilecek. Yani haftanın son maçının pazar akşamı 22.00'de bittiğini düşünürsek haber amaçlı görüntüler diğer kanallarda pazartesi sabahı 10.00'da yayınlanabilecek.

CEP'TEN 3G İLE CANLI MAÇ YAYINI

6- Peki bu uygulama halkın futbol maçlarına ulaşımını sınırlayıp, futboldan soğuma ve ligin değerinin düşmesine yol açmaz mı?

Hayır aksine artırır. Kulüpler de maçlara daha çok seyirci çekmek, izleyicinin stadyumdan ekrana kaymasını engellemek için bu uygulamayı özellikle istiyor. Maçın oynandığı akşam bütün kanallara görüntü servis edilmesinin önüne geçilmesi bu ihalede fiyatı yukarı taşıyan etkenlerden en önemlisi oldu.

7- Kulüp televizyonları da banttan maç yayınlayabilecek mi?

Evet yeni ihaleyle bunun da önü 'resmen' açılmış oldu. Maçın bitiminden 24 saat sonra kulüp TV'leri banttan kendi maçını verebilecek.

8- 3G teknolojisinin gelişiyle cepten canlı maç izleneceği söyleniyordu, peki o iş ne oldu?..

Bu uygulama da hayata geçecek. DIGITURK'ün aldığı A Paketi bu hakları da içeriyor. Tıpkı LİG TV'deki gibi maçları 3G aracılığı ile mobil cihazlardan canlı ve kesintisiz izlemek mümkün. Ya da atılan gol görüntüleri anında cebe gelmeye devam edecek.

HER ÜÇ PUANA 354 BİN TL ÖDEME

9- İhalede fiyatın bu denli yükselmesi kulüplere ne kazandırıyor?..

Yayın gelirlerinin çok büyük bir kısmı kulüplere gidiyor. Anadolu'daki birçok kulüp bu gelerle ayakta duruyor. Süper Lig'deki her takım ayakbastı parası olarak sezon başında 4.8 milyon TL alıyordu. Bu rakam şimdi iki katına çıkacak. Ayrıca şampiyonluk sayılara ve ilk 6'ya girenlere daha büyük ödemeler var. Kazanılan her üç puana ödenen 354 bin TL gelecek sezon iki katına çıkacak.

5'İNCİ YIL OPSİYONLU

10- Canlı yayın ihalesinin 4 yıllık yapıldığı haberleri çıkmıştı. Dün bazı gazeteler 5 yıl diye yazdı, DIGITURK de reklamlarında da '2015'e kadar' diyor, doğrusu ne?

Yayın ihalesi 4 yıl için yapıldı. Yani yeni dönem 2010 Ağustos ayında başlıyor ve 2013-14 sezonun sonunda bitiyor. Bu da Lig TV'nin 2014 yılının mayıs ayına kadan kesintisiz yayıncı olduğu anlamına geliyor. 2013-2014 sezonun bitiminde DIGITURK'ün opsiyonel olarak bir yıl daha ihale uzatma hakkı var. Federasyona yüzde 20 fiyat artışı sunarak maçları ihalesiz bir sezon daha yayınlayabilir. Bu da 2014-2015 sezonun sonuna kadar yayınların DIGITURK'te kalması demek.


DIGITURK 3 MİLYAR DOLARI YALNIZCA FUTBOL İÇİN Mİ VERDİ?
16.01.2010 13:34

Hürriyet yazarı Fatih Çekirge'ye göre geçtiğimiz gün yapılan Süper Lig Naklen Yayın İhalesi'nde yaşanan mücadele ve ödenen meblağ, geleceğin "data savaşı"nın bir provası
Fatih Çekirge/HÜRRİYET
Bu ihale geleceğin data savaşıdır

DİGİTURK 3 milyar doları yalnızca futbol için mi verdi?
Türk Telekom televizyonu olmadan bu muazzam çaptaki ihaleye nasıl girdi?
Geleceğin dijital dünyası artık yeni yatırım alanı olarak “data transferi”ni belirlemiş durumda.

Bunun için “üçlü oyun” kavramı geliştiriliyor.


Yani “ses”, “internet” ve “TV” aynı paket içinde tüketiciye sunuluyor.


Artık her şey yüksek hızlı bir “online dünya”ya dönüşüyor.


Yani bugün evinizde bulunan bir “ADSL internet bağlantı kutusu” artık sizin için hem “telefon”, hem “internet” bağlantısı hem de “TV” fonksiyonu sunacak.


İşte “siber rekabet” burada başlıyor. Aldığınız her görüntü, ilettiğiniz her veri veya ses, fiber kablolardan paraya dönüşecek.


İşte Türk Telekom geleceğin siber dünyasına hazırlanmak için bu ihaleye bu kadar asıldı. Ve bu astronomik rakam ortaya çıktı.


Bu ihaleyi alan şirket, evlerinizdeki ADSL kutularını bir başka kutuyla değiştirecek. Ve tek bir kutudan hem telefon, hem internet, hem de TV yayını yapacaktı.

DİGİTURK BUNU GÖRDÜ
Yani o kutudan gelen bir kabloyla TV’den maç yayını yapabilecek.

İşte 3 milyar doların sırrı budur...


Yani evlerinize bağlanan fiber kablolardan geçen datanın yüksek hızla paraya dönüşmesi...


Futbol bu “siber dünya”nın en kuvvetli çekim kaynağı ve datasıdır.


İşte Digiturk de geleceğin rekabetini gördüğü için “futbol kaynağını” Türk Telekom’a kaptırmak istemedi...


Zaten uzunca bir süredir Digiturk’ün sahibi Çukurova Grubu Tellcom adıyla başlayıp Superonline ile devam eden şirket üzerinden büyük şehirlerdeki toplu konut alanlarına “fiber kablo” döşüyordu...


Böylece kablolu iletişimin Türkiye’deki tek şirketi olan Türk Telekom’a rakip oluyordu.


Çünkü Çukurova Grubu’nun da amacı aynıydı. Tek bir kutudan hızlı fiber hattıyla geleceğin üçlü oyununa hazırlanmak.


Futbolu alan bu şirket bir evin bütün iletişim hattını almış oluyor.


Olayın bir başka boyutu ise her iki grubun da birer GSM operatörü olması...


Böylece data transferindeki bu “siber rekabet” mobil dünyaya da yansıyacak...


Bugün dünyadaki tüm “veri iletişim” kuruluşları tüm raporlarında şunu söylüyor:


- Gelecekte ses taşımacılığından para kazanılmayacak. O nedenle mutlaka içerik yaratmak gerekiyor.


Böylece futbol dünyanın en çok ilgi gören içeriği olduğu için müthiş bir rekabet sahası haline geliyor.


Evet. İlk bakışta yeşil sahada bir futbol oyunu gibi görülen bu muazzam rekabetin arkasında işte böylesine müthiş bir “siber rekabet” yatmaktadır...


3 milyar doların sırrı buradadır.

 
***************************
   Yeni ihale Türk Futboluna hayırlı olsun diyelim.
Ama aynı şeyi yayıncı kuruluş için söyleyemiyorum.
Çünkü Türk Futbolunu manipüle ediyorlar ve aleni Fenerbahçe düşmanlığı yapıyorlar.
Artı geniş kitlelerin maç izleme şansını bilerek yok ettiler,es geçtiler.
Fiyatları yüksek tuttular,ev kullanıcılarını düşünmeden nasıl olsa fahiş fiyat çektikleri
birahaneler,kahvehaneler,lokantalar,restaurantlardan parayı götürdüler.
Dar gelirli futbolseverin evine decoder almak neyine gitsin kahvede seyretsin canım
dediler.Gençlerin futbol izleme imkanını yok ettiler ya da yaşları tutmamasına rağmen
onları da kahvelere,birahanelere mahkum ettiler.
  O yüzden nefret ettim bu şifreci zihniyetten.Çukuruova grubu futbolu bitirdi,sıra
basketbola geldi.Şimdi basketbolu da esarete aldılar,zincirlediler. 
 Peki hocam futbol bittiyse nasıl oldu da bu rakam ortaya çıktı.
  Sebebi çok basit.
Telekom'un ortaya çıkıp yıllardır ballı kaymak yiyen Digitürk'ün yoluna taş koymasından.
 Bu yönden Telekom'a hiç sevmeme rağmen teşekkür borçluyuz.
  Telekom olmasa Digitürk gene diğerlerinde olduğu gibi muammen bedelden malı
götürecek ve söğüşlemeye devam edecekti.
 Telekom yüzünden en az 100 milyon dolardan oldular.
 İhale sürecinde eminim O Ertan Özerdem denilen kıl herif içinden az küfür etmemiştir
karşısında oturan Telekom temsilcilerine.
   2 kuruluşta çok istedi.
Türk Telekom’un çeşitli iletişim ve telekomünikasyon hizmetlerini ülke geneline yayabilmesi açısından yayın haklarını çok önemsiyordu.
Digitürk'te  ticari hayatını sürdürebilmesi için yayın haklarına ihtiyacı var.
  Biri hayatta kalmak, diğeri pazara hakim olmak savaştılar ve eski yayıncı olmanın
avantajı ile yayıncı kuruluş kazandı.
  Bir de ağlanıyorlardı 140 m.dolar verirken bile.
Rakam yüksek,zarar ediyoruz bu fiyat etmez,hele konuşulan 400 m.dolar lafları
ile alay ediyordu Ertan Özerdem.

 Ertan Özerdem ne demişti ?
-2.3 Milyon  abonemiz var; bunların sadece 800 bini Lig TV abonesi. Digiturk sadece futbol akla gelmemeli. Ancak futbol yayını denince sadece Digiturk akla gelmeli. Çünkü Digiturk 9 yıldır yayıncı kuruluş. Bugüne kadar kupalar dahil 4-5 ihaleye girdik. Hep aynı heyecanı yaşadık. Şimdi de heyecan içindeyiz ama sakinliğimizi de koruyoruz...

-Futbolun  değerlenmesi konusunda basında veya kulüp başkanlarının gayri resmi açıklamalarında çok yüksek rakamlar konuşuluyor. Yıllık 300-400 milyon dolarlardan bahsediliyor. Muhammen bedel çok yüksek olursa biz bile zorlanırız. 9 yıllık tecrübemize dayanarak konuşuyorum, eğer 400 milyon dolara çıkılırsa kimse ihale sürecine katılmaz.

-Buyıl futbol yayın hakları için KDV hariç 256 milyon TL ödüyoruz. Bu rakam az mı? Hayır değil. Çünkü 9 yıldır biz yayıncı kuruluşuz ve Digiturk'ün sadece futbol operasyonlarına bakarsak, zarar ediyoruz... Verdiğimiz rakam az olsa açıkçası kar ederdik. Demek ki yıllık verdiğimiz rakamlar yeterli.


Ya hani zarar ediyordunuz  Ertan efendi.
  140 m.dolar - KDV  Hariç 256 milyon tl - dan zarar ediyordunuz madem çıplak 321 m.dolar
dan zarar etmeyecekmisiniz ?
 Yalancı .
Bal gibi kar ettiniz şimdiye kadar.
Dediğim gibi esas malı restrorant,cafe'ler,birahaneler,lokaller v.s.lerden götürdünüz.
Aylık 700 milyon ödeyen lokaller vardı.Yılda 8-9 milyar eder sadece 1 lokalden.
800 bin abone az mı ?
Ayrıca maç önü,devre arası,maç sonu,maç sırasındaki reklamlardan da kazandınız.
  Basit bir hesapla 140 m.dolar iken 49 TL.Aylık istiyorlardı ev kullanıcılarından,
şimdi 321 m.dolar için aylık 115 TL.istemeleri lazım.
 Aylık % 45-50 zam yapmaları lazım aksi takdirde zarar ederler.Ama Ertan efendi
 “Biz bu fiyata aldık diye tüketiciye büyük yansımalar olacak değil. Büyük bir zam olmaz.”demiş.
 Göreceğiz bakalım.
Karamehmet elindeki ''Altın Yumurtlayan Tavuk''u kaybetmek istemedi
çünkü maç yayınları büyük lokomotif ve her zaman geçerli argüman.
Bakın şimdi Cine 5'e  ne halde ?
Vizyondaki filmleri bile  yayınlayamıyor,satılamıyor bile.
Telekom da çok asıldı.Onlarda yeni bir teknoloji ile sektörde daha da büyümek
ve uzun vadede kar etmek için bu sağlam meta'ya çok istediler ama oturmuş
tekeli kıramadılar.
 Telekom'un 2 planı vardı.
A planında TRT ile  ortaklık yapıp maçları TRT'den ücretsiz yayınlayacaklardı.Yani bu parayı sadece isim hakkı reklam ve sponsorluk gelirleri için vereceklerdi  ki zaten katkat fazlasını veriyorlar.Ama TFF stadlardaki seyirci sayısı düşer diye izin şifresiz yayına izin vermedi.
  Bu şifreli yayının stadlardaki seyirci sayısını etkiler masalı da baydı ve yalan olduğu

TRT'nin Ziraat Türkiye Kupası maçlarında şifresiz yayınlara  rağmen stadların aynı
doluluğa sahip olduğu görüldü.TFF ne yazık ki Anadolu da futbolun gelişmesi ve
yaygınlaşmasını düşünmüyor.Tıpkı TBF ve TVF ları gibi.
Onların yayınları da kapalı kanaldan.Kime hizmet ediyorlar,kim kazanıyor ?

Telekomun B planı da 7 milyon TTNET  abonesine düşük rakamlarla maç izletmekti.

Bunun için alt yapıları da hazırdı.Set top box kutuları ve diğer  fatura,müşteri v.s hizmetleri
hepsi hazırdı.Sadece yayın lazımdı.
 Ayrıca bu kutulardan internet üzerinden sadece maç yayınları değil diğer başka hizmetler de
vereceklerdi,Vatandaşta kendileri de kazanacaktı ama olmadı.
 Gerçi ben halihazırda TTNET abonesi olarak çok kötü bir hizmet karşılığı pahalı bir karşılık
alıyordum ve pek inanıyordum bunu yapacaklarına ama belki dedik.
Bir de yayıncı kuruluşun malum politikaları yüzünden istemiştim Telekom'u.
Ama gene de 100 m.dolar zarara uğrattılar yayıncı kuruluşu bu da yeter.
  Gene 4 canlı maç olayı kötü.Ayıp bu.
Gelişmiş ülkelerde tüm maçlar yayınlanıyor.
B Paketini TRT'nin alması iyi oldu.1.ligin şifresiz yayınlanacak olması da çok iyi.

Kaba taslak FB ve gs 35 m.dolar,bjk 32,trabzon bile hiç haketmediği halde 27,

kümede kalan 14,küme düşen takım 11 m.dolar  alacak.
Peki iyi güzel de bu rakamlar doğru harcanacak mı ?
 Geçmişe baktığımızda iyi harcanmadığı açıkca görülüyor.

Maddi sıkıntı yaşayan kulüplerimiz naklen yayından elde ettikleri gelirleri doğru kullanıyorlar mı?

Kulüplerin çoğu hiçbir gelirini doğru kullanmıyor ki, naklen yayın gelirlerini doğru kullansınlar. Naklen yayın gelirlerinin artışı ile paralel olarak kulüplerin borçları da artıyor ülkemizde. 1994′ten bu yana gelirler arttıkça, borçlar daha da yüksek bir katsayı ile artmış Türkiye’de.


Mevcut dernekler kanunu ile denetimsiz ve kontrolsüz harcama yapabilen kulüplerin bugünkü borçlarının toplamı 2 milyar dolara yakın. İhale bedelinin en az iki kat arttığını düşünürsek 140 küsur profesyonel kulübün 2014′teki borçları toplamı 4 milyar doları geçer, sistem böyle başı boş devam ederse.



  O halde ivedilikle ''Kulüpler Yasası'' çıkmalı.
TFF UEFA Ekonomik kriterlerini mutlaka tavizsiz uygulamalı.
Külüplerin hesapları kendi denetçileri tarafından değil bağımsız denetim kuruluşları
tarafından denetlenmeli.

  Yayıncı kuruluş tüketici haklarını gözeterek adam gibi tarafsız,çağdaş yayıncılık yapmalı.
Türk Futbolunun marka değerini suni olarak değil reel kriterler ile arttırmak için üstüne
düşeni yapmalı.Manipüle ederek değil.
 Yüksek rakam Türk Futbolunun kaliteli oluşundan değil.
Yukarıda yazdık sebebini.
Yoksa Türk Futboluna yön verenlerin durumu ortada.
  Futbol Medyasının hali içler acısı.
Gargamel'lerin,Ahmet Çakar'ların,Hıncal'ların,Yayıncı kuruluşun baronlarının,Engin Verel'lerin
kanaat önderi olduğu,Uğur Meleke haricinde ve Rıdvan Dilmen haricinde futbolu
adam gibi yorumlayamayan bir güruh var.
Hakemlerin durumu içler acısı.8.sınıf hakemler.
TFF ve kurulları tam bir skandal.
Sahalarda şiddet had safhada.
Transfer özürlü,iş bilmez yöneticiler.
Azalan seyirci sayısı.Şifreye rağmen.
Tad vermeyen kısır futbol.
Dünya Kupasına gidemeyen,aylardır hocası olmayan bir Milli takım.
Alt yapıdan futbolcu çıkmayan bir özkaynak düzeni.
Oyuncu ve hoca ihraç edemeyen bir düzen.
Kalitesiz ve sorunlu yabancılar.
Binlerce çapsız,bir birinin kuyusunu kazan Antrenörler.
İflas bayrağını çekmiş,belediyelere bel bağlamış kulüpler.
Şike,bahis sarmalına batmış kokuşmuş bir sistem.

Bunun gibi sayısız parametre.

  Bu minvalde 321m.dolar veren akıllı mıdır ?
Sonuç olarak kazananlar ;
Digitürk,Aziz Yıldırım ve Kulüpler Birliği - Kulüpler,TRT.
Kaybedenler ; Telekom ve Tüketiciler.
  Aziz  Yıldırım'a her stadta küfür eden rakip takım taraftarları vicdanınız el veriyorsa
biraz özür dilersiniz.Kendisini hiç sevmem ama bu olayda 2 yıldır büyük emek vermiş
FB'yi ihmal etmiş,Türk Futbolu kazanırken,FB kaybetmiştir.
 Sezar'ın hakkı Sezar'a.



15 Ocak 2010 Cuma

Hafta Sonu Spor Ekranı

haftasonusporekran.jpg

15 Ocak Cuma

20.30 Fildişi Sahilleri – Gana (EUROSPORT)
21.30 Bayern Münich – Hoffenheim (TRT 3)

16 Ocak Cumartesi

14.30 Hamilton – Rangers (FUTBOL SMART)
14.45 Stoke City – Liverpool (SPORMAX)
15.00 gs cc - Aliağa Petkim ( SKYTÜRK)
15.30 İstanbul Üni.Mersin B.B. ( D SPOR)
17.00 P.Karşıyaka - bjk ct ( SKYTÜRK)
17.00 Celtic – Falkirk (FUTBOL SMART)
17.00 Sheffield United – Middlesbrough (EURO FUTBOL)
17.00 Chelsea – Sunderland (SPORMAX)
17.30 Fenerbahçe - gs Bayan Voleybol ( D SPOR - FB TV)
18.00 Nijerya – Benin (EUROSPORT)
19.30 Everton – Manchester City (SPORMAX)
20.30 Mısır – Mozambik (EUROSPORT)
20.30 İstanbul Belediye – Beşiktaş (TRT 1)
21.00 Athletic Bilbao – Real Madrid (NTVSPOR)
22.00 PSG – Lille (KANAL A)
23.00 Barcelona – Sevilla (NTV)

17 Ocak Pazar

 04.00 Utah - Milwauke ( NTV)
15.30 Fenerbahçe - gs Bayan Basketbol ( D SPOR - FB)
15.30 Aston Villa – West Ham (SPORMAX)
16.00 Milan – Siena (NTVSPOR)
16.30 Schalke – Nürnberg (TRT 3)
17.30 Denizlispor – Bursaspor (TRT 1)
17.30 İBB - Beşiktaş Erkekler Voleybol ( D SPOR)
18.00 Bolton – Arsenal (SPORMAX)
18.00 Gabon – Tunus (EUROSPORT)
19.30 Toronto - Dallas ( NTV SPOR)
20.00 Atletico Madrid – Sporting Gijon (NTV)
20.00 Fenerbahçe Ülker - Bornova Belediye ( SPORMAX)
20.30 Galatasaray – Denizli Belediye (TRT 1)
20.30 Kamerun- Zambia (EUROSPORT)
22.00 Valencia – Villarreal (NTVSPOR)
22.00 Bordeaux – Marseille (KANAL A)

18 Ocak Pazartesi

18.00 Angola – Cezayir (EUROSPORT)
18.00 Mali – Malawi (EUROSPORT 2)
20.30 Antalyaspor – Fenerbahçe (TRT 1)
21.45 Newcastle – West Bromwich (FUTBOL SMART)

Gökhan Ünal Fenerbahçe'de !!!!!!!!



Ve Gökhan Ünal Fenerbahçe'de!


Resmi site yukarıdaki resimde görüldüğü gibi açıkladı.
3.200 m.euro ve Burak Yılmaz karşılığında.
Transfer yapmalarını beklemiyordum yönetimin.
Şaşırdım.
Ama gs'li,bjk'li eleman oldu mu hemen alırlar zaten.
O yüzden niye şaşırıyorum ki.
 Gökhan Ünal bir ''gs aşığı eleman''
Bunu açık açık her yerde söyledi.
Ama Tümer,Fatih Akyel,Emre Belözoğlu'nda olduğu gibi Aziz Yıldırım için hiç fark etmez.
 Gökhan Ünal ne demişti ?
Gökhan Ünal Trabzonspor defterini kapattığını ve G.Saray'da oynamak istediğini söyledi. Golcü oyuncu, Trabzon'da kafam hiç rahat olmadı. Bu yüzden beklentileri karşılayamadım” dedi

G.Saray'ın sürpriz şekilde gündemine aldığı ve kupa maçının devre arasında Başkan Adnan Polat'ın  Trabzonspor Başkanı Sadri Şener'den istediği Gökhan Ünal tatilini geçirmek için Ankara'ya giderken bordo-mavililer ile olan bağının koptuğunu söyledi.
MİLLİYET’e konuşan golcü oyuncu, Trabzon'da artık faydalı olamayacağım. Galatasaaray'ın her yönüyle bana uygun bir takım olduğunu düşünüyorum. Her şeyden önemlisi, bu takıma karşı bir sempatim olduğunu herkes biliyor” ifadesini kullandı.
Trabzon’daki dönemini anlatan Gökhan şunları söyledi:
27 yaşındaki futbolcu  , “Galatasaray’ın istemesi bana gurur verir. Heyecanlıyım ve bu transferin gerçekleşmesini bekliyorum. Aslında Trabzon’a gitmeden önce de Galatasaray’a gitmem söz konusuydu. Ancak yüksek bonservisim yüzünden gerçekleşmemişti. Kısmet bugüne diyelim” yorumunu yaptı.
Bu arada Gökhan Galatasaray’a transfer olursa, Trabzonspor’la bu sezon  Avrupa Ligi  ön elemesinde oynadığı için Avrupa Kupaları'nda forma giyemeyecek.

 Ne diyeyim hayrını görsünler.
Futbolculuğu konusunda yeterli şans bulursa Guiza ve Semih'ten daha yararlı olabilir.
Çünkü ağır değil,hep yazdığım sürat,sprinti var.Gücü,fiziği de iyi.
Alex'te söylemiş zaten ;
“GÖKHAN ÜNAL FARKLI”-
Trabzonspor’dan transferi gündemde olan Gökhan Ünal hakkında da görüşü istenen Alex, forvet mevkiinde Semih, Güiza ve Furkan olduğunu, ancak Gökhan Ünal’ın hepsinden farklı özellikte olduğunu kaydetti.

Bu transfer hakkındaki söylentileri duyduğunu ifade eden başarılı futbolcu, “Benim kendisi hakkındaki görüşüm, çok kaliteli bir futbolcu olduğu yönünde olur. Şuan kadromuzda Güiza, Semih ve Furkan gibi değerli golcüler var ama Gökhan Ünal’ın özellik olarak onlardan faklı olduğunu düşünüyorum. Gerek Kayserispor, gerek Trabzonspor, gerekse milli takımda gösterdikleri açısından kaliteli bir isim olduğunu düşünüyor ve eğer gelirse takımımıza katkı sağlayacağına inanıyorum” diye konuştu.

Ama benim çekincem yukarıda yazdığım noktaya.

Gökhan Ünal
 
1982’de doğdu. Futbola Muğlaspor’da başladı. 2000 yılında Gençlerbirliği’nde profesyonel oldu.
1999-2000 ve 2000-2001 sezonlarında Süper Lig’de Gençlerbirliği forması giydi.
2001-2002’de ilk devre 3. Lig’de GB. Oftaşspor’da (Hacettepe), ikinci devre 1. Lig’de Ankaraspor’da oynadı.
2002-2003’te 1. Lig’de Yozgatspor’da, 2003-2004’te ise 1. Lig’de Kayserispor’da oynadı.
2004-2005 sezonundan 2007-2008 sezonu sonuna kadar Kayserispor, 2008-2009 ve bu sezonun ilk devresinde de Trabzonspor formalarını giydi.

Organizasyon Maç Dak Gol As Sr Kr
Süper Lig 172 11879 79 27 33 1
Türkiye Kupası 31 2148 13 3 3 -
Avrupa Kupası 10 805 6 2 1 -
A Milli 15 814 4 - - -
Toplam 228 15646 102 32 37 1

Profesyonel kariyerinin ilk golünü, 78. dakikada oyuna girdiği 12 Mayıs 2000’deki Gençlerbirliği-Erzurumspor Süper Lig karşılaşmasında attı.

Filmin Sonu : Aziz Yıldırım,Mahmut ve Bogdan hep beraber içine ettiler.Fenerbahçe Ülker Sonuncu olarak elendi.




SALON: Abdi İpekçi Spor Salonu

HAKEMLER: Fabio Facchini (İtalya) – Sreten Radovic (Hırvatistan) – Luis Lopes (Portekiz)

FENERBAHÇE ÜLKER (68): Roko Ukic 20 (6 ribaund- 4 asist), Mirsad Türkcan 2 (2 ribaund), Ömer Onan 5 (2 ribaund- 1 asist), Rasim Başak, Semih Erden 8 (10 ribaund), Gordan Giricek 16 (8 ribaund), Damir Kaan Mrsic (1 ribaund- 2 asist), Oğuz Savaş 2 (1 ribaund- 2 asist), Tarence Kinsey 11 (1 ribaund), Emir Preldzic 4 (3 ribaund- 2 asist)

ZALGİRİS KAUNAS (76): Marcus Brown 17 (5 ribaund- 4 asist), Aleksandar Capin 4 (4 ribaund- 2 asist), Martynas Pocius 18 (4 ribaund- 4 asist), Mantas Kalnietis 13 (3 ribaund- 2 asist), Mirza Begic 6 (3 ribaund), Dainius Salenga 5 (2 ribaund- 2 asist), Sander Vene 2 (2 ribaund)

1.PERİYOT: 19-23
2.PERİYOT: 18-20
3.PERİYOT: 14-25
4.PERİYOT: 17- 8



GROUP A
*Regal FC Barcelona
10-0
*Montepaschi Siena
8-2
*Zalgiris
3-7
*Cibona
3-7
Asvel Basket
3-7
Fenerbahce Ulker
3-7

Yorum yapmaya bile gerek görmüyorum.
 Buradan bugünleri görerek defalarca yazdık ama çok bilenler şimdi konuşsunlar 
bakalım.

 http://www.alpergunay.com/images/2tanjevic.jpg
Aziz Yıldırım,Mahmut Uslu,Bogdan ve oyuncular hep beraber içine ettiler.
2010 masalları ile yalakaları,şak şakçıları,Padişahım Çok yaşacıları avuttular
 ama defalarca ''KRAL ÇIPLAK'' diyen bizleri asla.
Şimdi eserleri ile övünsünler ve KINA YAKSINLAR artık.
Hem de hakiki Hicaz kınasından.



Bir sözüm de oyunculara.
Hadi yukarıdakiler belli ihanet içindeler.
Sizlere ne demeli.
Daha 2 gün önce gelen Ukiç'in oynadığı oyundan da mı utanmadınız beeeee.
Yazıklar Olsun size de.
Neyse çıksak ne olacaktı 40-50 sayı fark yemeye devam edecektik.
Hiç olmazsa onları görmeyeceğiz.

Sarı Melekler Rus'lara Şaka Yaptı.:)) 3-2 !!!






Fenerbahçe Acıbadem’in muhteşem dönüşü.

14/01/2010 Indesit Şampiyonlar Ligi C Grubu’nda yer alan Fenerbahçe Acıbadem deplasmanda 3-0 yendiği Dinamo Moskova’yı 2-0 geriden gelerek 3-2 yenmeyi başardı.

Karşılaşmaya iyi başlayan taraf ilk maçtaki görüntüsünün aksine Dinamo Moskova oldu. İlk teknik molaya 4 sayılık üstünlük ile giren Dinamo Moskova bütün oyuncuları ile hücum etti. İkinci teknik molaya 13-16 geride giren Fenerbahçe Acıbadem hem defansta hem de hücumda durunca Moskova rahat oynamaya başladı. Fenerbahçe’ye karşı iyi servis atan ve her hücumu sayıya çeviren Rus temsilcisi seti 25-20 alarak maçta 1-0 öne geçti.

İkinci set oyuna iyice ağırlığını koyan Dinamo Moskova ilk teknik molaya 5-8 önde geçti. Fenerbahçe’nin hücumları sayıya döndüremeyişi ile aradaki farkı açan Rus takımı ikinci teknik molaya 6 sayılık farkla girdi: (10-16) Natasa Osmokrovic’i durdurmayı başaran Dinamo hızlı ataklar ile sayılar bularak seti 25-14 farklı kazandı.

Üçüncü set Fenerbahçe’nin geri dönüş seti oldu. Bu sette toparlanan Fenerbahçe sete hızlı bir giriş yaptı. 4-2 öne geçen sarı lacivertliler yine Moskova’nın hücumlarına karşılık veremeyince ilk teknik molaya 1 sayı yenik girdi. (7-8) Teknik moladan sonra durumu 12-15’e getiren Moskova karşısında strese giren sarı lacivertlilerde antrenör jan de Brandt’ın mola almasından sonra üst üste 3 sayı kazanan Fenerbahçe ikinci teknik molaya da 1 sayı geride girdi: (15-16) Bu dakikadan sonra seti kovalayan Fenerbahçe Acıbadem 20-20’de rakibini yakaladı. Servislerini sertleştiren ve defans yapmaya başlayan Fenerbahçe Gamova’nın sayısıyla 23-22 öne geçti. İyi servis atan Gamova Moskova’yı manşet hatası yapmaya zorladı sete Dirickx’in sayısı noktayı koydu: 25-23

Üçüncü seti kazanmanın morali ile dördüncü sete fırtına gibi bir giriş yapan Fenerbahçe Acıbadem önce 3-0 öne geçti ardından farkı açarak ilk teknik molaya 8-3 ile geçti. Üçüncü setin sonlarında attığı etkili servisleri sürdüren sarı lacivertliler Dinamo Moskova’nın oyun kurmasını engelleyerek üst üste bloklar yaparak farkı açtı ve ikinci teknik molayı 16-6 geçti. Defanstan çıkardığı topları sayıya çeviren sarı lacivertliler seti 25-18 alarak maçta 2-2’lik eşitliği yakaladı.

Son sete iyi başlayan konuk takım oldu. Saha değişimini 8-5 ile geçen Dinamo setin sonunu Fenerbahçe’nin iyi oyunu karşısında getiremedi. Sarı-lacivertliler seti 15-13 alarak maçı 3-2 kazandı.

FENERBAHÇE ACIBADEM-DINAMO MOSKOVA: 3-2

Salon: TVF 50. Yıl

Hakemler: Gilles Gaupp (FRA), Susana Maria Rodriguez Ezjativa (ESP)

Fenerbahçe Acıbadem: Seda xx, Çiğdem xxx, Gamova xxx, Natasa xxx, İpek xxx, Dirickx xxx,  Nihan (L) xx, Blom x, Songül xx, Naz xx

Dinamo Moskova: Parkhomenko x, Goncharova xxx, Duskryadchenko xx, Makhno xx, Godina x, Gioli xxx, Ezhova (L) xxx, Matienko x, Kozhukhova x, Valeriya Goncharova x

Setler: 20-25, 14-25, 25-23, 25-18, 15-13
Süre: 110 dakika (22-20-26-24-18)



















  Bizim vergilerimizle bize kazık atan rezillik yaşatan devlet televizyonu  TRT'nin işgüzarlığı,pişkinliği,
gafleti veya daha ağır şeyler yazmak istemiyorum ne derseniz deyin ,yüzünden maçı ancak
2.setin 13-21 geride olduğumuz kısımdan itibaren izleyebildim.
  Yani bu konuda söylenecek söz bulamıyorum.Gereken tepkimizi gösterdik,yazı da yazdık ama
adamlar sanki Politbüro zamanındaki Rus TV'leri gibi tınlamıyorlar bile.
 Neymiş Meclis TV yayını kanunenmiş te,bitmeden yayını vermiyorlarmış ta.
  Başka kanal mı yok ? Böyle bir takımın maçını TRT 1'den yayınlatmak lazım aslında.
TRT 2 var.Neymiş her kanalın yönetimi farklıymış.Yuhhhh.
Biz de yedik.Yatacak yeriniz yok sizin.
 Şu hale bakın ;
TRT'nin gelir kalemleri şöyle ;
TRT’nin gelir kalemlerine bakınca en büyük gelirin 454 milyon TL’lik elektrik payı olduğu görülüyor. 244 milyon TL’lik de bandrol geliri var. Buna karşılık bir medya kuruluşunun en büyük gelir kalemi olması gereken reklam gelirleri TRT’nin 8 kanalı için toplam 29 milyon TL’de kalıyor.

Giderlerine bakınca karşımıza 308 milyon TL’lik personel ve 237 milyon TL’lik prodüksiyon giderleri çıkıyor. Yani elektrikte TRT payı ve bandrol geliri olmasa TRT’nin ayakta durması imkansız.

  Bizim ödediğimiz elektrik faturaları ve bandrollardan gelen para ile bize işkence yapıyorlar.
Allaha havale ediyorum hepsini.
   Bir de öyle bir rejileri var ki evlere şenlik.Molaya gidiyorlar,dönüşte en az 2 sayı geçmiş.

İşin garibi bizden başka ne bizim yönetim,ne voleybol federasyonu ne de yayın haklarını veren

CEV bunlara bir şey demiyor galiba.Bu kadar fütursuzluk olur mu ya ?


   Neyse .....
Maça gelirsek.Her yönden çok iyi maç oldu bizim için.
Ciddi bir test maç oldu.İlk 2 set bilindik sıkıntılarımızın öne çıkmasından dolayı kaybetmemiz de
iyi oldu.Bunlar olacak ,ortaya çıkacaktı elbet bir gün.
  Yani rakiplerin iyi servis attığında manşetimizin sallanması.
Rakip bizim en etkili silahımızı yani ''etkili servis atma'' yı kullanmış bizim yerimize ve haliyle manşetimiz
iyi olmayınca hücumda edememişiz.Bir türlü oyuna giremeyince yüzler düşmüş ve kötü oynamışız.
 Yorumcunun sürekli dile getirdiği bunlardı.
 DM bizi bu kadar zorlayacak rakip değil.Manşetleri bizden kötü.
Ama işte onu ortaya çıkardığımızda yani etkili servislerimizi atmaya başladığımızda normal oyunumuzu
oynamaya başladık.DM'nin manşetteki zayıf karnı Makhno'yu bulduğumzda sonuç aldık.
 İzlemeye başladığım andan itibaren maçın gidişatı şöyleydi.
2.sette 13-21 gerideydik zaten set gitti.
3.seti  17-20'den döndürdük.Aynı zamanda maçı da döndürmüş olduk.

 21-20 - 24-22,25-23
 Kaptan Çiğdem'in katkıları çoktu bu anlarda.

4.set 
5-1,7-2,8-3,10-3,12-3,16-6,18-9,20-10,23-14,24-18,25-18
2-2
5set
4-6,5-8,5-9 Mola aldık.7-10,7-11,9-11,9-12,12-13,13-13,15-13
 Görüldüğü gibi takım maç kazana kazana bir ''Winner takım'' karakteri kazanmış.
Dinamo Moskova gibi bir takıma karşı bile 2-0 geriden gelip maç alabilmek çok önemli.
Bu sene böylece ilk kez bir maçta 2 set kaybetmiş olduk ama olsun.
Başlıkta da dediğim gibi ''Rus'lara Şaka Yaptık'' diye geyiğe vuralım:))
  Ama elbette Jan Hoca maçın teknik analizini yapacak ,eksik ve zayıf kaldığımız yönelere
çare bulmaya çalışacaktır.
 Manşet en önemli konu.Nati,Nihan,Songül,Seda ile beraber Çiğdem'i de manşete soktu bugün.
İzlemeye başladığım 2.sette Nati bile tanınmayacak kadar kötü manşet alıyordu.
Maç boyu 4 hata ile en fazla hata yapan oyuncumuz olmuş zaten.
Seda 3,Songül 2,Nihan 1.Toplam 10 hata.% 68.Mükemmel manşet % 51.
Sonra toparladılar neyse ki.
Rakip ise sadece 1 hata yapmış gözüküyor Makhno ile.
Ama bizden kötü yüzdeleri.? % 65.Mükemmel % 45.İlginç.
DM'nin 10 servis ace'i var bizim sadece 1.Bu da olayı gösteriyor zaten.
Yani DM'nin bugün etkili servis attığını.
3.setten itibaren olmak üzere 16 blok yaptık.Gamova,İpek,Nati 4'er,Seda 3,Çiğdem 1.
DM'nin 11 bloğu var.
Gamova 26,Nati 21 sayı ile skoru yüklenmişler.
Eda'nın olmayışını çok aradık.Bizim için kilit oyunculardan.
İpek 5 sayı ile oynamış ama hücumda yok tabii.4/1 hücum.4 blok sayısı.
Çiğdem 10 sayısı iyi ve kritik sayılardı.
Nihan savunmada çok iyi toplar çıkardı.
Frauke fena değildi ama bazen Arslan'ın çok yaptığı gibi aynı yere 3 kere top atıyor.- Nati'ye -
ve bir keresinde Gamova boşken gene Nati'ye atması gibi yanlış tercihleri oldu.
Hücumda gene vardı.5/3 hücum ile % 60 ile oynadı.
DM'de Goncharova  23,Gioli 20 ve Godina 17 sayı ile takımı sürüklediler ama yetmedi.
 Nereden nereye geldik.
Bahis  oranları  : FBA 1.27, DM 3.00
 Bu galibiyetle ICL'de tek namağlup takım kaldık.Vgstt S.Pesaro'ya 3-2 yenildi.
İzledim maçı.2-0'dan 2-2 yaptılar ama 3-2 kaybettiler.SP'de korkulacak bir şey yok.
Maçla ilgili 2 güzel görüntü.
Birincisi Bando idi.

 
Avrupa takımlarının maçlarında görüp imreniyordum.
Eskişehir -FB maçında Es Es Bando çok iyiydi.- Tek iyi yön oydu tribün için - 
Dün de Ankara'da Ziraat - Unterhaching maçını izledim ,orada da Ziraatbankası 
bir bando getirmiş.
Çok güzeldi ve bizde de olsa dedim izlerken.
Bugün görünce çok sevindim.Çok iyi oldu.
Sürekli gelirse farklı bir tribün kültürü oluşur.
Bizim taraftar için ise ,takım kötü iken pek yoktular ne zaman takım öne geçti ve üst üste
sayılar aldı coştular.Yani ''takım seyirciyi coşturdu'' tam tersi olması gerekmiyor mu ?
Yine de destek verenlere teşekkürler.
 İkinci sevindiğim görüntü ise M.Ali Aydınlar'ın yanında gördüğüm bayan idi.

Sanırım kızı idi.Çok heyecanlı ve sevinçliydi.





14 Ocak 2010 Perşembe

Çok şükür Tokat'ı yendik (!) 3-2 !!!!!!!!!!



http://img51.imageshack.us/img51/5909/tokat.jpg
 Stat: Atatürk Olimpiyat
Hakemler: Abdullah Yılmaz xx, Erdinç Sezertam xxx, Serdar Diyadin xxx
Fenerbahçe: Volkan Babacan x, Bekir xx, Lugano xx, Bilica xx, Vederson xx, Mehmet Topuz xxx (Dk. 64 Ali xx), Cristian xx, Özer xx (Dk. 84 Deivid ?), Uğur xx, Alex xx (Dk. 63 Selçuk xx), Güiza xx
Tokatspor: Ergin xx, Gökalp xx (Dk. 61 Aşkın x), Fatih xx, Şahin xx, Kerem xx, Taner xx, Ogün x, Şamil xx (Dk. 77 Ersan x), Abdullah xx (Dk. 70 Yasin x), Yaşar x, Arif xx
Goller: Dk. 19 Arif, Dk. 51 Abdullah (Tokatspor), Dk. 26 Alex , Dk. 48 Mehmet Topuz, Dk. 57 Güiza (Fenerbahçe)
Sarı kartlar: Dk. 74 Şahin (Tokatspor), Dk. 88 Bilica, Dk. 90 Vederson (Fenerbahçe)

A GRUBU'NDA PUAN DURUMU

Takım
O
P
FENERBAHÇE
3
9
Antalyaspor
2
4
Eskişehirspor
3
3
Tokatspor
2
1
Altay
2
0







Daum Eskişehirspor maçında da kulübede çok durgundu.Sebebi ne acaba dedim.
Bugün de aynıydı.Sanırım hasta.
Geçmiş Olsun diyelim.Grip'ten ziyade Yönetimin transfer isteğine olumsuz cevap
vermesi hasta etmiştir Onu.


 Tokatspor'u kutluyorum.Helal Olsun.
Tipik Anadolu takımının Fenerbahçe karşısında iyi hazırlanıp,iyi motive olmasını
bir kere daha gösterdiler.Arif ve Abdullah'ta tarihe geçtiler.


FB TV'de maç sonrasında Selçuk Yula'nın yaptığı gibi Polyannacılık yapmayacağım.
 İlk başta Daum'un huyunu bildiğim halde - zamanında Uşakspor kupa maçında da tam
kadro çıkmıştı - bu maça niye risk alıp tam kadro çıktı diye kızmıştım.
 İyi ki çıkmış yoksa 2.bir Pendik vakası ile kepaze olacaktık.
Alex'i oynatmamalı dedim ama Alex oynamasaydı kazanamazdık.
Alex'i çıkarın şu takımdan orta sıra bir Anadolu takımından farkı yok.
 Hazırlık dönemindeki bir maç,rahat maç ,ıvır zıvır,ölçü alınmaz geyiklerine karnımız tok.
Gerçekleri görmek isteyenlere şu maç iyi bir turnusol kağıdır.
Tokatspor'a karşı bile baskı kuramıyoruz,tempo yapamıyoruz.
Son 15 dakika kapanarak skoru korumaya çalışmamız,kalecinin vakit geçirmesi utanç vericiydi.
Ama görmek isteyenlere işte....
Bu takımın yedek kalecisi yok.Volkan Babacan'dan cacık olmayacağını geçen yıl Aragones
Dinazor'u kupa finalinde bize göstermiş ve kupayı hediye etmiştiksayesinde.
Bu takımda kanat oyuncusu yok.
Bu takımda adam gibi Santrfor yok.
Guiza gol atmasına rağmen bu takımın santrforu değil.Enteresan bir adam.
Olmayacak işler yapıyor.Çok güzel de bir asist yaptı Tokatlı oyuncuya ama adam değerlendiremedi.
Yoksa 3-3 olacaktı.
Bu takımda 2.ligte bile forma bulamayacak adamlar yata yata bedavadan para kazanıyorlar.
Ondan sonra Aziz Yıldırım para yok diye transfer yapmıyor.
11 yılda 800 milyon doları saçarsan tabii olmaz.
Bu takımda yabancı kontejanını boş yere dolduran bir sürü yabancı var.
Bu yönetim bir de yabancı kontenjanı için savaş açıyordu.
Daha doğru dürüst yabancı alamıyorlar,RC'nin yerini bile dolduramadılar.
Bu takımda adam geçebilen,süratli,sprinter bir oyuncu yok.
Ezcümle bu takımda bir sürü sorun var ama yönetim hala uykuda.
Sezon sonunda inşaallah kabusla uyanmazlar.
 Tokatspor'da yıllar önce bizde oynayan Kaptan Taner Savut hala iyi oynuyor.

Süper Kraliçeler.98-78 !!!!!!!!!!!





Fenerbahçe 6. galibiyetini aldı
13.01.2010

Bayanlar Euroleague’de mücadele eden Fenerbahçe bu akşam İstanbul’da Szvevip ile oynadığı maçı 20 sayı farkla 98-78 kazandı. 

Bayanlar Euroleague D Grubu’nda yer alan Fenerbahçe, İstanbul’da son sırada bulunan Szvevip konuk etti ve rakibini 98-78 mağlup ederek grubundaki 6. galibiyetine uzandı.

Maça Fenerbahçe, Penny Taylor-Birsel Vardarlı ikilisinin basketleri ile başlarken, konuk takım ise Emöke Füresz ve Vaida Sipaviciute ile skor buldu. Temsilcimiz, ilk 5 dakikalık bölümü 14-7 üstün geçti. Pota altını Nevriye Yılmaz ile iyi kullanarak bu bölgeden sayılar bulan Sarı Lacivertliler, ilk periyodu farkı arttırarak, 31-17 önde tamamladı.

İkinci periyoda Olena Zherzherunova ve Emöke Füresz’in arka arkaya bulduğu sayılarla başlayan Bulgaristan temsilcisi, Vaida Sipaviciute’nin de skora katkı vermesiyle farkı 15. dakikada 6 sayıya indirdi (37-31). Nicole Powell’ın 3 sayılık basketi ile suskunluğunu bozan temsilcimiz, hücumda sıkıntılar yaşamaya devam edince, Vaida Sipaviciute’nin sayıları ile konuk takım farkı 1 sayıya kadar indirdi (42-41). Serbest atışlardan Nevriye Yılmaz’ın kazandırdığı sayılarla Fenerbahçe soyunma odasına 44-41 önde gitti.

İkinci yarıya Tammy Sutton-Brown’un üst üste bulduğu sayılarla başlayan temsilcimiz, Birsel Vardarlı, Esmeral Tunçluer ve Nevirye Yılmaz ile de kolay basketler bulunca farkı tekrar açtı ve savunmasındaki direnci de arttırarak 23 sayılık üstünlüğü yakaladı (69-46). Rakibinin hücum silahlarını etkisiz hale getiren Sarı Lacivertliler, son periyoda da 71-49 önde girdi.

Final periyodunda Esmeral Tunçluer -Birsel Vardarlı ikilisi ile rakip potada etkili olmaya devam eden Fenerbahçe son 5 dakikasına 83-59 önde girdiği maçtan 98-78 galip ayrıldı.

FENERBAHÇE (98): Birsel Vardarlı 12 (2 ribaund, 5 asist), Yasemen Dalgalar (1 asist), Esmeral Tunçluer 15 (1 ribaund, 4 asist), Nicole Powell 19 (2 asist), Nevriye Yılmaz 22 (6 ribaund, 2 asist), Penny Taylor 12 (7 ribaund, 5 asist), Tammy Sutton-Brown 14 (10 ribaund, 1 asist), Nevin Nevlin 4 (1 ribaund, 1 asist),

SZEVİEP SZEGED (78): Emöke Füresz 19 (2 ribaund, 3 asist), Zsuzsanna Horvath 2 (5 ribaund, 10 asist), Bernadett Nemeth 13 (2 ribaund, 2 asist), Vaida Sipaviciute 25 (8 ribaund), Iva Ciglar 5 (2 ribaund, 3 asist), Olena Zherzherunova 11 (8 ribaund, 2 asist), P. Russai 3 (1 ribaund, 1 asist)

1.PERİYOT: 31-17
2.PERİYOT: 13-24
3.PERİYOT: 27- 8
4.PERİYOT: 27-29


http://img691.imageshack.us/img691/6163/20761839.jpg
http://img691.imageshack.us/img691/5660/17466133.jpg



 





Tebrikler Kraliçeler ve teknik heyet.
Çok iyi oynadık.Özellikle bir 3.periyot oynadık ki fırtına gibi.
Tam derslik.27-8'lik bir çeyrek müthişti.

1.çeyrekte de 31-17 ile iyiydik ama 2.çeyrekte berbattık.(13-24)

 Takım bilindik 7 kişilik dar rotasyonu ile tutturduğu zaman makine
düzeninde çok iyi oynuyor.Ribauntlarda özellikle  hücum ribauntlarında
sıkıntı var yalnız.
 7 kişilik dar rotasyon yazık ki 6'ya iniyor gibi.Newlin'in sakatlığı ciddi gibi.
Kötü oldu bu.Hep söyledik ama inşaallah devamlı oynayan oyuncularımıza
bir şey olmaz diye.Kaçınılmazdı.Dileyelim kısa sürsün.
Nevriye 22 sayısı ile Powell'da 8/5 üçlük 19 sayısı ile öne çıkan isimlerdi.
Penny ise saçını siyaha boyatmasının dışında her zamanki istikrarlı çizgisini
sürdürdü.12 sayı,7 ribaunt,5 asist.Daha ne olsun ?
Gençler (!) gene sıfır çekti.
20 sayılık fark averaj açısından da iyi oldu.
Rakibin oyunu germesi de anlamsızdı.

 Rakipte FB için öneri listemde yer alan Litvanyalı uzun Vaida Spaviciute 
25 sayı,8 ribaunt ile çok iyi oynadı.


Bu arada Aslan Avcısı bizim Cappie de gene görevini yapmış.:))
gs iyi zorlamış ama.4.olarak gruptan çıktılar.ZK önemli olan play off'lara
kalmaktı,biz bunu başardık diyor da nereye kadar gidebilecekler ?
Tamica Catchings'i alacaklar deniliyor.Alsalar ne yazar.






6ALATASARAY (64): Tuğba Palazoğlu 5 (1ribaund- 1 asist), Ivana Vecerova 7 ( 4 ribaund- 2 asist), Nilay Yiğit 2 ( 4 asist), Bahar Çağlar 2 ( 3 ribaund), Yelena Leuchanka 16 ( 6 ribaund- 4 asist), Yasemin Horasan 6 ( 5 ribaund- 1 asist), Jia Perkins 23 ( 7 ribaund- 3 asist), Sophia Young ( ribaund, asist), Esra Şencebe 3 ( 2ribaund)

UMMC EKATERİNBURG(69): Sandrine Gruda 7 ( 6 ribaund), Maria Stepanova 3 ( 7 ribaund- 1 asist) Agnieszka Bibrzycka 16 ( 5 ribaund- 1asist), Deanna Nolan 2 ( 3 ribaund- 2 asist), Asjha Jones ( ribaund, asist), Ann Wauters7 (2 ribaund- 1 asist), Cappie Pondexter 20 ( 1 ribaund- 5 asist),Candace Nicole Parker 8 (10 ribaund- 2 asist),Celine Dumerc 6 (1 asist)
1.PERİYOT:19-19
2.PERİYOT:17-16
3.PERİYOT:16-17
4.PERİYOT:12-17
 

Etiketler