- 30. DAKİKA: VE GOOOLLLL... ANDRE SANTOS.. KAZIM'IN ARAPASINDA SANTOS SOL KANATTA TOPLA BULUŞTU. ALİ TURAN'I GEÇTİ. DİP ÇİZGİDEN TOPU İĞNE DELİĞİNDEN GEÇİRDİ VE SKORU 1-0 YAPTI.
İşgüzar Alman Hakem maçın içine etti.
Miroslav Stoch klasını gösterdi.
Selçuk ne zaman adam olacaksın be kardeşim ?
Ezeli ve ebedi dostumuz gene imdadımıza yetişti ve bir kere daha moral kaynağı oldular.
Üst üste kötü oyunla alınan AZ Alkmaar ve Köln yenilgilerinden sonra bu galibiyet ilaç gibi geldi.Futbol olarak bir değerlendirme yapma imkanım yok çünkü Selçuk sivri akıllısı aptalca bir hareketle işgüzar Alman hakemin ekmeğine yağ sürerek kendini attırdı ve 77 dakika takımı 10 kişi oynattı.10 kişi ile golü bulduk ve ikinci yarı
akıllı bir gömülü alan savunması ile skoru korumayı bildik.gs'de Arda haricinde bir nane yoktu.
Attığımız gol muhteşemdi.Baroni'nin nefis pası ve A.Santos'un Kayseri haini Ali Turan'ın belini kırarak tavana çakması müthişti.Stoch kendini göstermesini bildi.İlhan'da defansta iyiydi.
Maçı gs'lilerle beraber bir kalabalıkla izledim.Kuduranlar çoktu ama artık kanıksayanlarda az değildi.
Fatih Altaylı da o kanıksayanlardandı.Tatilde HT'de okumuştum şu yazısını ;
Fenerbahçe işin tadını kaçırdı .
23 Temmuz 2010 Cuma
FENERBAHÇE çok kötü bir şey yaptı.İki takım arasındaki maçların önemini azalttı. Biz Galatasaraylıları rahatlattı.
Şaka yapmıyorum.
Galatasaray-Fenerbahçe dostluk(!) maçını Galatasaraylılar Derneği’nde izledim.
Selçuk oyundan atıldığında Galatasaraylıların yorumu şu oldu: “Bunlar bizi 10 kişi ile bile yenerler.”
Nitekim öyle oldu.
Galatasaray tek kale oynadığı maçı kaybetmeyi başardı.
Ama ilginçtir, Galatasaraylılardan hiçbiri üzülmedi.
Şaka yapmıyorum.
Kimse umursamadı bile.
Bundan birkaç sene önce olsa, Galatasaray, Fenerbahçe maçını kaybetse, millet yemeden içmeden kesilir, yemekler masada kalır, ortalığı derin bir keyifsizlik, tatsızlık bürürdü.
Ama bu kez öyle olmadı.
Maç bitti. Millet biraz Galatasaray’a kızdı. Sonra herkes muhabbetine döndü.
Çünkü Fenerbahçe’ye yenilmek, Galatasaraylılar arasında vakayı adiyeye dönmüştü.
Hep olan ve pek de önemsenecek bir şey değildi.
Eve döndüğümde ben bile maçı hatırlamıyordum.
Normalde uykum kaçar, sinirden uyuyamazdım.
Hiç öyle olmadı.
Yattım uyudum.
Sabah da hiç sinirli uyanmadım.
Fenerbahçeliler bile benimle dalga geçmediler. Çünkü onlar da artık sıkıldılar bizimle dalga geçmekten.
Yazık oldu.
Ben Fenerbahçe’nin yerinde olsam, arada bir Galatasaray’a yenilirim.
Çünkü böyle olunca işin tadı kaçıyor.
Gerçekten.
0 yorum:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.