1 Haziran 2009 Pazartesi

Fenerbahçe - Telekom 3.Maç Değerlendirmesi !!!!!!!!!



"Hep Fiyasko HepFiyasko
Türk Telekom Basketten de Voleyboldan da Çekilsin!"

1. İlk çeyrekte 4 tane bomboş üçlüğü peş peşe kaçırdık.
Önce Mirsad‚ sonra Mrsic‚ sonra Solomon‚ sonra bir daha Mrsic...
Bomboş dediğim şu: Karşıda hiçbir savunma yok.
Sanki antreman üçlüğü.
Kaçırdık.
Bazen olmayınca olmuyor.
Onlar girseydi 30 sayı farka uzardı bu maç. (3. Çeyrek sendromuna rağmen)

2. Green muhteşem bir savunmacı. El Amin´i sildi sahadan.
Ne top sürmesine izin verdi. Ne de üçlük atmasına.
Perdeleme yapıp durdurmak da zor Green´i.
Ufacık olduğu için perdeleme yapan oyuncunun yanından sıyrılıp
savunduğu adamının önünde bitiveriyor.

Hele bir pozisyon vardı‚ yerlere yattım.
Şu Dudley ile El Amin arasında tost olduğu an...
Tüm salon savunmasını alkışlarken‚
arkadaşları tebrik etmek için yanına koştururken‚
o yere düşen kafa bandını aramakla meşguldu.
Çok enteresan bir oyuncu...

3. Uzunlarımız gittikçe iyileşiyor.
Ömer Aşık ribaundlarını çok geliştirdi. 10 dakikada 5 ribaund almış.
Bir da atışlarını ilerletebilse. Seneye onu da göreceğiz umarım...
Çok hızlı faul aldı. 2 tanesi bence haksızdı.
Faul problemi yüzünden çok faydalanamadık bu maçta.

Semih birebirlerde çok iyiydi. 5/7 ikilik attı ki‚ güzel bir ortalama.
İyi de savunma yaptı.
Faul atışları yine kötüydü: 1/3.
Yatsın kalksın serbest atış çalışsın Efes serisine kadar.

Oğuz ise sahanın en iyi üçlük yüzdesine sahipti: 2/3.
Pota altını terk edip‚ 3´lük çizgisine çekildiğinde
Telekom´un uzunları nedense unutuyorlar onu.
Sunter de bu gibi durumları fark edip uyarabilecek bir teknik adam değil ki.
Telekom serisinde bol bol izledik Oğuz´un üçlüklerini.
Üstelik çok yüzdeli 3´lük atıyor.
"Deliksiz" denir ya‚ potaya bile değmeden giriveriyor şutları.
Oğuz´un birebirlerini övmekten de yorulduk artık.
Bu maçta bir de ters turnike atarak çeviklik yolunda da adımlar attığını gösterdi.
Sevindirici.
Hücum ribaundlarını da iyi topladı yine. Bugün 3 tane aldı.

4. Mirsad bugün kafayı bir şeye takmıştı.
Bazen böyle yapıyor.
Maç öncesinde ısınırken görüntüsü geldi televizyona‚
açıkçası o an hissettim iyi oynamayacağını.
Hele fark 12 sayıya çıktığı dakikalarda‚ aldığı bir ribaund sonrası
laubali bir şekilde Semih´e pas atışı vardı ki‚ affedilmez.
Sonraki pozisyonda da pota altında adamını kaçırdı.
Tanjevic de affetmedi zaten‚ hemen oyundan aldı.

Mirsad´ın savrukluğu attığı 0 sayıyla ortada.
4 üçlük gönderdi‚ hiçbiri girmedi.
İnsan kızamıyor da‚ bazen 4 tane sallar hiçbiri girmez‚
sonra en olmayacak yerlerden peş peşe üçlük atıverir.
Ama savunmada da aksayınca Tanjevic daha fazla sabredemedi.
Az da ribaund almış: Topu topu 4 tane...

5. Takımın en genç oyuncusunun‚
aynı zamanda en soğukkanlısı olması çok ilginç.
Emir‚ bugün sanki Gricek´ti.
Kritik anlarda sorumluluk alıp güzel sayılar yarattı.
Solomon´un ve Green´in olmadığı anlarda‚ oyun kuruculuk yaptı‚
Telekom´un baskılı savunmasına karşın topu kaptırmadı.
Örneğin‚ Tutku´dan da‚ El Amin´den de‚ hatta Solomon´dan da iyi top sürdü.
2 dakika sonra da Dudley ile didişerek pota altında sayı buldu.
Maç içinde 1´den 5´e tüm pozisyonlarda geziniyor.

O kadar ki‚ Çetin Hoca bile çözemedi Emir´i...
Bir ara Çetin hoca "Fenerbahçe 4 kısaya döndü" dedi.
Emir´i de "kısa" olarak sayıyordu.
5 saniye sonraki pozisyonda Emir´i Asım Pars´la eşleşmiş
pota altında mücadele ederken gördük.

Helal olsun.
Tam bir joker.

6. Bekir 0 sayı. Tutku‚ Serkan 2 sayı.
Lang 4‚ El Amin 7 sayı.
Bunlar Telekom´un hücum silahları.
Her maç 10´un üzerinde atan adamlar.
Fenerbahçe´nin ne kadar müthiş savunma yapabildiğinin göstergesi.
Bir tek maç boyunca Torres´i çok küçümsedik.
İyi savunmadık.
Tanjevic bu konuda önlem almalıydı.

Aynı savunmayı Telekom da 3. çeyrekte yaptı.
Ama yaptığına da pişman oldu.
Bizim gibi geniş kadroları olmadığı için yoruldular‚ tükendiler.
Ve 4. çeyrekte hiçbir şey yapamadılar.

Sunter´e laf söylemeden duramayacağım.
Serkan gibi bir şutörün var‚
ama onu boşa çıkartıp üçlük attıracak bir tane set oyunun yok.
Ayıp be kardeşim.
Bakın dikkat edin‚ tek oyunları şu:
Tutku ya da El Amin içeri penetre eder‚
sonra topu dışarıdaki üçlük atacak adama gönderir.
Ya da potanın soluna penetre eder‚ sağında boşalan uzuna pas atar.
Toplam 12 asistleri var. 4´er tane El Amin ve Tutku´nun‚ hepsi böyleydi.
Ama karşılarında Fenerbahçe gibi iyi savunma yapan bir takım olunca
tıkanıveriyorlar.

7. Smith´in çok güzel bir şut tekniği var.
Çok bombeli atıyor‚ göze hoş görünüyor.
Sinüs grafiği çiziyor sanki.
Özellikle faul atışlarını bir izleyin.
Bayağı da yüzdeli atıyor.
Bugün iki sayılıkta da üç sayılıkta da %67 ortalama tutturdu.

Savunması da harikaydı.
El Amin´e bloğu neydi öyle
Her maçta çok önemli bir blok kesinlikle yapıyor.

8. Ömer Onan henüz hazır değildi.
Ama sahada görünmesi bile insane moral veriyor.
Çok efendi bir oyuncu. Tam bir Fenerbahçe oyuncusu karakterinde.
Efes maçına kadar kendine tam anlamıyla gelecektir.

Efendi deyince‚ Mrsic aklıma geldi.
Diyecek bir şey bulamıyorum.
Gençlerimiz ondan çok şey öğrenebilir.
39´unda hala nasıl böyle oynayabiliyor anlamıyorum.
Yalnızca 3´lük sallayan bir oyuncu olarak görenler var maalesef.
Haksızlık ediliyor Mrsic´e.
Bugün çok güzel savunma yaptı.
Serkan´dan kaptığı topu hatırlatırım.

9. Solomon yine bir ara sinirlendi‚ çizdi maçta.
Çizgiye bastığı bir pozisyonda hakemler basketi vermeyince
kendinden geçti.
Eski savruk günlerine geri döndü.
Garip şutlar zorladı‚ yanlış paslar attı.
Ama kenara alındı‚ döndüğünde kendine gelmişti.
Ya Tanjevic bir şeyler söyledi ya da sakinleştirici almıştı bilmiyorum.
Ama özellikle maçın sonlarında hiç alışkın olmadığımız bir şekilde
sakin oynaması‚ bomboş kaldığı anlarda bile şut atmayıp oyunu yavaşlatması
bize son çeyrekte çok şeyler kazandırdı.

Bir de Solomon´un klasik bir el üstü üçlük atışı var.
Rakipler nedense hep o numarayı yiyor.
Topu üçlük çizgisinden 2 metre geride 10 saniyeden fazla sektirirse
bilin ki çılgın bir şut çekecek.
Pusuya yatıp avını bekleyen ve aniden sokan yılan gibi
Kendini savunan oyuncunun dikkatinin dağıldığı anda
zıplayıp şutunu gönderiveriyor.
O üçlükleri de genelde atıyor.
Üç Telekom maçında da yaptı bunu El Amin´e karşı.
Bugün de 2. çeyreğin sonlarında yaptı bunu.
Zaten başka da sayısı olmadı.

10. 3. çeyrek sendromuna ilişkin bir teorim var.
Bizim 3. çeyrek sendromumuz yok‚
rakiplerimizin 2. çeyrek sendromu var!
2. çeyrekleri o kadar iyi oynuyoruz ki‚
rakipler 3. çeyrekte savunma önlemleri alıyor!
Ve biz o savunma kilidini nasıl kıracağımızı bulmaya çalışırken
2. çeyrekte açtığımız farklar bir anda eriyiveriyor.

Pek inandırıcı olmadı galiba.

Şaka bir yana‚ bu durumu çözmeye çalışıyorum.
Tanjevic gibi tecrübeli kurt bir hoca niye böyle yapıyor
gerçekten anlam veremiyorum.

Ancak hakkını yemeyelim‚ bugün 3. çeyrekte seyirci kalmadı‚
Oyuncu değişiklikleriyle müdahale de etti.
Solomon´u çıkarıp Green´i alması maçın kaderini değiştirdi.

Zaten bugün öyle önemli bir 3. çeyrek sendromu yaşadığımızı düşünmüyorum.
Yalnızca 7 sayı attık‚ doğru‚ ama Telekom´u da 10 sayıda tutmayı başardık.

11. Çetin Hoca´nın yorumlarına hayran kaldığımı söyleyeyim.
Green çıkınca El Amin üçlük atmaya başlayabilir dedi‚
5 saniye sonra El Amin´den üçlük geldi.
Mrsic 3´lük atabilir dedi‚ 3 saniye sonra 3´lük geldi.
Oyun içindeki yorumları da çok iyiydi.
İnsan fark edemediği şeyleri Çetin Hoca sayesinde anlıyor.

Bir tek şu "play-off´larda dış şut atılmaz‚ içeri penetre etmek gerekir"
genellemesini biraz zorlama buldum.
100. yıldaki Efes´i 4-0 süpürdüğümüz maçları hatırlatırım.
Yağmur gibi üçlük atmıştık.
O maçlar play-off değil miydi?
Bazen dış şutlarla maçı alırsın‚ bazen de pota altını kullanırsın.
Bu oyun planına‚ oyuncularının o maçki performansına‚
rakip takımın savunmasına bağlıdır biraz da.

Fenerbahçeli olduğunu bildiğimiz için‚
üstelik ilk şampiyonluğumuzun hocası olduğu için
yorumlarında bizi kayırmasını istiyoruz.
Ama bunu yapmasını beklemeyelim.
Sonuçta yayıncı kuruluşta tarafsız gözükmek zorunda.
Bir de şöyle düşünün‚ tescilli Fenerbahçe düşmanı yorumcular olsa
nasıl olurdu?
Örneğin Galatasaraylı Kaan Kural?

Çetin Hoca da sanırım bu forumdaki tepkileri okumuş‚
maçın bir anında‚ Telekom´un farkı kapatabileceğini söyledi.
Sonra umuyorum anlamında değil‚
olabileceğini vurgulamak için söyledim diye düzeltti.

12.
İlk çeyreğin adamı: Smith
2. çeyreğin adamı: Oğuz
3. çeyreğin adamı: Green
4. çeyreğin adamı: Smith

İlk çeyreğin olayı:
Smith´in El Amin´e bloğu

2. çeyreğin olayı:
Maçın kilitlendiği bir anda Emir´in attığı o mucizevi üçlük

3. çeyreğin olayı:
Green´in El Amin´e (Çetin Hoca´nın deyimiyle) kene gibi yapışması

4. çeyreğin olayı:
Oğuz´un üçlüğü

Maçın adamı: Smith

Maçın olayı:
Maçın son 30 saniyesinde oyunu bırakan Fenerbahçeli ve Telekom´lu
oyuncuların birbirini tebrik etmeye başlaması.
Sizi bilmiyorum ama bence çok sportmendi.

13. Taraftarımız süperdi.
Niye ben de orada değildim diye çok üzüldüm.

Şu 3 yılda nereden nereye geldiğimizi görelim.
Çoluğuyla çocuğuyla maç izlemeye gelen aileleri görünce televizyonda
çok mutlu oldum.
Bir de şu Ataşehir´deki salon bitince‚
basketbolun hak ettiği şekilde bir aile sporu haline geleceğini göreceğiz.

14. Ergin Ataman maçtaydı.
Solomon ve Mirsad belki de o yüzden iyi oynamamıştır.
Nasıl oynadıklarını Ergin Ataman görmesin diye...
Tanjevic´ten her şey beklenir....

15. Efes korksun bizden.
Bence daha iyi bir takımız.
Üstelik bizde çılgınca oynayıp maçı bir anda kopartabilecek
Solomon ve Mirsad gibi oyuncular da var.
Sanırım bu listeye Smith´i de eklemek gerekecek bundan sonra.
Ayrıca bizim kadro kesinlikle daha derin Efes´ten.
Ama serinin Telekom kadar kolay geçmeyeceği ortada.
4-1 ya da 4-2 alırız diye düşünüyorum.
Ama en az Solomon ve Mirsad kadar çılgın bir hocamız da var.
4-0 da yapabiliriz...
Seriyi kaybedebiliriz de... (Allah göstermesin!)
Dedim ya‚ Tanjevic´ten her şey beklenir


ÖZGÜR

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Etiketler