11 Ekim 2009 Pazar

Naklen Yayın Gelirleri Türk Futboluna mı Yoksa Yayıncı Kuruluşa mı Gidiyor?

http://www.sumubumu.com/wp-content/uploads/2008/09/digiturkligtv.gif


Sevgili Ahmet Abimizin ciddi emek vererek hazırladığı güzel bir dosya.
Kendisine emekleri için çok çok teşekkür ediyorum.

**********

Digitürk Genel Müdürü ile Lig Tv Genel Müdürü Şansal Büyüka açıklamalar yapıyor.
Türk Futboluna son 9 yılda 2 Milyar TL ye yakın kaynak aktardık diyorlar.

Lig Tv yetkilerine göre son 9 yılda 2 Milyar TL ( 900 Milyon Euro veya 1‚3 Milyar Dolar) Türk futboluna aktarılmış. Bu açıklamaya göre yıllık yayın geliri olarak 220 Milyon TL ( veya 100 Milyon Euro veya 140 Milyon dolar ) ödenmiş.

Bizde; Türk Futboluna aktarılan ve aktarılmayan yayın gelirlerini inceleyelim.

Süper Lig Naklen yayın ihalesini hangi tarihte hangi yayıncı kuruluş hangi rakamlarla kazanmış.

1996- 1997 sezonunda 40 Milyon Dolar ile Cine 5
1997- 1998 sezonunda 45 Milyon Dolar ile Cine 5
1998- 1999 sezonunda 55 milyon Dolar ile Cine 5
1999- 2000 sezonunda 60 Milyon Dolar ile Teleon
2000- 2001 sezonunda 60 Milyon Dolar ile Teleon ihaleyi kazanmış.

Telefon iflas edince 2000 yılı sonunda yayın ihalesi yenilenmiştir.

2001 Ocak-2004 dönemindeki yayın ihalesini Digitürk Yıllık 175 Milyon ‚ 3‚5 yıllık olarak ise 610 Milyon Dolara aldı. Ancak Ulusoy Federasyonu ve yayıncı kuruluş 2001 yılındaki ekonomik krizi bahane ederek ve anlaşarak kuru sabitleyerek ödeme yapmıştır.

Digitürk; Doları ‚ 2001 yılında 0‚75 TL‚ 2002 yılında 0‚875 TL‚ 2003 yılında 1‚064 TL‚ 2004 yılında ise 1‚080 TL sı olarak kuru sabitleyerek ödeme yapmıştır. Bu dönemde ihale bedeli olarak toplam 610 Milyon Dolar ödenmesi gerekirken; yapılan yıllık ödeme 86 Milyon Dolar‚ toplam ödeme ise 300 Milyon Dolar civarında olmuştur. Bu dönemde klüpler; ihale bedeline göre yıllık 89 Milyon Dolar‚ 3‚5 yıllık toplamda ise 310 Milyon Dolar zarar görmüşlerdir.

TFF tarafından 17 Temmuz 2004 tarihinde rekabet şartları oluşmadan yapılan ihale ile Türkiye Süper Liginin yayın hakkı 4 yıl süre ile yıllık 136 Milyon TL + Tüfe artışı olarak Digitürk e verilmiştir.

TFF 2005 yılında Türkiye kupasının isim hakkını Fortisbanka‚ yayın hakkını ise Digitürk e ihalesiz olarak satmıştır. 2005-2006 sezonundan itibaren Türkiye kupasının naklen yayın havuzunun içine alınması ile havuz gelirleri yaklaşık 12-13 Milyon Dolar artmıştır. TFF yayıncı kuruluştan ekstra yayın bedeli almamış ancak yayıncı kuruluşun kardeş kuruluşu Türkcell den Ligin isim hakkı olarak yıllık 10 Milyon TL‚ Fortsibank tan da kupanın isim hakkı olarak yıllık 12‚5 Milyon Dolar alınmıştır.
Açıkçası Ulusoy TFF si ; Turkcell den tahsil edilecek yıllık 10 Milyon TL karşılığında yayın sözleşmesi ihalesiz olarak 2 yıl uzatmış‚ üstüne kupanın yayın hakkını da Digitürk e vermiştir.

Spordan sorumlu devlet bakanının resmi açıklamasına göre; Digitürk‚ klüplere yayın geliri olarak ‚

2004 -2005 sezonunda 132 Milyon TL ( 94 Milyon Dolar )‚

2005 - 2006 sezonunda 163‚3 Milyon TL ( 116 Milyon Dolar);

2006-2007 sezonunda 175 Milyon TL (125 Milyon Dolar);

2007-2008 sezonunda ise 185 Milyon TL ( 132 Milyon Dolar ) ; ödeme yaptı.

2008-2009 sezonunda gayri resmi bilgilere göre 210 Milyon TL ( 140 Milyon Dolar) ödeme yapıldı.

2009-2010 sezonunda ise 220 Milyon TL ( 142 Milyon Dolar) ödeme yapılması beklenmektedir.

2005-2006 sezonundaki gelir artışı; Türkiye kupası maç yayın hakkının Digitürk ihalesiz olarak verilmesi ile Turkcell in Lige‚ Fortisbank ın da kupaya isim vermesi nedeniyle isim hakkı için tahsil edilen 27 Milyon TL ekstra gelirden kaynaklanmıştır.
2008 yılından sonra meydana gelen yayın geliri artışı ise ihalesiz uzatılan dönem için klüplere sus payı olarak verilen eksta ödemelerdir. D- Smart ın naklen yayın hakkı için 180 Milyon Dolar ödeme yapacağını resmen Federasyona bildirmesi üzerine Hasan Doğan Federasyonu ile Aziz Yıldırım ve bazı klüplerin Digitürke baskısı ile verilen yıllık 30 Milyon TL eksta bir artıştır. Ayrıca Lig maçların radyon naklen yayını 2007 sezonundan itibaren yine Digitürke Yıllık 4 Milyon TL karşılığında verilmiştir.

Digitürkün; 2001 yılında 175 Milyon dolara aldığı yayın gelirleri aradan 9 yıl geçtikten sonra 140 Milyon Dolara düşmüş. Enteresan değil mi? Üstelik yayın paketi içerisine 2005 yılından itibaren Türkiye kupası maçları da dahil edilmiş. Bunlar yetmemiş‚ Ligin isim hakkı yayıncı kuruluşun kardeş kuruluşu olan Türkcell e verilmiş‚ Bu da yetmemiş Kupanın isim hakkı da Fortisbank verilmiş‚ Bu da yetmemiş maçların radyo dan naklen yayın hakkı da Lig Radyoya verilmiş‚ Bunlar da yetmemiş yayın sözleşmesi ihalesiz olarak Digitürk lehine 2 yıl da uzatılmış. Ama klüplerimizin alacakları naklen yayın geliri toplamı ilave yayın satış gelirleri ve isim hakkı satışlarından elde edilen gelirler de dahil olmak üzere yayın gelirleri % 20 den fazla azalmış.tır.

Ne enteresan değil mi?

Bizim ülkemizde yayın gelirleri son 10 yılda dramatik şekilde azalmış. Bu dönemde Avrupaki yayın gelirleri ne mi olmuş.

Yayın geliri Fransa da 2001 yılında 320 Milyon Euro iken 2009 yılında 668 Milyon Euroya ulaşmış‚
Almanya ise 2004 yılında 272 Milyon Euro olan yayın geliri 2009 da 425 Milyon Euroya yükselmiş.
İngiltere de ise 2001 de 1‚1 Milyar Pound olan yayın geliri bu gün 2 Milyar Euroyu geçmiştir.

Yayın havuzu olmayan İspanya da Real Madrid 2008 yılında yaptığı sözleşme ile yıllık 55 Milyon Euro olan yayın haklarını yıllık 155 Milyon Euroya ‚ Barcelona ise 145 Milyon Euroya satmıştır.

Yine yayın havuzu olmayan İtalya da ise Klüpler yayın gelirlerini Euro bazında % 100 arttırmışlardır.

Olayın başka bir yönü de bireysel Lig Tv üyeliği 2001 yılında aylık 24 TL yılık ise yaklaşık 300 TL iken 2009 yılında bireysel üyelik aylık 47 TL yıllık ise 564 TL ye ulaşarak % 90 lık bir artış göstermiştir. Aynı hatta daha fazla artış ticari üyelikler içinde geçerlidir.

Ticari üye statüsündeki bir Birahane veya Restaurant yıllık ortalama 7.000-10.000 TL‚ kahvehaneler ise 1.000 -3.000 TL arasında ödeme yapmaktadır.

Digitürk Genel müdürünün açıklamasına göre 2003 yılında 300.000 olan Lig Tv üye sayısı da % 170 den fazla bir artışla 800.000 e ulaşmıştır. 500.000 civarında olan Digitürk üye sayısı da 2‚3 Milyon kişiye ulaşmıştır.

Lig Tv üyelerin yaklaşık 100.000 i ticari üye‚ 700.000 ise bireysel üyedir. Burada kısa bir hesap yapalım.

100.000 Ticari üye yıllık ortalama 3.000 TL den 300 milyon TL‚ 700.000 bireysel üye ise yıllık ortalama 550 TL den yıllık 335 Milyon TL ödeme yapmaktadır. Digitürk reklam ve Pazarlama gelirleri hariç sadece üyelerden yılda en az 635 Milyon TL para kazanmaktadır.

Digitürkün Lig Tv ile satışa sunduğu Lig Tv üyesi olmayan üye sayısı ise1‚5 Milyon üyedir. Lig Tv olmasa Digitürkün sadece sinema paketi ile bırakın 1‚5 milyon üye ye‚ 100.000 üye ye ulaşması da mümkün değildir. Dolayısıyla Lig Tv üyesi olmayan 1‚5 Milyon Digitürk üyesinin yılda ödediği ( 170 TL x1‚5 Milyon= ) 225 Milyon TL de naklen maç yayında dolayı kazanılan ekstra bir gelirdir.

Bu arada belirtmeden geçemeyelim. Yayıncı kuruluşun İddia oyunları oynatan kuruluşla olan organik bağını açıklama gerek yok. Ki buradan elde edilen gelirleri hesaplamalara dahil etmedik.

Sonuç:

Son 10 yılda Avrupa daki yayın gelirleri döviz bazında % 50- 100 ün üzerinde artış göstermesine rağmen TÜRKİYE deki yayın gelirleri; lig ve kupanın isim hakların da yayın gelirine dahil edilmesi‚ kupa maçların ve radyo yayınların naklen yayın kapsamına alınmasına rağmen dolar bazında % 20 den fazla düşmüştür. Naklen Maç Yayın gelirlerinin çok büyük kısmı Şansal Büyüka nın açıklamaların aksine Türk futbolu yerine Digitürk e aktarılmıştır.

Lig Tv nin üye sayısı son 4 yılda % 100 den fazla artmasına ‚ Lig Tv üyelik bedellerinin % 100 e yakın artmasına rağmen; Digitürkün reklam ve Pazarlama gelirleri hariç sadece üye gelirleri en az 860 Milyon TL olmasına rağmen klüplerimize aktardığı yıllık ödeme 220 Milyon TL yani 100 Milyon Eurodur. Buna yeni ulaşmıştır.

TFF nin yaptığı Naklen yayın sözleşmesine ve uygulamalarına en fazla itiraz eden Fenerbahçe yönetimi ve Aziz Yıldırım olmuştur. Fenerbahçe yönetimi itiraz ettikçe yayın sözleşmesinin tarafları olan Lig Tv yönetimin yanlı yayınları ile‚ Ulusoy TFFsi ve Hakemlerin aleyhte uygulamaları ile karşılaşması ve bunlardan zarar görmesi de manidardır. Yayın sözleşmesi ve uygulamalarına itiraz etmeyen veya bunları dillendirmeyen GS ve BJK ın gerek yayıncı kuruluş gerekse TFF ve hakemlerince ödüllendirildiği de bir gerçektir.

Sonuç olarak; Yayın gelirlerin Türk futbolu yerine yayıncı kuruluşa aktarılmasının engellenmesi; Yeni yayın ihalesinde bu gerçeklerinde göz önünde bulundurularak yeni ihale muhammen bedelinin en az 400 -450 Milyon Dolar olarak belirlenmesi gerekir.


Ahmet Bedir Koyun

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Etiketler