11 Eylül 2010 Cumartesi

Türkiye - Sırbistan Yarı Final Maçı Öncesi.


Gene tarihi bir maç.Şu ana kadar tarihi yeniden yazdık.Yeni bir  zafer sayfası sırada.
 Uzun uzun bir analize gerek yok aslında.Zira her iki takımında durumları net olarak ortada.
  Maçın heyecanını had safhada yaşıyorum.Her iki takım hakkında  biraz karşılaştırma yaptım.


7 maçın sonunda Genel İstatistiklerimiz ;



Maç başına 83.3 sayı atmışız,61,4 sayı yemişiz.
7 maçta sadece grup liderliğinin garantileyerek çıktığımız Yunan zaferinden sonraki Porto Riko (79-77) maçnda zorlandık.Özellikle grup maçlarından sonraki Fransa ve Slovenya maçlarında kasırga gibi eserek 95'er sayı attık ve ezdik geçtik.

Sırbistan'a gelince; 




Maç başına 90 sayı atıp,73.8 sayı yemişler.
Oynadıkları 7 maçın 4'ünde çok zorlandılar ama bunların 3'ünü kazanarak buraya kadar geldiler.
Grupta Krstiç ve Teodosiç'in cezalı oldukları için oynamadığı ilk maçta Almanya'ya 2 uzatmada 82-81 yenildiler.(81-82)


Zorlandıkları diğer maçlar  ;
Arjantin'i 84-82 yendikleri maç  ( 84-82)

2.tur maçında Hırvatistan'ı 73-72 yendikleri maç ( 73-72)

Çeyrek finalde İspanya'yı 92-89 yendikleri maç ( 92-89 )
 


Son 3 maçta maçın  sonlarını iyi oynayarak kazanamayı başardılar.Büyük başarı ama Çekirge 3 kez sıçradı,4'üncü kez sıçrayamayacak.
  5 yıl önce kendi evlerindeki Avrupa Şampyonasında hüsran yaşadıktan sonra - firma isimlerle - yeniden yapılanmaya gittiler.Yaş ortalamaları 23.6.
  Basketbol Ekolü oldukları için sürekli yeni genç isimler üretiyorlar.12 kişilik kadrolarında 9 genç isim var.
Bu gençlerde uzun süredir alt yapı şampiyonalarında beraber oynadıkları için takım olma konusunda sıkıntı çekmediler.3 yıllık sabırlı çalışmalarının meyvesini ilk olarak 2009 Polonya'daki Avrupa Şampiyonasında İspanya ile final oynayarak aldılar.Avrupa 2.si oldular.Orada yenmiştik onları.
  Avrupa Basketbolunu yakında takip edenler Teodosiç,Tepiç,Velickoviç,Tripkoviç Pekoviç (Son ikisi bu turnuvada yok.Pekoviç Karadağ'ı seçti.)  gibi altın jenerasyon (87-88) gençlerini iyi tanırlar.Bizde yıllardır yakından takip ediyoruz zaten.(Bunlara bu turnuvada ilk kez sahneye sürdükleri Savanoviç,Keselj eklendi.)Bu gençlerle   bizim gençler sık karşılaştılar ve hepsinde de kaybettik.4 defa kazandılar.Artık Ersan,Oğuz,Semih,Ömer Aşık gibi gençlerimizin faturayı toptan kesme vakti geldi.

 Sırplar aslında hedeflerine ulaştı.Bunu tecrübeli ve başarılı koç Dusan İvkoviç'te söylüyor zaten.
Tüm oyuncularım genç ve sadece 1 tanesi Dünya Şampiyonası tecrübesine sahip. Bu başarıyı hak ettiğimizi düşünüyorum. Hedefimiz ilk 8’di şu an 4’teyiz. Bu jenerasyondaki oyuncularla 3 yıldır çalışıyorum. Çok çalıştık ve adım adım gittik.

 Pek çok açıdan bize benziyorlar.Her iki takımın başında da Yugoslav ekolünün en  önemli 2 tecrübeli antrenörü var.Sırplar da bizim gibi takım oyunu oynuyorlar.Öne çıkan isim çok az.Teodosiç ve Krstiç bizde Hido ve Ersan gibi takımın gözdeleri.Onlarda benchten çok iyi katkı alıyorlar.Mesela son İspanya maçında 6 oyuncuları çift haneli rakamlara ulaştılar.Takım olarak agresif oynuyorlar bizim gibi.Savunmaları da iyi.Özellikle dış adamlara iyi baskı yapıyorlar.Onlarda bizim gibi tempolu oynuyorlar.
 Onlarda da bizde olduğu gibi takım olarak mücadele etmenin dışında her maç 1-2 oyuncu sahneye çıkıyor ve götürüyor.Mesela ; Arjantin ve son İspanya maçlarında Savanoviç harika oynadı.Hırvatistan maçında Macvan sürpriz önemli katkı yaptı.Rasiç gene Hırvat maçının yıldızıydı.Yalnız genç oyuncular istikrarsız performansta gösteriyorlar.Savanoviç 2 maçta yıldızlaştı dedim yukarıda ama Hırvat  maçında çok kötüydü mesela.10 dakika süre alabildi ve 0 sayı.Macvan İspanya maçında süre bile almadı.
 Teodosiç için bir şey söylemeye gerek yok.Geçen sezonun Euroleague MVP'si.Bu turnuvada gerek baştan 2 maç kaçırdığı için,gerek bazı maçlarda iyi savunulduğu için 11.4 sayı ortalaması var ama İspanya maçında son topu nasl kullandığını da gördük.Çok cins bir oyuncu.Ama durdurulmayacak oyuncu değil.Hırvatistan maçında zaten bizim Marko Tomas Onu sahadan silmişti.3 sayı atabilmişti.Ömer Onan'ın son kurbanı Teodosiç neden olmasın diyorum ve Ömer'e güveniyorum.Teodosiç oyundan zaman zaman sinirlenip kopabiliyor.


Teknik olarak mevki mevki veya tek tek oyuncu bazında değerlendirmede yapabiliriz ama gerek yok çünkü her oyuncuyu herkes tanıyor artık 7 maçtır.
 Subjektif  bakmıyorum gereçkten ama her pozisyonda ağır basıyoruz.
Kısalarda Teodosiç,Rasiç,Tepiç,Pauniç,Markoviç karşısında Kerem Tunçeri,Ender,Ömer Onan,Sinan,Cenk
ve hatta Hidayet (eşleşme sorunu yaratıyor zaman zaman)
Uzunlarda Krstiç,Peroviç,Macvan,Savanoviç,Velickoviç'e karşı bizim Ömer Aşık,Semih,Oğuz,Kerem Gönlüm,Ersan ağır basıyor.
3 ve 4  numarada da iyiyiz ama ,Bjelica,Keselj,Savanoviç ve Velickoviç dörtlüsüne çok dikkat etmek gerekiyor.İspanya maçını son üçlükle Teodosiç değil bunlar kazandırdı bence.
Teodosiç ve Krstiç'e karşı önlem alırız veya Krstiç gene etkili olabilir Efes Cup'ta bizim genç uzunları duman ettiği gibi - Bu kez etkili olamayacak,o zaman bizimkiler hazır değildi - ama bu dörtlü ile  sonradan girecek Tepiç'in vereceği katkı belirleyici olacak onlar adına.
  Bizim adımıza ise savunmamız + Ömer Onan-Teodosiç ve Hidayet ile Ersan'ın bir de benchten gelecek ekstra Sinan,Ender,KG gibi oyuncuların performansı etken olacaktır.

  Bizim takımda herkese güveniyorum.Serbest atışlar ve aşırı motivasyonun zararı olur mu sorusundan başka bir endişem yok.Serbest atışlarda onlar bizden iyi ama son İspanya maçında düşük attılar.17/9.%52.9.Demek ki onlar da sorun yaşayabiliyorlar.Her şeyden önce büyük bir seyirci desteğimiz var.Artı en önemlisi de kocaman bir yürek koyuyor oyuncularımız sahaya.
  Krstiç yerel basına Türkler ilk çeyrekte bitiriyorlar işi ,buna izin vermeyeceğiz falan demiş.
İlk çeyrek,son çeyrek farketmez akibet belli Krstiç.
  Savunmamızın önemini tekrar yazmama gerek yok.Yüksek şut kapasitesi olan Slovenya'ya bile alan savunmasını fazla yapmaya gerek bırakmadık.Sırplar da Slovenlere çok benziyor yapısal olarak.
Çok iyi kısalar,dışarıdan üçlük atabilen uzunları var ama kora kor ,agresfif mücadelede erir giderler.
  Yarı Final eşleşmeleri başlığında Sırbistan'ı istediğimi yazmıştım ama İspanya alır demiştim.Aynı şekilde Arjantin'de de gümledik ama sadece beni değil herkesi terse yatırdı Litvanya'lılar.Bir ara 8/8 üçlük ile gidiyorlardı.Arjantin kroki durumdaydı.Hakettiler Litvanyalılar.
 Sırbistan istedim ama maçı izlerken tırstım ve İspanya yensin istedim veya maç içinde çok gel git yaptım.
İspanya daha tecrübeli takım,bizi daha zorlar diyorum Sırplar gelsin.Bakıyorum sadece Navarro ve biraz da Rudy Fernandez ile bir şey yapamazlar diyorum İspanya gelsin o zaman diyorum.Neticede Teodosiç faul yapmama kumarını boşa çıkararak üçlüğü soktu ve karşımıza getirdi Sırpları.
 Son 4'e bakıyorum.Turnuva öncesi 4 favori gösterilen ABD,İspanya,Arjantin,Yunanistan'dan 3'ü gitti.
Sadece ABD kaldı ve Onlar da tek Kevin Durrant ve biraz da Billups ile ne yapabilirler ?
 Allah bize yürü ya kulum dedi gibi geliyor bana.
 Neyse adım adım dedik.Önce Sırpları bir geçelim de.Ki ABD'de Litvanya'yı bir geçsin bakalım.
Bence Litvanya bir bomba daha patlatabilir.
 Toparlarsak ; kesinlikle favori biziz.
Takıma güvenimiz tam.Ancak Fransa ve Slovenya maçlarında takım işi seyirciye bırakmadan bitirdi.Onlara iş düşmedi diyebiliriz.Gene takım oynayacaktır ama bu maçta seyirciye iş düşüyor.Niye mi ?
 Sırplarda 9 genç  uzun var dedik ve baskı altında hata yapma şansları daha da artar bu oyuncuların.
O yüzden ''15 bin Çılgın Türk'' Sırplara cehennemi hatırlatmalı.Artı bizim oyuncularımızın performansı katlanıyor parkede.
 Çok uzattık.Gazamız  Mübarek Olsun.
Allah Kollarınıza Güç,kuvvet versin,yardımcı olsun 12 Dev Adam.
Başarılar....................

10 Eylül 2010 Cuma

Hafta Sonu Spor Ekranı.

haftasonusporekran.jpg

10.09.2010

18.00 İspanya - Slovenya World Basket 2010 Klasman Maçı ( NTV SPOR)
20.00 Bursaspor - Eskişehirspor ( LİG TV)
21.00 Arjantin - Rusya World Basket 2010 Klasman Maçı (NTV)
21.30 Hoffenheim - Schalke 04 ( TRT HD-TRT 3)

11.09.2010

16.30 B.Dortmund - Wolfsburg ( TRT HD-TRT 3)
16.30 Orduspor - Güngören Beld. ( TRT 1)
19.00 ABD - Litvanya World Basket 2010 Yarı Final Maçı  ( NTV SPOR)
19.00 Barcelona Hercules ( NTV)
19.00 Kayserispor - Fenerbahçe ( LİG TV)
19.00 Denizlispor - Ç.Rizespor ( TRT 1)
19.00 Diyarbakırspor - Altay ( TRT 6)
19.30 Bayern Münich - W.Bremen ( TRT HD-TRT 3)
19.45 Ajax - Willem II ( BEYAZ TV)
21.00 Real Madrit - Osasuna ( NTV SPOR)
21.00 Beşiktaş - Ankaragücü ( LİG TV)
21.30 Türkiye - Sırbistan ( NTV)
22.00 Lens - Lille ( KANAL A)

12.09.2010

13.30 Nac Breda -Feyenoord ( BEYAZ TV)
13.30 Brescia - Palermo ( FOX TV)
15.00 World Basket 2010 5lik Maçı ( NTV SPOR)
16.30 Mainz - Kaiserslautern ( TRT HD-TRT 3)
17.00 Yunanistan- Türkiye Voleybol ( NTV SPOR)
19.00 Dünya Basketbol Şampiyonası 3.lük Maçı (NTV SPOR)
21.30 19.00 Dünya Basketbol Şampiyonası Final Maçı (NTV SPOR)
22.00 Marsilya - Monaco ( KANAL A)

9 Eylül 2010 Perşembe

12 Dev Adam Yarı Finaldeeeeee.95-68 !!!!!!!


2010 FIBA Dünya Şampiyonası çeyrek final mücadelesinde 12 Dev Adam, Sinan Erdem Spor Salonu'nda oynanan mücadelede Slovenya'yı 95-68'lik skorla mağlup ederek adını yarı finale yazdırdı.

Kerem Tunçeri, Ömer Onan, Hidayet Türkoğlu, Ersan İlyasova ve Primoz Brezec beşiyle mücadeleye başlayan Millilerimiz ilk sayılarını serbest atış çizgisinden buldu. Hidayet’in serbest atışları ve Kerem Tunçeri’nin de orta mesafeden bulduğu isabete Slovenya’da Jaka Lakovic ve Bostjan Nachbar karşılık verdi. Bu bölümde Nachbar’ın devreye girmesiyle etkili olan Yeşil Beyazlılar, farkı da 4 sayıya çıkarttı (6-10). Ömer Onan ve Kerem Tunçeri’nin üçer sayılık basketleriyle yeniden skor üstünlüğünü eline alan Millilerimiz, Hidayet Türkoğlu’nun da orta mesafe isabetiyle 5.dakikada durumu 14-11’e getirdi. Ersan İlyasova ve Miha Zupan’ın karşılıklı üçer sayılık basketleriyle bu bölüm geçilirken, Ay Yıldızlılarımız farkı 8 sayıya çıkartınca Slovenya mola aldı (22-14). Hücumda çok fazla top kaybeden ve organize olmakta zorlanan Yeşil Beyazlılar, üç sayı çizgisinin gerisinden de istediği isabetleri bulamadı. Son bölümde özellikle savunmadaki etkili oyununu sürdüren A Milli Takım, ilk periyotu da 27-14 önde tamamladı.

Uros Slokar’ın smacıyla ikinci periyotun ilk hücumunu değerlendiren Slovenya, savunmada ise Sinan Güler ile Ersan İlyasova’nın basketlerine engel olamadı. Sani Becirovic ile Sinan Güler’in karşılıklı üçer sayılık basketlerinin ardından Slovenya mola aldı (38-19). Savunmada çok fazla hata yapan Slovenya’yı dış atışlarda bulduğu isabetlerle cezalandıran Ay Yıldızlılarımız, 15.dakikaya girilirken farkı 20 sayıya çıkarttı (41-21). Uros Slokar’ın pasında Primoz Brezec ile smaç basket bulan Slovenya, buna karşın savunmada istediği sertliği bulamadı. Oğuz Savaş, Semih Erden ve Kerem Gönlüm üçlüsünün hücum ribaundlarını kovaladığı bu dakikalarda Slovenya, Primoz Brezec’in turnikesiyle farkı 17 sayıya indirdi (46-29). Ancak A Milli Takım, özellikle savunmada kaptığı topları iyi değerlendirerek devre sonunda soyunma odasına 19 sayı farkla 50-31 üstünlükle girdi.

Üçüncü periyotun ilk hücumunda topu iyi dolaştıran Millilerimiz, Ömer Onan’ın da turnikesiyle farkı 21 sayıya çıkarttı (52-31). Savunmada çok iyi bir performans sergileyen ve rakibine de kolay sayı şansı tanımayan Ay Yıldızlılarımız, 22.dakikaya girilirken skoru 56-32’ye getirdi. Bunun üzerine mola alan Slovenya, Goran Dragic ile üç sayılık basket buldu. Uros Slokar’ın bu bölümde kaydettiği sayılarla hücumları değerlendiren Yeşil Beyazlılar, Sani Becirovic’in de ters turnikesiyle farkı 18 sayıya indirdi (59-41). Ömer Onan’ın turnikesiyle hızlı hücumu iyi değerlendiren Ay Yıldızlılarımız, 27.dakikada da farkı 25 sayıya çıkarttı (66-41). A Milli Takım, üçüncü periyotu da 18 sayı farkla 71-43 önde tamamladı.

Mücadelenin final periyotunda Slovenya, dış atışlara yönelerek farkı eritmeye çalıştı. Bu bölümde Ay Yıldızlılarımız Sinan Güler’in penetresi sonrasında turnike basket buldu. Baskılı savunma karşısında pas organizasyonunu iyi yaparak skor bulmakta zorlanmayan Millilerimiz, Oğuz Savaş’ın smacıyla 77-52’lik üstünlüğünü korudu. Boyalı alanda Semih Erden ve Oğuz Savaş’ın oyuna ağırlığını koymasıyla Ay Yıldızlılarımız durumu 81-59’a getirdi. Bu dakikadan sonra oyunun kontrolünü elinden bırakmayan ve aradaki farkı da arttıran A Milli Takım, mücadeleden de 95-68 galibiyetle ayrılmayı başardı. 

Türkiye - Slovenya (FIBA Dünya Şampiyonası) / 44
SALON: Ankara Spor Salonu

HAKEMLER: Jose Anibal Carrion – Anthony Jordan – Christiano Maranho

TÜRKİYE (95): Cenk Akyol 2, Sinan Güler 12 (2 ribaund), Barış Ermiş (1 ribaund- 1 asist), Ömer Onan 10 (2 asist), Ersan İlyasova 19 (5 ribaund- 1 asist), Semih Erden 6 (5 ribaund- 3 asist), Kerem Tunçeri 10 (1 ribaund- 4 asist), Oğuz Savaş 8 (3 ribaund- 1 asist), Kerem Gönlüm 4 (2 ribaund), Ender Arslan 5 (5 asist), Ömer Aşık 9 (5 ribaund), Hidayet Türkoğlu 10 (4 ribaund- 7 asist)

SLOVENYA (68): Uros Slokar 10 (4 ribaund- 1 asist), Jaka Lakovic 8 (1 ribaund- 2 asist), Hasan Rizvic (1 ribaund), Sani Becirovic 16 (4 ribaund- 6 asist), Samo Udrih, Bostjan Nachbar 16 (3 ribaund), Goran Dragic 5 (2 ribaund- 2 asist), Goran Jagodnik, Miha Zupan 3 (1 ribaund), Gasper Vidmar (4 ribaund), Primoz Brezec 10 (5 ribaund)

1.PERİYOT: 27-14
2.PERİYOT: 23-15
3.PERİYOT: 21-12
4.PERİYOT: 24-25











TÜRKLER UÇUYOR !!!!!
   Öncelikle bu takımda emeği geçen herkesi A'dan Z'ye kutluyorum hiç kimseyi ayırmadan ama şüphesiz en çok alkışı en çok emek veren oyuncular hakediyor.
  Şükürler Olsun Allah'a bugünleri de gördük.Tarih yazdık.Şu anda ilk 4 içindeyiz ama potansiyelimiz yüksek ve daha gidecek yolumuz var.Eminim ki kalan tüm rakiplerimiz tir tir titriyordur.
 Nazar değmesin 7/7 gidiyoruz.Ki grup maçlarından sonra vites yükselttik kasırga gibi gidiyoruz.
Başlık ve aldığım reklamdaki gibi harbiden ''Türkler Uçuyor''  
 Fransa'dan sonra son hücumu kullanmamamıza rağmen Slovenya'ya da 95 sayı attık.Kaldı ki bu 2 rakip bize ters gelen ve bela olan takımlardı.Bu kadar fazla sayı atarken rakibi de düşük skorda tuttuk.
 Slovenya'nın ne kadar hücum kapasitesi yüksek bir takım olduğunu biliyorduk ama bu takıma ilk yarıda 29,3.çeyrek sonunda ise 43 sayı imkanı verdik.Maç çoktan bittiği için 68 sayı atabildiler sonunda.
 İşin sırrı hep yazdığımız gibi SAVUNMA  tabii ki.O meşhur savunmamızın püf noktası ise ''ortaya yürek koymak ve yardımlaşma'' idi.Slovenler savunmamızı bildikleri ve bizden çekindikleri halde ''Mezarlıkta ıslık çalar gibi '' yaptılar ve ''alan savunmasından çekinmiyoruz,daha önceleri de gördük ve geçtik falan filan'' diyerek kendi kendilerini teselli ettiler ama gördüler günlerini.Donup kaldılar,çaresizleri oynadılar.Kimyaları bozuldu adamların yazık.
 İlk 5 dakika ısındıktan sonra 6.dakikadan başladık 22-14'lük 8 sayı fark ile.İlk çeyreği de 27-14 önde bitirdik.13 sayı fark akibeti belli ediyordu aslında.İkinci periyotta da sert savunmayı sürdürdük,hücumda da yüksek yüzdeli atmayı devam ederek ilk yarıyı 50-31 ile 19 sayı önde kapattık.Maç bitmişti burada zaten.
 İlk yarı sonundaki notlarımda şunlar yazılıydı ; 50 sayı atıp,31 sayı yemek.Yani oyunun iki yönünde de müthiştik.15 asist,11/8 .%73 üçlük.% 75 serbest atış,benchimizden gene müthiş katkı.Öyle ki 2.çeyrekte tamamen ikinci beşimiz vardı ama sahada değişen olumsuz bir durum yoktu ve aynen devam ediyorduk. Slovenlerde ayakta kalan tek isim Beciroviç'ti.
 Slovenlerin zaten bizim sertliğimize dayanmaları mümkün değildi.Onları kendi silahları ile vurduk yani üçlükle.
Kafadan 4/4 ile başladık.Bir ara 8/6 idi.İlk yarı sonunda 11/8,maç sonunda da 17/10.%58.8 idi.
 Slovenler ise 23/8.%34.8'de kaldı.
 En güvendikleri adamlar Lakoviç  ve Dragiç 8 ve 5 sayıda kaldılar.Lakoviç ilk 3'lüğünü son saniyede ilk basket olarak attıktan sonraki sayılarını 4'üncü çeyrek başında 2 serbest atıştan atabildi.Dragiç 7/1 ile oynadı.
  Sadece dediğim gibi Beciroviç 16s.6a  ve Nachbar 16s.  ayakta kalabildiler.
    Bizde ise tüm takım iyi oynadı.12 oyuncumuzdan Barış Ermiş haricinde 11 oyuncumuz da sayı attı.
5'i çift haneli rakamlara ulaştı,9'u en az iki basket attı.
Ersan 26.39 dk.da 19 sayıyla karşılaşmanın en skorer oyuncusu oldu.5'de 4 iki sayı, 4'de 3 üç sayı ve 2'de 2 serbest atış isabet oranıyla oynarken, 5 ribaund aldı, 2 top çaldı.

Ersan'dan sonra en skorer oyuncumuz 12 sayıyla  benchten gelen  Sinan Güler oldu.17. 13dk.da  4/ 3 iki sayı, 3/2 üç sayı, 2 ribaund ve 3 top çalmayla oynadı. Karşılaşma öncesi sakatlığı bulunan Kerem Tunçeri ise maçta 4 asist 10 sayıyla oynadı.
Kaptan Hidayet Türkoğlu ise 4 ribaunt, 7 asist ve 10 sayıyla galibiyette rol oynarken, Ömer Onan da 10 sayı kaydetti. 2009 Avrupa Şampiyonası'nda serbest atışlarda sorun yaşayan Ömer Aşık ise Slovenya maçında 8'de 5 serbest atış (yüzde 63) isabet oranıyla oynadı ve 5 ribaund aldı.
 Kısaca toparlamak gerekirse ; 
*Mükemmel bir organizasyonu var takımın.Savunma ve hücumu çok iyi yapıyoruz.
*Savunma sertliğimiz dillere destan oldu.Şu resim küçük bir örnek.
Türkiye - Slovenya (FIBA Dünya Şampiyonası) / 25

*Takımda müthiş bir paylaşma ve yardımlaşma var.Savunmada iyi yardımlaşıyoruz.Hücumda ise topu çok iyi paylaşıyoruz.Ekstra pası iyi yapıyoruz.24 toplam asistimiz çok net anlatıyor her şeyi.
* Kenardakilerin her zaman hazır olması.İlk 5 ,ikinci 5 muhabbeti yok ,giren ve çıkan aynı özveriyi gösteriyor.
* Konsantrasyon müthiş.28 sayı fark var takım hala savunmada agresifti.
* Takımdaki sinerji öyle müthiş ki her oyuncunun performansı ayrı ayrı artıyor bu sinerjinin getirdiği enerjiden.
Semih ve Sinan mesela kendilerini aştılar.İnanılmaz oynuyorlar.Neredeyse 1 sezon oynamayan KG ve Ömer Aşık çok iyi katkı  veriyor.
* Takımın Özgüveni yüksek.
* Tanjeviç'e hakkını veriyorum.Çok eleştirdim,açıkcası basketbolunu beğenmedim hiç ama Allah şifa versin hastalığından sonra bambaşka bir Tanjeviç geldi adeta.Bu bizi basketboldan soğutan bizim Tanjeviç mi diyorum zaman zaman.Helal Olsun şu ana kadar çok iyi yönetiyor takımı.Ancak burada şunu gözardı etmemek lazım.Ki benim de eleştirdiğim yönlerinden biri buydu.Tanjeviç Milli takımı 1.planda önemsiyor,FBÜ'yü Milli takım gibi görmüyordu.6 yıldır bu turnuvaya hazırlanıyordu.
* Bu maçla ilgili tek negatif gösterge gene serbest atışlarımızdı.İlk yarı iyiydi ama maç sonunda gene düştü.
32/21.%65.6.
* 2009 Polonya'da kaybettiğimiz 4 rakipten rövanşı aldık ve hesabı kapattık.
* İlerisi için beni tek endişelendiren konu takımın aşırı motivasyonu ters teper mi ? Demotive olmayız umarım.
* Sırbistan maçını ayrı değerlendireceğim daha sonra.
* Son 2 not ; güzel milli zaferler yaşıyoruz son günlerde.12 Dev Adamın Yarı Final Zaferinden sonra bir müjde de Rusya'dan geldi.Greko Romen Güreş Milli takımımız Dünya 2.si oldu.1 Altın,2 bronz madalya aldık.
74 kg.da Selçuk Çebi geçen yılın Avrupa Şampiyonu Ermeni'yi yenerek Dünya Şampiyonu oldu.Güreşcilerimizi ve antrenörlerini kutluyorum.
'TÜRK OLMAK BİR AYRICALIKTIR'
Çebi, final sonrası"Türk milletinin Ramazan Bayramı'nı kutluyorum. Halkımıza çifte bayram yaşattığım için mutluyum. Sevgili eşime ve oğluma da buradan selam yolluyorum ve gözlerinden öpüyorum. Kimse unutmasın ki Türk olmak bir ayrıcalıktır" dedi. 


* Son not ;TÜRK MİLLETİNİN mübarek Ramazan Bayramını kutluyorum ve HAYIR'lara vesile olmasını Allahtan niyaz ediyorum.

8 Eylül 2010 Çarşamba

2010 Dünya Basketbol Şampiyonasında Çeyrek Final Eşleşmeleri Belli Oldu.



2010 FIBA Dünya Şampiyonası Eleme Turu’nun Toplu Sonuçları Ve Çeyrek Finaller’in 
Programı Şöyle:

4 Eylül Cumartesi
Sırbistan: 73 - Hırvatistan: 72
İspanya: 80 - Yunanistan: 72

5 Eylül Pazar
Slovenya: 87 - Avustralya: 58
TÜRKİYE: 95 - Fransa: 77

6 Eylül Pazartesi
ABD: 121 - Angola: 66
Rusya: 78 - Yeni Zelanda: 56

7 Eylül Salı
Litvanya: 78 - Çin: 67
Arjantin: 93 - Brezilya: 89

ÇEYREK FİNALLER

Sinan Erdem Spor Salonu
8 Eylül Çarşamba
18:00 Sırbistan - İspanya
21:00 TÜRKİYE – Slovenya

9 Eylül Perşembe
18:00 ABD - Rusya
21:00 Litvanya - Arjantin


 Tahmin ettiğim takımlar çıktı çeyrek finale.Sürpriz olmadı.Hırvatistan bunu gerçekleştiriyordu ama kıl payı kaybetti.Avustralya ve Yeni Zelanda'dan bir sürpriz bekliyordum ama olmadı.Avustralya zaten büyük hayal kırıklığı yarattı.Arjantin - Brezilya maçı çok güzel maç olmuş.Futbol maçı yüzünden izleyemedim ama geç saatte tekrarını izledim.Scola aşmış artık kendini.

 Çeyrek final eşleşmelerine bakarsak ;
Bugünkü Sırbistan - İspanya maçı zor geçmeye aday.Büyük çekişme olmasını bekliyorum.Bize rakip olarakta Sırbistan'ın gelmesini isterim.Turnuva öncesi yenilmiştik ama rövanşı alırız inşaallah.İspanya kadrosu daha geniş ve kapasiteli.Sırbistan'ı istiyorum dedim ama İspanya daha ağır basıyor bana göre.

 Bizim maça gelince ; hasta olmasam geniş bir Slovenya çalışması yapacaktım ama olmadı.
Tarihi bir maça çıkacağız.İlk kez Dünya Şampiyonasında ilk 4'e girme şansı yakaladık.
Fakat görünen az çok belli.Slovenya kapasiteli bir takım.Eski yumuşaklıkları yok,sertlikte kazanmışlar.
En önemli silahları dış atış.Çok yüksek yüzdeli üçlük atıyorlar.
Lakoviç,Dragiç,Beciroviç,Udrih gibi çok önemli kısaları var.Nachbar gibi çok iyi bir dış atıcı.Pota altında Brezec,bizim Vidmar,Zupan ,Slokar gibi isimleri var.Kontrollü oynuyorlar,tempoyu kendileri ayarlıyorlar.
Genellikle çift guard ile oynuyorlar.Bizim mutlaka tempoyu onlara bırakmamamız ve yükseltmemiz lazım.Meşhur baskılı alan savunmamız Slovenlere işlemeyebilir.Zira önemli dış atıcı kısaları,Nachbar ile birlikte Zupan ve Slokar gibi dışarı çıkıp üçlük atabilen uzunları var.Çok dikkat etmek,kaymaları iyi yapmak lazım alan savunmasında.Adam adama savunma da yapabiliriz bu maçta daha fazla.
Tabii guardlara ön alanda iyi baskı yapmak şart.Lakoviç'i Ömer Onan'ı bitirirse hiç fena olmaz hani.Dragiç'in içeri penetreleri ve dışarı çıkardığı boş şut toplarına dikkat.Slovenler Çeyrek final hedefine ulaştık,bundan sonrası bizim için ekstra başarı diyorlar.O yüzden çok rahat oynayacaklar.
 Bizimde silahlarımız var elbette.Pota altı rotasyonumuz ve sertliğimiz onlardan iyi.
Savunmada yardımlaşmamız öyle.
Hido,Ersan gibi çok önemli skorerlerimiz var.Ersan Nachbar'ı da iyi savunabilir.
Benchten her maçta iyi katkı alıyoruz.
Seyirci avantajımız var.Ancak bu maçta geride düşebiliriz.Seyircimiz bu anlarda daha  fazla destek olmalı.
 Arzumuz,isteğimiz,artılarımızla ne kadar iyi olsalarda Yarı finale çıkacağımıza inanıyorum.
Başarılar 12 Dev Adam.
Yarınki maçlarda ise ABD ,Rusya'yı  geçer.Zorlanacaklarını sanmıyorum.
Ruslar görevini yaptı buraya kadar.
Litvanya - Arjantin eşleşmesi en zorlu diğer eşleşmelerden biri.Arjantin formda.Scola inanılmaz oynuyor.
Bakalım karşısında Kleiza ne yapabilecek ? Litvanya da iyi bir takım ama Arjantin ağır basıyor.


Türkiye - İspanya (Sırbistan'ı istesem de )
ABD-Arjantin 
Yarı Final eşleşmeleri olur tahminim.
Ve umarım Arjantin  ile finali oynarız ve kazanırız ama ABD gelir gibi.
ABD'ye karşı da her şey olabilir.

HAYIR'lısı olsun.

Milliler Tek Devrede : 3-2 !!!!



Türkiye - Belçika (2012 Avrupa Şampiyonası Elemeleri A Grubu 2. maçı) / 4Türkiye - Belçika (2012 Avrupa Şampiyonası Elemeleri A Grubu 2. maçı) / 12
48. dakikada İsmail soldan ceza alanına taşıdığı topu yerden içeriye ortaladı. Ceza alanının sağında boş kalan Hamit'in sert şutunda kaleci Bailly'den dönen topu Hamit ikinci kez kaleye göndererek, meşin yuvarlağı filelerle buluşturdu ve maça eşitlik geldi: 1-1
66. dakikada Hamit'in sağdan ceza alanına gönderdiği, rakip savunmanın uzaklaştıramadığı topu müsait durumda önünde bulan Semih, meşin yuvarlağı filelere göndererek Türkiye'yi maçta 2-1 öne geçirdi.
78. dakikada Gökhan Gönül'ün pasıyla müsait durumda topla buluşan Arda'nın yerden şutunda kale önünde Belçika savunmasına da çarpan top filelere giderken Türkiye, Belçika karşısında 3-2 öne geçti.

Hiddink ve Onur bir çuval inciri berbat ediyorlardı.
Hiddink umarım Milli takımımızın gücünü artık anlamıştır.Belçika'dan fena korkmuş ki 3 tane orta saha koyup, oyunculara uymayan bir 4-3-3 ile çıkmıştı.Belçika'yı durduracak ama nasıl gol atabilecektik ki ?
Hem de duran top özürlü bir futbolumuz ve futbolcularımız varken.
İlk yarıyı tamamen çöpe attık.Boşa gitti koca 45 dakika.Hücumda kabız bir durumdaydık.Tamamen Arda'nın kişisel becereleri ile 2 pozisyonumuz var.Birinde Tuncay'a ''Al da At'' ortası yaptı ama adam kale yerine ortaya çıkardı.Diğerinde soldan getirdi çıkardı ortaya ama orada çoğalamadığımız için kimse dokunamadı.
 Ve kornerden aptalca Onur-Servet işbirliği ile bir gol yedik ve senaryo tamamlandı.
İkinci yarı baştan yapması gerekeni yaptı Selçuk İnan-Semih değişikliği.Hatasından döndü ama kabul etmiyor ilginç bir şekilde bunu.Devre arasında konuşma yapmış ondan böyle olmuş.
 Ya bir hocayı da eleştirmeyelim,destekleyelim diyorum ama öyle aptalca hatalar yapıyorlar ki çıldırmamak işten değil.İkinci yarıya sadece Semih ile başlamak takımın çehresini nasıl değiştirdi gördük.Pek çok oyuncunun performansı arttı.Niye ? Çünkü sistem değişti ve oyuncular verimli olabildikleri pozisyonlara geçtiler.Semih merkez santrfor ,Tuncay onun arkasında serbest dolaşıma geçti.4-2-3-1'e geçtiğimiz için Hamit sağ açık değil sağ iç gibi hep oynadığı yere geçti.Aurelio ve Emre'de daha iyi oynamaya başladı.
Kompany atıldı  da ondan böyle oldu deniliyor.Kompany varken 1-1 yaptık ,2 geliyordu zaten.İkinci yarı bu düzenle kesin kazanacaktık,bu görülüyordu.Kompany'nin atılması işimizi kolayaştıracakken Onur efendi gene sıçtı.Nefret ettim bir daha bu balon heriften. 2 kupamızı çaldı,sadece Fenerbahçe maçlarında oynadı.Tam bir şişirilmiş balon.2.golden önce içime doğdu aptallığı adam topa vurduğu anda çıkmaaaaaaaa çıkmaaaaaaaaaa diye bağırdım ve yedik.Hastayım zaten yattığım yerden nasıl saydırdım artiste bilemezsiniz.Bir daha geçmesin kaleye,gitsin takımında oynasın.
 Şansta yanımızdaydı Allahtan ve 3.golü gene bulduk ama bizim Korkak Guus hemen korumak için Tuncay-Selçuk Şahin değişkliği yaptı.İnanılır gibi değil ya.4'ü,5'i bulabileceğimiz maçta 3-2'yi korumaya çalışıyoruz.
Selçuk girdiğinden beri ne yaptı ? Öbür Selçuk'ta ilk yarıda çok ağır ve pasif kaldı.
 Neticede Hiddink ve Onur'a rağmen kazandık.Servet ve Sabri'yi de unutmamak lazım.
Sabri de deli etti beni.1 orta yapamadı yahu.GG girdi ve yaptı asistini.
En iyi oynayan Emre idi.İkinci yarı döktürdü.Aurelio beğenilmiyor ama bence çok iyi oynadı ve bjk için  mükemmel bir transfer.Aziz'in kulaklarını çınlatıyorum gene buradan.Bir inat uğruna kaybettik böyle bir adamı Baroni gibi 5.sınıf bir ön liberoya mahkum edildik.Aziz oradaydı,görmüştür Emre-Aurelio ikilisinin orta sahada nasıl oynadığını.Ahhhh o kafa Ahhhhh.Aziz şimdi de Guiza'yı kazanalım diyormuş.Paşası ise Ocak Ayına kadar sakat raporu almış.Geçmiş Olsun.Hala akıllanmayacak bu adam.
 Tuncay santrfor oynamaz dedik Kazak maçında,Hiddink anladı mı acaba ? Sadece Kompany'i attırdı.Onun haricinde gene savruk,dağınık.Mücadele,koşma zaten vardı.
 İsmail özellikle ikinci yarı iyi oynadı.Hamit'te aynı şekilde.Arda'yı FB taraftarı sevmiyor ama şu anda ülkenin en iyi oyuncusu bu gerçek.İkinci yarıda epey saklansa da (sakatlığı nedeniyle.Fellaini'nin kasti tekmesi vardı.Şu anda en az 2 hafta oynamyamayacağı açıklandı) ,şansta olsa golünü attı.
Seyirci de mükemmeldi haklarını vermek lazım.
Yıllar sonra bir Milli heyecan yaşadık.Sinyor Terim yüzünden unutmuştuk vallahi.
Sahi Sinyor Terim hangi takımı çalıştırıyor ?
Sonuç olarak 6 yıl sonra 2/2 ile başladık ve Belçika'ya karşı da 6 puanlık bir avantaj elde ettik.
 Son bir not ; maçı yorumlayan Rıdvan Dilmen baştan sona her kelimesinde haklıydı.Ne dediyse çıktı.
Tuncay çıkar dedi,Selçuk'u görünce öyle de oldu.Sistem hakkında da her şeyi doğru söyledi.
Rıdvan'ı antu.com'un her boku bilen dangalakları linç ediyorlar her sözü için.Dün akşam utanmışlarmıdır biraz acaba ? Hiç sanmıyorum.16-17-18 yaşındaki çocuklar FM oynamakla futbolu bildiklerini  zannedip Rıdvan'ı futbolu bilmemekle ve yorumculuk yapamamakla eleştiriyorlar.Ne günlere kaldık yarabbim.Yaşı daha büyük olan zibidiler de yok değil.Sözde bunlar Fenerbahçeli ve Fenerbahçe'nin önemli değerlerinden birini linç ediyorlar sırf egolarını tatmin etmek için.Dangalaklar boşuna uğraşmayın vız gelir tırıs gidersiniz.

7 Eylül 2010 Salı

Günün Spor Ekranı.



18.00 Litvanya - Çin Dünya Basketbol Şampiyonası ( NTV SPOR)
18.00 İngiltere U21 - Litvanya U21 (İDMAN AZERBAYCAN TV)
21.00 Türkiye - Belçika Euro 2012 Eleme Maçı ( NTV)
21.00 Arjantin - Brezilya Dünya Basketbol Şampiyonası ( NTV SPOR)
21.45 Almanya - Azerbaycan  (İDMAN AZERBAYCAN TV)
23.00 Arjantin - İspanya (KANALTÜRK)

6 Eylül 2010 Pazartesi

12 Dev Adam Çeyrek Finalde.95-77 (Horoz kestik) !!!


SALON: Sinan Erdem Spor Salonu

HAKEMLER: Pablo Alberto Estevez – Jorge Vazquez – Luigi Lamonica

TÜRKİYE (95): Cenk Akyol 5 (1 asist), Sinan Güler 17 (3 asist), Barış Ermiş 2, Ömer Onan 7 (1 ribaund- 2 asist), Ersan İlyasova 9 (5 ribaund), Kerem Tunçeri (1 ribaund- 3 asist), Semih Erden 5 (2 ribaund- 1 asist), Oğuz Savaş 9 (2 ribaund- 1 asist), Kerem Gönlüm 2, Ender Arslan 9, Ömer Aşık 10 (5 ribaund- 1 asist), Hidayet Türkoğlu 20 (4 ribaund- 3 asist)

FRANSA (77): Andrew Albicy 3 (2 ribaund- 1 asist), Nicolas Batum 11, Fabien Causeur 3 (1 ribaund- 1 asist), Alain Koffi 5 (3 ribaund- 1 asist), Ian Mahinmi 2, Edwin Jackson (1 ribaund), Yannick Bokolo 4 (3 asist), Florent Pietrus 6 (1 ribaund- 4 asist), Nando de Colo 15 (3 ribaund- 1 asist), Boris Diaw 21 (5 ribaund- 4 asist), Mickael Gelabale 3 (3 asist), Ali Traore 4 (4 ribaund)

1.PERİYOT: 19-14
2.PERİYOT: 24-14
3.PERİYOT: 28-17
4.PERİYOT: 24-32






 

SIRADAKİ SLOVENYA GELSİN.
    * Tebrikler 12 Dev Adam ve teknik heyet.
* Açıkcası çekiniyordum ve o son saniye üçlüğünde Y.Zelanda yerine Fransa'nın gelmesine çok sinir
olmuştum ama sağolsun oyuncularımız ezip geçti Horozları.Bu kadar kolay olacağını ben beklemiyordum, oyuncularımızda  beklemediklerini söylediler maçtan sonra.
*  Dersinize iyi çalışırsanız,ortaya yüreğinizi koyup mücadele ederseniz oluyor.Basketbolun doğrularını yaptık,rakibe fırsat tanımadık.Yani Fransa kötü değil biz iyiydik.Oynatmadık adamları ve 15 dakika ancak dayanabildiler.2.çeyreğin ortasından itibaren ağırlığımızı koyup farkı açtık ve 15 sayı fark ile devreye girdik.3.çeyreğe de fırtına gibi girip 10-0'lık seri ile daha 07.19 dk.kala 53-28 ile işlerini bitirdik.Ondan sonrası aktif dinlenme şeklinde geçti.Son çeyrekte 32 sayı yememiz sorun değil zaten maç çok önceden bitmişti.23 dakikada 28 sayı yiyen takım 10 dakikada nasıl 32 sayı yer  demesin kimse.
 * Her zamanki gibi maçı savunmamız kazandırdı.Savunmamız iyice oturdu artık.2-1-2 baskılı zone savunmayı iyi yapıyoruz.Tanjeviç kendi beyanıdır maç sonrası ''pek istemesemde alan savunmasını yapıyoruz, bundan sonra da yapacağız''' diyor.Biliyoruz alan savunmasını pek sevmez ama Allah var çok iyi bir ''maymuncuk'' icat etti bu uzun adamlardan ve önde Kerem ve Ömer Onan ile topa baskı yaparak yaptığımız alan savunmasını.
*O atletik Fransızlar boyalı alanda hiç bir şey yapamadılar ve dışarıdan üçlüklere yöneldiler.İlk yarıda 9/2 üçlük atabildiler.Boyalı alandan bulunan sayılarda 48-20 öndeyiz.Fark ortada.
* Top çalmada 9-4 öndeyiz.Top kayıplarında 12-17 onlar önde.
* İçeriden,dışarıdan öyle etkili olduk ki yedikleri sayı ortalaması 67 olan Fransızlar elek oldu.
*12 kişilik rotasyonumuzda her oyuncumuz katkı yaptı.Kerem Tunçeri 17 dakikada sayı atamamış gözüküyor ama 3 asisti ve savunmadaki katkısı önemli.4.çeyrekte giren Cenk zayıf halka derken bir top çalma ile basketi ve bir üçlüğü 5 sayı,Barış Ermiş giriyor 2 dakikada mükemmel bir hareket ile basket faul yaptırıyor,faulu sokamadı gerçi 2 sayı.Ersan durgun diyoruz ama 9 sayı 5 ribauntu var.Kaldı ki o sustu Hido coştu,sonra Sinan girdi kariyerinin en iyi maçlarını oynadı.Uzunlarımız öyle.Oğuz falan çok iyiydi.
* Hido tam istediğim gibi oynuyor nazar değmesin.
*  Bench katkımız inanılmazdı.49 sayı.
* Yukarıdaki resimler maçı özetliyor zaten.Takım olarak iyi oyun ve mücadele vardı,öne çıkan Hido,Sinan,Oğuz gibi isimler ve muhteşem seyirci vardı.Allah var böyle bir seyirci beklemiyordum.
Çok iyiydiler.
 *Ayakla bile kaç kere top kestik yahu .Hiddink izliyor diyemidir nedir :))
*Rakibin en etkili isimlerini iyi durdurduk.Ömer Onan bu kez Batum'a kelepçeyi takmıştı.Attığı 11 sayı maç bittikten sonra.% 53 gibi üçlük yüzdesi ile oynayan Gelabele sadece 3 sayıda kaldı.
Sadece hiç çıkmadan 28 dakika oynayan,sonra 1 dk.dinenip tekrar giren ve 39 dakika sahada kalan Boris Diaw 21s.5r.4a.ile kendine iyi bir istatistik yazdırdı.Zira bu maça kadar 4s.ortalaması vardı.
* Her şey çok iyi de şu serbest atışları ne yapacağız ? Gene kötüydük.25/16.%64.
Ömer Aşık 2/2 atmışken hemde.
Fena halde alarm zilleri çalıyor ama şimdilik duyan yok.(!).Umarım başımızı yakmaz bu serbest atışlar.
* Kerem Tunçeri'nin sakatlığı şanssızlık.Bağlarda zorlanma varmış ama yetişir Çarşamba'ya.Geçmiş Olsun.
*Son olarak A Milli futbol takımıda vardı salonda.Nihat Kahveci'nin ruhsuz ve kenarda esnerken görüntüleri ilginç gelmedi değil.Çok heyecanlı isimler de vardı tabii.

    Rakip Slovenya.Avustralya hayal kırıklığı yarattı.O isimlerden öyle kabız basketbol oynatmak için NBA asistan koçu olmak gerekiyor herhalde.Yazık yani.Slovenler çok ciddi tehlike ama zaafları da var.Dersimizi iyi çalışacağız ve tarihe geçeceğiz inşaallah.6 bin Slovende evine dönmüş,100 kişi kadar kalmış.Onlarda Çarşamba'ya kadar gitmezse tabii.Gelenler de olabilir.O maçı daha sonra konuşuruz zaten.

Akşamın en güzel sözleri Ömer Onan'dan ;
''Rakip Fransa olunca herkes korktu ama biz çok iyi oynuyoruz. Hesap yapanlar tek tek gidiyor. Biz hesap yapmıyoruz her maça kazanmak için çıkıyoruz. Karşımızda şimdi iyi bir takım olan Slovenya var ama biz çok daha iyi durumdayız. İnanıyorum ki, son 4'e kalacağız'' 

Etiketler