Kadikoy´de Fener´BASTI' / "Size her yer tava Hamsiler" 2-0

GOLLLLLLL 19. dakikada Alex'in sağdan kullandığı korner atışında, ceza alanı içinde kendisini tutan Giray'dan kurtularak kafayı vuran Lugano , meşin yuvarlağı filelere göndererek, takımını 1-0 öne geçirdi.

GOLLLLLL  23. dakikada orta sahada Gökhan Gönül'ün kaptığı topla hızla hücuma çıkan Fenerbahçe'de, Mehmet Topuz'un sağdan ortasında ceza alanı içinde ön direkte Giray'a rağmen vuruşunu yapan Niang,meşin yuvarlağı uzak direğin yanından ağlarla buluşturdu:  2-0

 

Maç öncesi    Trabzon'u Yenmenin Şifreleri.!!!!  başlığımda yazdığım her şey hemen hemen gerçekleşti.
  En başta ne demiştik ? ''Futbolcular sahaya yüreklerini koyacaklar''

Koydular.(Not : Bu pankartın yapılıp,asılacağından habersizdim.)
Ancak ''Daha önce neden koymadınız ? İlle 1 milyon dolar prim mi vermek gerekiyordu ? diye sormadan da edemiyorum.
Orta sahada Selçuk İnan'ın pas bağlantılarını kesmek,defansımızın arkasına top atmasını engellemek ve ileride basmamız lazım demiştim.Hatta tam olarak şöyle ;

5-Sürekli yapamayız ama belli dilimlerde önde basmamız lazım.Sakatlıktan çıkan Egemen hazır değil.Giray'da her an hata yapabilir.

  Hepsini yaptık.Hem de öyle bir 30 dakika oynadık ki müthiş müthiş.
İleride basmayı yani  for checking futbolunu harika uyguladık.
Bunun semeresi olarak attığımız 2.gol tam derslikti.Mehmet Topuz baskı ile topu kazanıp Gökhan Gönül ile birlikte 7 saniyede  3 pas ile Niang'a golü attırdılar.Bu golde Niang'ın Ön direk koşusu ve ters köşeye dokunuşu mükemmeldi.
 Engin konusunda yanıldım.Zira Engin sinirlerini aldırmış olarak çıkmıştı maça sürpriz bir şekilde :))
   Ve taraftar konusu.
Tribüne ara veren ''Unifeb,CK ve Vamos Bien'' gruplarının bu maçla geri dönmeleri büyük fark yarattı.
Maraton tribünü durduğu zamanlarda eski okul açıktan devreye girerek tüm tribünlerin bir an bile durmamasını sağlayacak sinerjiyi yarattılar.Aziz Bey'in müşterileri de kayıtsız kalamadı bu atmosfere.
Gerçi son 5 dakika gene stadı terkedip gittiler ama neyse ....
 Şenol Güneş'in de belirttiği gibi ''taraftar çok iyi baskı yaptı''.Trabzonsporlu futbolcular çok etkilendiler.Tribünleri bir nebze ateşleyen de Polis Bünyamin oldu aslında.
Maç öncesi yazdığım gibi oyunun içine etti,etkiledi ama bir bakıma da tribünleri gaza getirerek iyilik yapmış (!) oldu bilmeden.
 İşte tarafar-takım bütünleşmesi ezip geçmemizi sağladı.
 Aziz Bey böyle bir maçta en ucuz kale arkası biletlerini 66 TL.yaparak taraftar desteğinin umurunda olmadığını,önemli olanın para kazanmak olduğunu düşünmüştü ama O kaale almadığı,nefret ettiği taraftar grupları maç kazandırdı.Aziz Bey O büyük taraftarın tek tek ayaklarının altını öpmeli.
 Böyle ''karşılıksız sürekli veren'' taraftar dünyada yok ama Aziz Bey ve arkadaşlarının umurunda değil.Maçtan sonra taraftarımıza teşekkür ediyoruz demekle olmuyor Şekip Bey.
 Biraz düşünüp adam yerine koyun ve artık üzmeyin bu taraftarı.Mesela şuradan başlayabilirsiniz ;
Manisa deplasmanına güzel bir organizasyon yaparak mini Şükrü Saraçoğlu atmosferinin yaratılıp,maçın kazanılmasında rol alınmasını sağlayabilirsiniz.Manisa deplasmanında bir kaç yıl önce İslam Çupi'nin eşi dahil polisten dayak yediğimizde sahipsiz bırakıldığımızı da unutmadan bu kez baştan sona bu taraftara ''adam gibi bir Manisa deplasman organizasyonu''' sağlamalısınız.
  Uzun uzun teknik,taktik yazmaya gerek yok.
Yapılacak şeyler basitti ve yaptık.Hemen hemen her oyuncumuz iyi performans gösterdi.

İçlerinde Lugano,M.Topuz,Emre,A.Santos,G.Gönül,Niang gibi daha öne çıkanlar olduğu gibi Selçuk gibi iyi başladığı maçta gereksiz sarı kartlarla erken atılıp ''bir çuval inciri berbat'' etme durumuna getirenlerde vardı.

Alex bile dakika 80'de defans ve kaleciye pres yapıyordu.

1.goldeki adrese teslim ortasının dışında Glowacki'yi attırarakta çok önemli iş yaptı Alex Başgannn.

 Takım olarak dakika 86'da bile ileride basıyorduk.Demek ki olabiliyormuş.
  Hep içimden daha önceleri neredeydiniz diyesim geliyor.
   Neyse artık.Kader maçımızı kazandık.(Adım gibi emindim kazanacağımıza.Skorda yanıldım yalnız)
Devamının gelmesi şart.Manisa maçını kazanamazsak bir anlamı olmaz.
 Bu saatten sonra iyi futbol değil İYİ MÜCADELE bekliyorum.
Yani YÜREKLERİNİ SAHAYA KOYMALARINI.

  Trabzonspor'un asla böyle açık ara lider olabilecek bir takım olmadığını,şişirilmiş bir balon olduğunu düşünüyordum.Yanılmadım.

Ağız ishali olmuş gibi her gün Başkan'ı,Şenol Güneş'i,futbolcuları konuşuyordu.İnanılmaz bir şey ya.Her gün alt yazıda bir Trabzonludan bir şey okuyordum.
 Daha 15 maç var baskıyı kaldıramadılari işte gördük.Selçuk İnan'ın duran topunun Volkan'dan direğe sekip kornere gitmesinden başka pozisyonları yok.Lig lideri takım resmen ezildi.

61.dakika şovunu bile yaptırmadık :))

 Egemen'in günlerdir sakat olduğunu,maç öncesi hiç bir antrenmana çıkmadığını biliyordum,nasıl 11'E alırlar,mutlaka sıkıntı yaratacaktır diyordum ve beklediğim gibi erken havlu attı.Giray zaten hep sallanıyor.1.golde formdan çekip penaltı yapmasına rağmen golü önleyemedi.

 Egemen en az 1 Ay daha oynayamaz ve Trabzon'un da bu 1 Ay'ı kaderini belirler.Egemen'in olmaması çok büyük sorun yaratır onlara.Glowacki falan hikaye.Ağır biri zaten.
 Biz baskıyı üstümüzden attık biraz,şimdi onlar düşünsün.Bursa gene arkadan itiliyor.Trabzon kırıldı yakında ufalanırlar.
 Bünyamin beklediğim gibi rezil bir maç yönetti.Maçın önüne geçeceğini biliyordum zaten.
Eskiler bilir ''Çakma Toroğlu''dur kendisi.Çok kötü bir Erman Toroğlu takliti.Zaten Erman da dün akşam ''Eski Tip Hakem'' diyerek kendisini kasetti.

 İkinci yarıda Alex'in kullandığı bir duran topta Niang'ın çekilmesine penaltıyı vermedi 1.goldeki gibi.
1.golde Allahtan Lugano devam etti ve vurdu kafayı.

Son Söz ;

Bu galibiyet ile çok şey kazandık.Taraftar-takım bütünleşmesi.İstek,arzu,konsantrasyon ve yürekler koyulunca neler olabileceğini,hakemleride yenebileceğimizi,rakip ve büyük takım yenememe sorunsalını yenmeyi,Aykut Kocaman'ın özgüven kazanması - 2.golde bir başka sevindi ik defa - v.s. v..s
 Devamı gelmeli.
 Ancak bütün bunların olması için Alaattin Metin'in şu yazısındaki gibi şeyler mi olması 
gerekiyordu ? :((
Stada gelirken otobüs içinde yapılan konuşmalar, galibiyet yeminleri ve F.Bahçe Marşı ile morallerin bir vites daha büyütülmesi. Ali Yıldırım'ın takım ile birlikte stada gelmesi. Ve soyunma odasında galibiyet priminin bir milyon dolar olarak açıklanması.